Tekgıda-İş Sendikası, Pakistan ve Endonezya’da Nespresso fabrikalarında sendikalaştıkları için baskıya uğrayan işçilerle dayanışma amacıyla İstanbul’daki mağaza önünde bir açıklama yaptı. Enternasyonel dayanışma eyleminde, Pakistan ve Endonezya’daki işçilerin yalnız olmadığı mesajı verildi.

Tekgıda-İş Sendikası, Pakistan ve Endonezya’da Nespresso fabrikalarında sendikalaştıkları için baskıya uğrayan işçilerle dayanışma amacıyla İstanbul’daki mağaza önünde bir açıklama yaptı. Enternasyonel dayanışma eyleminde, Pakistan ve Endonezya’daki işçilerin yalnız olmadığı mesajı verildi.

Dünyanın en büyük gıda şirketi Nestlé’nin satışı, geçen yıl rekabeti gölgede bırakarak 110 milyar İsviçre frankını aştı. Satış artmaya devam ediyor, beraberinde kâr da öyle. Esas para getiren ise şirketin Nespresso’su. Ancak dünyadaki birçok Nestlé işçisi için, artan kârlar, işçilerin ücretleri, çalışma koşulları ve hakları üzerinde yönetimin artan baskısına dönüşüyor. Biz buna Nes-pres diyoruz; işçileri preslemek, ezmek, işyeri haklarını ihlal etmek.

Nestlé dünya çapında 80’e yakın ülkede yaklaşık 500 fabrikada faaliyet gösteriyor. Şu anda, dünyanın nüfus bakımından altıncı büyük ülkesi Endonezya ve Nestlé’nin ana pazarlarından biri olan Pakistan bunlardan ikisi.

Nestlé’nin Endonezya Panjang’daki olağanüstü kârlı Nescafé fabrikasındaki işçilerin sendikası, 5 yıldan fazla bir süredir işletmedeki istihdama ilişkin hüküm ve koşulları müzakere etme hakkı için mücadele ediyor. Üyeler, haklarını talep etmelerine karşılık olarak taciz edildi, nakledildi ve kapalı-devre gözetlemeye maruz bırakıldı. Sendikanın talepleri doğrultusunda 21 Eylül’de işçiler yasal bir greve başladı ve hiçbir ürünün kapılardan çıkmamasını garanti altına almak amacıyla fabrikayı barışçıl biçimde işgal etti. Buna karşılık yönetim 53 sendika üyesini 5-6 Ekim tarihlerinde işten çıkardı.

Nestlé’nin Pakistan Kabirwala’daki işletmesi şirketin en büyük süt alım fabrikası. Nestlé 2007’de fabrikayı genişletmeyi bitirir bitirmez, yönetim sendikaya ve sendikanın aktif ve etkili başkanına, Mohammed Hussein Bhatti’ye saldırmaya başladı. Bhatti 2007’de yönetimin sendika seçimlerine müdahale etmesine karşı çıktığı için bir kez görevden uzaklaştırılmıştı. Ancak Nestlé geri adım atmak zorunda kaldı ve Bhatti işe iade edildi. Şimdi Nes-pres geri döndü, çünkü sendika işletmede hiçbir hakkı olmayan, düşük ücret ve çok az sosyal yardım alan yüzlerce sözleşmeli işçiye, yasaya göre hakları olan kadrolu işi edinmeleri için yardım ediyor. Bhatti 10 Ekim’den beri, sendikayı güçsüzleştirmek ve yüzlerce Nestlé işçisinin haklarını vermemek amacıyla tekrar tekrar görevden uzaklaştırıldı.

Buradan Nestle yönetimine bir çağrı yaparak, Pakistan ve Endonezya’da hak ve hukuk düşmanı uygulamalara son vermelerini istiyoruz. Pakistan ve Endonezya, sömürge ülkesi, Nespresso çalışanları da köleleriniz değildir. Türkiye işçi sınıfı adına, enternasyonel dayanışma için Pakistan ve Endonezya’daki işçi kardeşlerimizin hak ihlallerine sessiz kalmayacağımızı buradan ilan ediyoruz.

Eylem ile ilgili videomuzu aşağıda linki bulunan Emeğin Medyası TekgıdaTV‘den izleyebilirsiniz…