Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
29 Ekim 2013
KIDEM FONU MESELESİ MENDERES’TEN KALMA

Başbakan Tayyip Erdoğan, çeşitli vesilelerle AKP´nin Demokrat Parti´nin (DP) devamı olduğunu belirtir ve kendisini de Menderes´in çizgisini sürdüren lider olarak tanımlar. Aslında bir bakıma haklıdır.

KIDEM FONU MESELESİ MENDERES’TEN KALMA

Başbakan Tayyip Erdoğan, çeşitli vesilelerle AKP’nin Demokrat Parti’nin (DP) devamı olduğunu belirtir ve kendisini de "Menderes’in çizgisini sürdüren lider" olarak tanımlar. Aslında bir bakıma haklıdır.
Bizim alanımızla ilgili olarak, yani çalışma yaşamında da Kıdem Tazminatı Fonu, ilk kez Menderes döneminde gündeme gelmiştir. 1954 yılında toplanan 2. Çalışma Meclisi’nde Kıdem Tazminatı Fonu kurulmasına yönelik ilk somut öneriler ortaya atılmış ve bu toplantıda "Kıdem hakkına tekabül eden karşılıkların işyerlerinde ayn bir fon halinde veya karşılıkların umumi bir fonda Çalışma Bakanlığı’nca araştırılması" kararlaştırılmıştır (Bakınız: Av. Ferhan Tuncel: Kıdem Tazminatı, Türk-İş yayını, Ankara, 2007). Daha sonra 1975 yılına kadar işsizlik sigortası ile bağlantılı birkaç tartışma yaşanmış ve o yıl yürürlüğe giren 1927 sayılı yasayla da bir Kıdem Tazminatı Fonunun kurulması öngörülmüştür.
Fonu hayata geçirebilmek için çeşitli tasarılar hazırlansa da 4857 sayılı İş Kanunu’nun çıktığı 2003 yılına kadar, yani yaklaşık 30 yıllık sürede nihai bir sonuca ulaşılamamıştır. 15-16 Eylül 2004 tarihinde yapılan 9. Çalışma Meclisi’nin sonuç bildirgesinde ise, şu görüşe yer verilmiştir: "Kıdem Tazminatı Fonu’nun; işçilerimizin müktesep haklarını ve işletmelerimizin rekabet gücünü koruyacak şekilde sürdürülebilir bir aktueryal denge içersinde oluşturulabilmesi için sosyal ortaklarca kapsamlı bir şekilde tartışılıp değerlendirilerek kamuoyunun gündemine getirilmesinin uygun olacağı yönünde görüş birliğine varılmıştır".
En son olarak 26-27 Eylül 2013 tarihlerinde toplanan 10. Çalışma Meclisi’nin sonuç bildirgesinde de, Türk-İş ve DİSK’in onay vermemesine rağmen bireysel kıdem hesabına dayalı bir fon önerisi gündeme getirilmiştir. Kıdem Tazminatı Fonu meselesi, 1954’ten bu yana, yani yaklaşık 60 yıllık sürede böyle bir seyir izlemiştir.
Tazminatın kendisi ise; 1936 tarihli İş Kanunu ile hayat bulmuş ve 5 yıldan fazla kıdemi olan işçinin iş akdinin feshi halinde her yıla 15 günlük ücreti tutannda bir tazminat ödenmesi öngörülmüştür. 1950’de 5 yıllık süre 3 yıla indirilmiş ve askerlik nedeniyle fesih halinde de kıdem tazminatı ödenmesi koşulu getirilmiştir. 1975 yılında çıkarılan 1927 sayılı yasayla da 15 günlük ücret tutarı 30 güne yükseltilmiş ve hak kazanma süresi de 3 yıldan 1 yıla indirilmiştir. Yine aynı yasada emeklilik ve toptan ödeme haller ile işçinin haklı feshi durumlarında kıdem tazminatına hak kazanma olanağı sağlanmıştır. Şimdi hemen hemen tüm bu hakların geçersiz olduğu, işçinin ancak 10 veya 15 yıl sonra fondan belli bir miktar pay alabileceği bir sistem önerilmektedir.
Çok ciddi bir hak gaspı söz konusudur. AKP, "mevcut çalışanları kapsamayacak" diyerek işçi sınıfını bölmeye, 2008’deki sosyal güvenlik yasasında olduğu gibi etkisiz hale getirmeye çalışmaktadır.
DİSK, kıdem tazminatı gaspına karşı eylemlere başlamıştır. Türk-İş’e de, 2011’deki genel kurulunda kabul ettiği kararı bir kez daha hatırlatırız. Kararda şöyle deniyor: "Türk-İş Genel Kurulu, bugün çalışanlar ve gelecekte çalışacak olanlar için kıdem tazminatının mevcut haliyle korunmasından yanadır. Türk-İş’in kıdem tazminatının fona devredilmesi, süresinin azaltılması gibi bu hakkın tasfiyesine ya da zayıflatılmasına yönelik her türlü girişim karşısında cevabı genel grev olacaktır"… 

DİĞER HABERLER
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS
EN TEMEL GIDAYA ERİŞMEK BİLE LÜKS

47 aydır artan gıda enflasyonu nedeniyle sağlıklı beslenmek lüks oldu.

PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ
PATRONLAR İÇİN YAŞAMAYACAĞIZ

1 Mayıs, 8 saatlik iş günü mücadelesinin bir sonucuydu. ABD’de daha kısa çalışma saatleri tekrar sendikaların gündeminde. Otomobil İşçileri Sendikası (UAW) 32 saatlik iş haftasını grev ve örgütlenme talepleri arasına aldı.

HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7
HALKIN ENFLASYONU YÜZDE 95.7

Türkiye’de 47 aydır yükselen gıda fiyatları ile halkın enflasyonu nisanda yüzde 95.7’ye ulaştı.

RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI
RASYONEL ZEMİN SLOGAN DÜZEYİNDE KALDI

Mehmet Şimşek’in “Rasyonel zemine dönmek zorundayız” anlayışı iyi niyetli ve gerekli bir yaklaşımdır. Ne var ki Türkiye’de bugünkü koşullarda slogan düzeyinde kalmak zorundadır.