Çalışanlara yapılan yemek yardımları hakkında yazdığım yazıların ardından sorular gelmeye devam ediyor.

Kahramanmaraş merkezli 6 Şubat depremlerin üzerinden 1 yıl geçti. Bu tür felaketlerden ders çıkarılmaz ve gerekli önlemler alınmazsa gelecekte daha büyük felaketlerle karşı karşıya kalabiliriz.

Yüzde 49 zamlı asgari ücret işçinin eline geçmeye başladı. Buna karşın artış öncesinde asgari ücretin yüzde 16’sına denk gelen alışveriş sepeti şimdiden aynı orana yaklaştı. Tüketiciler, “Maaş artışıyla refah artmaz. Gelir eşitsizliği giderilsin” diyor.

Ocak aylık enflasyon beklentimiz yüzde 5,7. Aylık ortalama beklentimizin gerçekleşmesi durumunda yıllık tüketici enflasyonu yüzde 63,2’ye düşecek.

Siyasetçiyi dinlesen Türk halkı refah içinde yaşıyor… Bir bolluk, bir bereket, bir el yağda, bir el balda; sormayın gitsin!

1975-1980 döneminde Türkiye büyük ekonomik, toplumsal ve siyasi kargaşa yaşadı. Bu kargaşa işçi-işveren ilişkilerine de yansıdı.

Resmi enflasyon verileri üzerinden belirlenen ücret politikası, emekçinin ve emeklinin cebinden çalıyor. Ortaya çıkan geniş makasa tepki gösteren emekli ve emekçiler, yaşadıkları derin adaletsizliğe itiraz ediyor.

Enflasyon 2023 yılını, yüzde 64,77 ile son 22 yılın en yüksek seviyesinde kapattı. Ücret zamları ise enflasyonun çok altında kaldı.

Her yıl aralık ayıyla birlikte bana en çok sorulan soruların başında asgari ücret artışı ve işveren desteklerinin devam edip etmeyeceği gelir. Ayrıca yemek yardımı konulu yazımdan sonra bu sorulara “nakit mi, yemek kartı mı?” sorusu da eklendi.

Çalışanların yeterli ve sağlıklı beslenmesi iş sağlığı ve güvenliği ile bağlantılı riskleri önemli oranda azaltır. Bu noktada yemek yardımlarının doğru kurgulanması şart. Gelin bu konuyu daha yakından inceleyelim…

Prof. Dr. Binhan Elif Yılmaz, büyümenin yavaşladığı, sıkı para politikasının firmalar üzerinde etkilerinin görüldüğü bir ortamda, çalışma barışını sağlayacak bir ücret artış oranı belirlemenin güçlüğüne dikkat çekti.

Türkiye’de işveren sendikacılığı 1960’lı yıllarda Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun (TİSK) öncülüğünde gelişti.