Asgari ücretin netleşmesiyle gıdada zamlar başladı. İzmir’in ardından İstanbul’da da ekmeğe zam gelmesi bekleniyor.

Türkiye’de hayat pahalılığı ve işsizliğin yanında artık açlık en çok konuşulan konu oldu. Çocuklar okula aç giderken, ekmeğin fiyatı asgari ücretli ailenin en temel gideri haline geldi.

Yüksek enflasyon, vatandaşın sofrasını günden güne eritiyor.

Yılın ikinci çeyreğine dair büyüme rakamları ülke ekonomisinde yüzyılın en kötü bölüşüm tablosunu ortaya koydu.

Art arda zamlar dört kişilik bir ailenin ekmek giderini katladı. Günde 4 ekmek alan dört kişilik bir ailenin sadece aylık ekmek masrafı 600 liraya yükseldi.

Günde 3 öğün tüketilen ekmek ardı ardına gelen zamlarla gündemdeki yerini koruyor.

Enflasyon en çok düşük ücretli ve emekliyi vuruyor. Fiyat artışları nedeniyle sadece üç ayda asgari ücretlinin alabileceği yağ 43 litre, domates 222 kilo azaldı.

Rusya-Ukrayna savaşının bir “kaynak savaşı” olarak başladığı ve sürdüğüne dair kuşkunuz kalmamıştır sanırım.

Evimin hemen yanında bir türlü bitmeyen metro inşaatı var. Artık çalışanlarla ahbap olduk.

Aralık ayından bu yana durmayan zam sağanağı işçinin, memurun, emeklinin işsizin boğazından çaldı. Asgari ücretli 4 ayda 135 kilo ekmek kaybetti.

Ekmeğe gelen yüzde 30 dolayındaki zam, şubat ayı TÜFE artışına 0.76 puan kadar bir etkide bulunacak.

Türkiye Ziraat Odaları Birliği (TZOB) Başkanı Şemsi Bayraktar, Rusya ve Ukrayna arasındaki sorunun başta ekmek olmak üzere gıda fiyatını olumsuz etkileyeceğini bildirdi.