Sendikacılarımız için yasak bölge olan sendikalar ve siyaset konusunda bir kitap hazırlığı için kendilerine ileti olarak gönderdiğim anket çalışmasını, bir kez daha, yöneticilerin dikkatine sunuyor ve yardımlarını istiyorum.

Sendikacılarımız için yasak bölge olan sendikalar ve siyaset konusunda bir kitap hazırlığı için kendilerine ileti olarak gönderdiğim anket çalışmasını, bir kez daha, yöneticilerin dikkatine sunuyor ve yardımlarını istiyorum.

Çalışma yaşamının, işçi hareketinin ve sendikalann siyaset ile çok yakın ilgisi malûmunuzdur. Siyasal ortamın çıkardığı yasalar bu oluşumlara yön vermiştir ve yön vermeye devam edecektir. Sendikalar ve siyaset konusunda değişik ülkelerin farklı görüş ve uygulamaları vardır. ABD’nin en büyük işçi örgütü olan AFL-C10 Konfederasyonunun bu konuda yıllardır uyguladığı ilke "dostlan ödüllendir, düşmanlarını cezalandır" ilkesidir. Konfederasyon üyelerinin siyasi partilere organik ilişki kurmasına karşıdır sadece yukandaki ilke doğrultusunda sendika üyesi işçilerin oy kullanmasını önerir. Bu ilke uzun yıllar ülkemizde partiler üstü politika olarak algılanmış ve uygulanmış fakat genelde konfederasyonlar ve üyeleri işçilerin siyasal tercihleri konusunda sürekli sessiz kalmışlardır.

Avrupa ülkeleri konfederasyon ve sendikalarının "sendika ve siyaset" konusundaki davranıştan tamamen farklıdır. Bu ülkelerde konfederasyonlar ve sendikalar İşçi Partilerinin, Sosyal Demokrat Partilerin ve Komünist Partilerin ya kurucusu olmuşlar ya da açıktan destek vermişlerdir.

Ülkemizde konfederasyon ve sendika yöneticilerinin bu konudaki görüşlerini ortaya koyan ankete dayalı bir çalışma yapılmamıştır. 1966 yılında sendika yöneticilerimizin ve sosyal siyaset ile ilgili bilim adamlanmızın bu konu ile ilgili görüşlerini alarak yayınlamak üzere bir anket çalışması yapmıştım ama koşullar bu anketin sonuçlannı bir kitap halinde yayınlama olanağı vermedi. Bu kez aynı konuda bir anket çalışması daha yapmak ve 50 sene sonra aynı konudaki görüşleri mukayese etmek ilginç olur diye düşündüm ve işçi sendikalan yöneticilerinin sendikalann siyaset ile ilgisi konusunda ne düşündüklerini ortaya koymak istedim.

SENDİKALAR SİYASETLE İLGİLENMELİ Mİ?

Bu konuda işçi önderlerinin neler düşündüğünü öğrenmek amacı ile hazırladığım bir dizi soruyu bir süre önce elektronik posta yolu ile her üç konfederasyonun üyesi sendikalara gönderdim. Sorular sendikalar politika ile ilgilenmeli mi yoksa siyaseti sadece siyasi partilere mi bırakmalı konusuna odaklanıyor. Bilindiği üzere çalışanlann büyük bir çoğunluğu tutucu, dindar, liberal ekonomi yanlısı siyasi partilere oy veriyor. Bunun nedeni çalışanların siyasal bilinç yokluğundan kaynaklandığını sanıyorum. Sendika yöneticilerinin üyelerin siyasal eğitimini ıskaladıklan bir gerçek. Bu hangi nedenle yapılırsa yapılsın anlaşılması zor bir davranıştır. Sınıfının gerçekleri öğretilmeyen, seçimlerde oy gücünü nasıl kullanması gerektiği kendisine anlatılmayan sendika üyelerinin, işçilerin sınıfı dışındaki siyasal, dinsel akımların etkisi alünda kalması kaçınılmazdır. Çalışanlann etkisi altoda olmadan, sadece onların oylanndan beslenen siyasal iktidarların işçi yaranna politikalar oluşturacağını sanmak biraz fazla safdillik olur.

BİLİNÇLENMEYEN İŞÇİ RÜZGÂR GÜLÜDÜR

Emekçilerin toplum genelinin dışında özel bir yaşanılan vardır. Güçlü sermaye sınıfının işyerlerinde yaşam mücadelesi vermektedirler. Onların bu mücadelesini onlar yaranna iyileştirmek, onları çalışma yaşamlannda ezdirmemek yasalar ve toplusözleşme düzeni ile olanaklıdır. Bu nedenle emekçilerin çalışma yaşamlarını yönlendiren yasaların yapıldığı ortam işçi sınıfı ve sendikalar için son derece önemlidir. Bu nedenle siyaset kavramı işçiler ve sendikalar için çok önemli olması gereken bir kavramdır. Arayışımız bu ilişkinin nasıl olması gerektiğine yöneliktir. Sendika yöneticilerinin bu konudaki düşüncelerini 15 Eylül’e kadar başlıktaki mail adresime gönderirlerse işçi hareketimize doğru bir yol haritası oluşturulmasına katkıda bulunabilirler.