VATANDAŞIN bütçesinde geniş yer tutan gıda fiyatlarındaki artış, yıllık enflasyonun üzerinde seyrediyor. Merkez Bankası’nın raporuna göre, 12 aylık ortalamalara göre genel fiyat artışı yüzde 8.3 iken bu rakam ekmek ve tahıllarda yüzde 14.3, et ürünlerinde yüzde 17.7, peynir ve diğer süt ürünlerinde 16.7 civarında oluşlu. Diğer yandan bir yılda yüzde 1256 oranında artış gösteren gıda ve alkolsüz içecek fiyatlarından esnaf da şikayetçi. Zamların süreceğini ifade eden mahalle esnafları, insanların daha az alışveriş yaptıklarını anlattı. 

 

 

Yaşanan sıkıntıların daha başlangıç olduğunu kaydeden esnaflar, fiyat artışlarının bir başka sebebinin de üreticilerle müşteriler arasında çok fazla sayıda aracı olmasından kaynaklandığını belirtti. Üreticideki malın pazarda veya markette tüketiciye ulaşana kadar, fiyatın artacağını bekleyen toptancıların stokçuluk faaliyetleri yüzünden, iki katına kadar çıktığını ifade eden konuştuğumuz esnaflar, bu durumun kendilerini de zor durumda bıraktığını ifade etti. 

 

Kuruyemiş satan esnaf da son dönemdeki fiyat artışlarından oldukça rahatsız. Ceviz içinin geçen aylardaki fiyatı ile bugünkü fiyatı arasında çok fark olduğunu belirten esnaflar, 50 TL’ye yaklaşan fiyatlardan vatandaşın da kendilerinin de memnun olmadığını belirtti. Öte yandan kuruyemişçiler fiyatların artacağı beklentisi içinde. 

 

 

Fiyat artışlarını kasap esnafı ile de konuştuğumuzda et ithal edilmesine rağmen fiyatların artmasına bir anlam veremediğini söyledi. Esnaf, özellikle et ithalatının belirli kişilerce yapıldığını ve bunun da et piyasalarında kartelleşmenin önünün açıldığını savundu. Öte yandan, geçen yılın Haziran ayı ile bu yılın Haziran ayı arasındaki son bir yıllık gıda enflasyonu ile asgari ücretli ve emekli bir işçinin maaş artışlarını karşılaştırdığımızda da, halkın büyük bir kesimi için gerçek enflasyonun çok yüksek olduğu görülüyor. 

 

 

Gıdadaki yüksek enflasyon ve ücretlerdeki artışın düşük kalması satın alma gücünü iyice düşürdü. Yapılan araştırmalara göre, Haziran 2014 ayı için 4 kişilik bir ailenin sağlıklı, dengeli ve yeterli beslenebilmesi için yapması gereken gıda harcaması tutarı (açlık sınırı) bin 158TL. Gıda harcaması ile birlikte, konut ( kira, elektrik, su, yakıt) ulaşım, eğitim, sağlık ve benzeri ihtiyaçlar için yapılması zorunlu diğer harcamaların toplam tutarı da 3 bin 772 TL. TÜİK’in eşdeğer hane halkı kullanılabilir gelir durumuna göre, Türkiye’de, 50 milyondan fazla tüketici yoksulluk, 15 milyondan fazla tüketici ise açlık sınırının altında yaşıyor. Asgari ücretli ve emekli işçilerin aldıkları ücret ve maaş dengeli ve yeterli beslenebilmeleri için yapmaları gereken gıda harcamalarını dahi karşılamaktan uzak.