Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
15 Nisan 2019
KIDEM TAZMİNATINA SALDIRI YİNE GÜNDEMDE

Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik kriz derinleştikçe, işgücü maliyetlerinin düşürülmesi konusundaki girişimler artıyor.

KIDEM TAZMİNATINA SALDIRI YİNE GÜNDEMDE

Türkiye’nin içinde bulunduğu ekonomik kriz derinleştikçe, işgücü maliyetlerinin düşürülmesi konusundaki girişimler artıyor. Bu girişimlerin başında, yıllardır gündemde olan “kıdem tazminatı reformu” geliyor.

KIDEM TAZMİNATI REFORMU
 
Uluslararası Para Fonu (IMF) Yönetim Kurulu’nun 30 Nisan 2018 tarihli Türkiye Raporu’nda “kayıt içindeki sektördeki işverenler için aşırı bir yük getiren ve işgücünün hareketliliği açısından sorunlar yaratan kıdem tazminatı sisteminde reform yapılarak, kayıt içindeki işgücü piyasası daha esnek hale getirilebilir” deniyordu. (s.14)
 
Hazine ve MALİye Bakanlığı’nın 20 Eylül 2018 günü açıklanan Yeni Ekonomi Programı’nda “sosyal tarafların mutabakatıyla kıdem tazminatı reformu gerçekleştirilecektir,” (s.18) yazıyordu.
 
Resmi Gazete’nin 27 Ekim 2018 tarihli mükerrer nüshasında yayımlanan Cumhurbaşkanlığı 2019 Yılı Programı’nda da şu ifade yer almaktadır: “Sosyal tarafların mutabakatıyla kıdem tazminatı reformu gerçekleştirilecektir. Sosyal tarafların mutabakatıyla tüm işçilerin erişilebilirliğini güvence altına alan bireysel hesaba dayalı bir kıdem tazminatı reformu yapılacaktır.” (s.135)
 
Hazine ve MALİye Bakanı Berat Albayrak’ın 10 Nisan 2019 günü açıkladığı Yeni Ekonomi Programı, Yapısal Dönüşüm Adımları (2019) belgesinde, yıl sonuna kadar, “Tüm paydaşların katılımı ile kıdem tazminatı reformunun gerçekleştirilmesi; kıdem tazminatı fonu ile BES’in entegrasyonu” ifadeleri yer almaktadır. Burada dikkat çeken nokta, geçmişte “mutabakat” denirken, bu açıklamada yalnızca “katılım” denmesidir.
 
İKİ BOYUTLU TEHDİT
 
Kıdem tazminatı hakkına yönelik tehditler iki boyutludur.
 
“Kıdem tazminatı reformu” olarak kastedilen, kıdem tazminatı fonudur. Kamuoyuna açıklanan son kıdem tazminatı fonu kanun taslağı 2013 yılı Ekim ayına aittir. Bu taslağın yasalaşması ve “bireysel hesaba dayalı” bir sisteme geçilmesi durumunda işçilerin büyük hak kaybı söz konusudur. Taslağa göre, kıdem tazminatı azaltılacak, kıdem tazminatına hak kazanmak zorlaştırılacak, işten çıkarmalarda kıdem tazminatı ödenmeyecektir.
 
Kıdem tazminatı hakkına yönelik esas tehdit, belirli süreli iş sözleşmelerinin yaygınlaştırılmasıdır.
 
Mevzuatımıza göre, kıdem tazminatı, ancak belirsiz süreli iş sözleşmesinin belirli biçimlerde sona ermesi durumunda ödenmektedir. Belirli süreli iş sözleşmeleri, kendiliğinden sona erdiğinde, kıdem tazminatı ve ihbar tazminatı hakkı ve işe iade başvurusunda bulunma hakkı yoktur.
 
Yargıtay’ın bu konuda yerleşmiş içtihatları bulunmaktadır.
 
Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun 18.9.1996 gün ve 1996/9-489 E 1996/594 K sayılı kararı şöyledir: “Belirli süreli iş sözleşmelerinde sözleşmenin kendiliğinden sona ermesi durumunda kıdem tazminatının hüküm altına alınması doğru değildir. Çünkü böyle bir durumda sözleşme sürenin bitimi ile sona ermektedir ki, bu fesih şekli kıdem tazminatına hak kazandıran hallerden değildir.”
 
