Türkiye’de içme sütü üretim miktarının son beş yıl içinde yaklaşık yüzde 25 arttığını söyleyen ASÜD Yönetim Kurulu Başkanı Harun Çallı, 2018 yılında bir önceki yıla göre yüzde 7 artarak 22 milyon tonu aştığını dile getirdi. 2019 yılı süt üretiminin ise 2018’e göre düşüş kaydettiğini belirten Çallı, "Sektörde sanayi üretimi kalitemiz ve kapasitemiz çok yüksek. Uluslararası rekabette varız, ancak kalite maliyetlerimiz ve diğer girdi maliyetlerimiz çok fazla. Her geçen gün yeni uygulamalarla vergi yükümüz artıyor. Ekmekteki yüzde 1 KDV oranı ile karbonhidrat desteklenirken, sütteki yüzde 8 KDV oranı ile hayvansal proteine erişimi zorlaştırıyor" diye konuştu.
Taklit ve tağşiş yapanlara ağır cezalar getirilmeli
Piyasada çok fazla sayı ve miktarlarda taklit ve tağşiş süt ürünleri bulunduğunu söyleyen Harun Çallı, "Bu ürünler gıda güvenliği kurallarına ve yasalara uygun üretim yapan, düzenli olarak denetlenen fabrikalarımızla birlikte aynı koşullarda satılıyor. Bu ürünlerin önüne geçmek için Bakanlığımızın son dönemde almış olduğu caydırıcı kararların mevzuata dönüşmesini istiyor ve sonuna kadar destekliyoruz. Denetleme sıklığının artarak, kararların bir an önce uygulamaya konmasını bekliyoruz" ifadelerini kullandı.
"İhracatı arttırmak için kaliteyi arttırmalıyız"
Son yıllarda AB standartlarında süt üreten çiftlik sayısındaki artışa rağmen Türkiye’de çiğ süt kalitesinin düşük olduğunu belirten Harun Çallı, kalitenin standart süt değerlerinin altında seyrettiğini vurguladı. Özellikle mevsimsel olarak bunun görüldüğünü ifade eden Çallı, "Düşük kaliteli süt, fabrikalarda insan sağlığına uygun olmadığı için ürüne çevrilememekte, bu da sanayinin kaliteli hammadde tedarikinde sıkıntıya yol açmaktadır. Diğer taraftan, Türkiye’deki süt fiyatları, uluslararası piyasa fiyatlarının üzerinde. AB ülkelerindeki çiğ süt ile ülkemizdeki çiğ sütün yağ ve protein değerlerini dikkate alarak baktığımızda fiyatımız 30 kuruş/litre daha yüksek" ifadelerini kullandı.
Asya ve Afrika pazarlarına odaklanıyor
Çiğ süt üretiminde girdi maliyetlerinin yüksekliğinin fiyatları yukarı çektiğini ifade eden Harun Çallı, "Üreticiler, hayvan beslenmesinde özellikle yüksek yem fiyatları ile karşı karşıya kalmakta, bu da maliyetleri artırıyor. Çiğ süt üretimi yapan çiftçimizin dünyadaki rakipleri gibi ucuz yem materyali bulabilmesi için öncelikle biyoteknoloji alandaki mevzuat kısıtları bir an önce hafifletilmeli ve ülkemize ucuz yem girdisi sağlanmalı" dedi. Son yıllarda komşu ülkelerdeki gerilimler nedeni ile ihracat pazarlarında daralma görüldüğüne dikkat çeken Çallı, "İhracatçımız bu daralmayı yeni pazarlarla aşmaya çalışıyor. Asya ve Afrika ülkelerini radarına aldı. İhracatta hedef pazara girebilmek ve pazarda uzun vadede varlığı devam ettirmek, temelde fiyat ve kalite olmak üzere iki unsur ile doğrudan ilişkilidir. Kalite anlamında avantajlı olan sanayicilerimiz, üretimlerindeki en önemli maliyet unsuru olan çiğ sütü rakiplerinden daha pahalıya tedarik ediyor" diye konuştu.