Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
15 Temmuz 2018
YAPISAL REFORMLARIN ADI VAR, KENDİSİ YOK

Ekonomide yanlış yapılanma var. Üretimde girdi olarak yüksek oranda ithal aramalı ve hammadde kullanmasından dolayı, ithalata bağımlı bir yapı oluştu.

YAPISAL REFORMLARIN ADI VAR, KENDİSİ YOK

Ekonomide yanlış yapılanma var. Üretimde girdi olarak yüksek oranda ithal aramalı ve hammadde kullanmasından dolayı, ithalata bağımlı bir yapı oluştu. Bu yapı 2012 yılına kadar TL’nin aşırı değerli olmasından ve neticede ithal malların daha ucuz olmasından kaynaklandı.

İthal girdinin ucuz olması, üretim maliyetlerini düşürüp, enflasyonu sıfıra indirmesi gerekirdi. Kaldı ki bütçe açıkları da düşüktü. Olmadı. Demek ki içerde de verimliliğin düşük olması, kaynakların popülist amaçlı olarak yanlış kullanılmış olması, Devlet çarkının ağır işlemesi, piyasada oligopol yapıların olması gibi nedenler de enflasyonun kronikleşmesine yol açtı.
 
AKP iktidarlarında Ekonomi yönetimi her gün yapısal önlem dediği halde, bu dediklerimin hiç birisine el atılmadı. Demek ki yapısal reform dedikleri yalnızca algı oluşturmak üstüneymiş. Bu günde ekonomiden sorumlu bakan aynı şeyi söylüyor. Ancak bu yapısal reformların neler olduğunu ve ne zaman, hangi yolla hayata geçirileceğini söylemiyor.
 
Öte yandan Merkez Bankası ve Hükümet, 2006 yılı ocak ayından itibaren enflasyonla mücadele için, enflasyon hedeflemesine geçildiğini açıklamıştı.
 
Aslında MB, 2002 yılı başından itibaren 2005 sonuna kadar "örtük enflasyon hedeflemesi" uyguladı. 2006 dan itibaren açık enflasyon hedeflemesine geçti.
 
Hatırlatmakta yarar var; Enflasyon hedeflemesi, para politikası çerçevesinde belirlenen araçların, Merkez Bankası tarafından ilan edilen enflasyon hedefini gerçekleştirmek için kullanıldığı bir stratejidir.
 
Söz gelimi Merkez bankası bir Para politikası aracı olan likidite artışını , kısa vadeli faizleri ve kredileri tespit ettiği enflasyon hedefine göre ayarlar.
 
Enflasyon hedeflemesi, ilk defa 1989 yılında, yeni Zelanda ‘da uygulandı. 1991’de Şili, daha sonra Brezilya, Çek cumhuriyeti Polonya, Meksika ve İsrail’ gibi gelişmekte olan ülkelerde uygulandı. Gelişmiş Kanada, İsveç ve Avustralya da uygulandı. Hepsinde başarı sağlandı.
 
Enflasyon hedeflemesi ilan eden Merkez Bankası başarısı olursa, güven kaybeder ve enflasyon hedeflemesi istikrar için tersine zararlı olur. Türkiye’de hiçbir yıl enflasyon hedefi tutmadı.
 
Türkiye de enflasyon hedeflemesi neden başarısız oldu?
 
1- Hükümet her zaman Merkez Bankasının bağımsızlığına müdahale etti. Hatta zamanında IMF’ ye verilen Niyet mektubunda Hükümet MB’ nın bağımsızlığını taahhüt etmişti. MB bağımsızlığı lafta kaldı. Merkez Bankası, enflasyon hedeflemesi için gerekli olan araçları serbestçe seçemedi. Söz gelimi faiz kararında bağımsız olamadı. Hiçbir Merkez Bankası başkanı da faiz müdahalesine tepki olarak istifa etmeye cesaret edemedi.
 
2- Türkiye de Dolarizasyon var. 2012 yılına kadar aşırı sıcak para girdi. Bankacılık kesiminde öteden beri kartelleşme var. Bütün bu sorunlar ve kontrolsüz spekülatif sermaye hareketleri Para politikasının etkisini zayıflattı.
 
Geldiğimiz ekonomik konjonktürde, yeni açıklanan Hükümette hala dış kaynak girişine odaklanmış görünüyor. Gerçekte ise bu yapısal sorunların ve özellikle cari açığın çözümüne odaklanması gerekir. Çünkü cari açık devam ettikçe, dış kaynak girişi zora girmektedir. Ayrıca açığı kapamak için dış borç kullanmak, gelecekteki büyüme ve sosyal refahın bu günden tüketilmesi demektir.
 
Ekonomi yönetiminin dikkate alması gereken husus şudur:  Bu günkü siyasi iktidardan önce Türkiye de ve bu güne kadar dünyada yaşanan ekonomik istikrar sorunlarını çözmek için her zaman ciddi ve inandırıcı istikrar programları yapılmış ve önce iktisadi ajanlar nezdinde güven sağlanmıştır.
DİĞER HABERLER
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS

47 aydır artan gıda enflasyonu nedeniyle sağlıklı beslenmek lüks oldu.

PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ
PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ

1 Mayıs, 8 saatlik iş günü mücadelesinin bir sonucuydu. ABD’de daha kısa çalışma saatleri tekrar sendikaların gündeminde. Otomobil İşçileri Sendikası (UAW) 32 saatlik iş haftasını grev ve örgütlenme talepleri arasına aldı.

HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7
HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7

Türkiye’de 47 aydır yükselen gıda fiyatları ile halkın enflasyonu nisanda yüzde 95.7’ye ulaştı.

RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI
RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI

Mehmet Şimşek’in “Rasyonel zemine dönmek zorundayız” anlayışı iyi niyetli ve gerekli bir yaklaşımdır. Ne var ki Türkiye’de bugünkü koşullarda slogan düzeyinde kalmak zorundadır.