4857 sayılı İş Kanununun 11. maddesi, belirli süreli iş sözleşmesinin kullanılmasına önemli kısıtlamalar (“objektif koşullar”) getirmiştir. Eğer 4857 sayılı Kanunun 11.maddesindeki bu kısıtlamalar kaldırılırsa, belirli süreli iş sözleşmesinin işverenler tarafından kullanılması yaygınlaştırılacak ve kıdem tazminatı tümüyle ortadan kaldırılacaktır.
 
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından hazırlanan ve Resmi Gazete’nin 30 Mayıs 2014 günlü nüshasında yayımlanan Ulusal İstihdam Stratejisi (2014-2023) belgesinde bu konuda şu değerlendirme yer almaktadır: “Belirli süreli iş sözleşmeleri için belirlenen süre içerisinde tekrarlanma imkanı sağlanacaktır. İşgücü piyasalarına esneklik sağlayan bir sözleşme türü olan belirli süreli iş sözleşmelerinin kullanımının kolaylaştırılması amacıyla İş Kanununda gerekli düzenlemeler yapılacaktır.” (s.67)
 
İŞVERENLER NE İSTİYOR?
 
Türkiye İşveren Sendikaları Konfederasyonu’nun 3 Aralık 2016 günü toplanan 26. Genel Kurulu’na sunulan Çalıma Raporu’nda, belirli süreli iş sözleşmelerinin yaygın biçimde kullanılabilmesi istenmektedir: “Belirli süreli iş sözleşmesinin yapılmasında objektif koşul aranması unsuru kaldırılmalı ve 24 ayı geçmemek üzere veya en fazla iki defa üst üste yenilenebilmesine imkan tanınmalıdır.” (s.128)
 
TİSK’in 2 Haziran 2017 günlü “Mutabakat Sağlanmadığı Sürece Kıdem Tazminatında Değişiklik Yapılmamalı” başlıklı basın açıklamasında, kıdem tazminatı tartışmalarının gündemden çıkarılması istenmektedir: “TİSK olarak beklentimiz, kıdem tazminatı konusunun gündemden çıkarılarak, bir an önce Türkiye’nin yatırım ortamını iyileştirecek (…) düzenlemelerde odaklanılmasıdır.”
 
Belirli süreli iş sözleşmelerinin kullanımının yaygınlaştırılması, kıdem tazminatının tümüyle ortadan kaldırılması anlamına gelmektedir. Gündemdeki asıl tehlike budur.
DİĞER HABERLER
YIKIMIN FATURASI EMEKÇİ İLE EMEKLİYE
YIKIMIN FATURASI EMEKÇİ İLE EMEKLİYE

OCAK’TA açıklanan 17 bin 2 TL’lik asgari ücrette döviz kurları nedeniyle meydana gelen kayıp 1.612 TL’ye ulaştı. En düşük memur maaşı ise 3 bin 94 TL eridi. 10 bin TL’lik en düşük emekli maaşı ise 399 dolardan 310 dolara geriledi.

YAŞLININ KADERİ YOKSULLUK OLDU
YAŞLININ KADERİ YOKSULLUK OLDU

Derinleşen ekonomik kriz ve hayat pahalılığı yaşlıları yoksulluğa mahkûm etti. TÜİK verilerine göre yaşlılarda yoksulluk patlaması yaşandı. Ülkedeki yaşlılarda yoksulluk oranı 4 yılda yüzde 7,5 arttı.

İŞSİZLİK YENİDEN KRİTİK SORUNLARDAN BİRİ OLABİLİR
İŞSİZLİK YENİDEN KRİTİK SORUNLARDAN BİRİ OLABİLİR

İSO Başkanı Erdal Bahçıvan, gelecek aylarda istihdamın seyrinin, büyümedeki yavaşlamanın keskinliği ve süresine bağlı olarak şekilleneceğine dikkat çekerek, “İşsizliğin Türkiye ekonomisinde yeniden kritik sorunlardan biri olması ihtimal dahilinde” uyarısında bulundu.

ÜCRETİ ÖDENMEYEN VEYA EKSİK ÖDENEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?
ÜCRETİ ÖDENMEYEN VEYA EKSİK ÖDENEN İŞÇİ NE YAPABİLİR?

Ekonomik kriz derinleştikçe toplu iş sözleşmesi kapsamındaki işçilerin ücret ve yan ödemelerinin ödenmesinde giderek artan sıkıntılar yaşanacağı açıkça görülüyor.