İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, 2013-2024 yılları arasını ele alan Çocuk İş Cinayetleri Raporu’nu açıkladı.

MESEM gibi uygulamalarla devlet eliyle işçileştirilen, sanayi bölgelerinde, tarlalarda emeği sömürülen çocuklar, çalışırken hayattan koparılıyor. Alınmayan önlemler nedeniyle 2024 yılında en az 71 çocuk, iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. Geçtiğimiz yıl, kaydedilen en yüksek çocuk işçi cinayetinin meydana geldiği yıl oldu.

İşçi Sağlığı ve İş Güvenliği (İSİG) Meclisi, 2013-2024 yılları arasını ele alan Çocuk İş Cinayetleri Raporu’nu açıkladı. Rapora göre 12 yılda en az 742 çocuk çalışırken iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi. AKP’li yılların tümünde en 978 çocuk iş cinayetlerinde yaşamını yitirdi.

İş cinayetlerinde ölen çocukların en yoğun olduğu sektör tarım oldu. Bunu, inşaat işkolu takip etti. İSİG Meclisi’nin raporunda, kırsal yoğunluğun devam etmesine rağmen kentlere kayan iş cinayetlerinin altı çizildi. “Kentsel yoksulluğun derinleşmesi, özellikle MESEM’de gördüğümüz üzere bizzat devlet politikalarıyla kitleselleştirilen çocuk işçilik ve tüm Anadolu kentlerinde yoğunlaşan Organize Sanayi Bölgesi gerçekliği artık çocuk işçi ölümlerini kent merkezlerine ve çeperlerine taşımış durumda” denilen raporda, çocuk işçiliğin tarlada, AVM’de, sokakta, şantiyede, her işkolunda görüldüğüne dikkat çekildi.

YÜZ BİNLERCE ÖĞRENCİ MESEM’DE

Mesleki Eğitim Merkezleri (MESEM) ile çocukların okuldan alınarak işçileştirildiği de raporda yer aldı. Raporda, “MESEM kapsamında yaklaşık 1,5 milyon öğrencinin olduğu açıklandı. Bu öğrencilerin yaklaşık 300 binini ise 18 yaşın altındaki çocuklar oluşturuyor. Yani çocuk işçilik “bir gün okulda dört gün işyerinde eğitim alma” uygulamasıyla meşrulaştırılıyor” denildi.

‘ÇOCUK İŞÇİLİĞİYLE MÜCADELE YILI’ ÇAĞRISI

İSİG Meclisi, 2018’in çocuk işçiliği ile mücadele yılı ilan edilmesine rağmen aynı yıl en az 67 çocuğun çalışırken öldüğünü hatırlattı, “Bırakın çocuk işçilik ile mücadeleyi ne tam olarak çocuk işçi sayısı biliniyor ne de çocuk işçi ölümlerinin kaydı tutuluyor. Aksine çocuk işçilik devlet eliyle teşvik edilen ve kitleselleştirilen bir duruma getirildi” dedi. İSİG Meclisi, emek ve meslek örgütlerine seslendi, iktidarın ‘Aile Yılı’ ilan ettiği 2025’i, ‘Çocuk İşçiliği İle Mücadele Yılı’ yapma çağrısında bulundu.

Çağrıda şu ifadelere yer verildi: “İSİG Meclisi olarak ‘Çocuklarımız geleceğimizdir, ölmelerine, sakat kalmalarına, yaralanmalarına izin vermeyeceğiz, çocuklarımıza yaşanılacak bir ülke bırakmak istiyoruz’ diyen sendikalara, meslek örgütlerine, eğitim emekçilerine, demokratik kitle örgütlerine, siyasi partilere ve tüm işçi sınıfına, halkımıza bir çağrımız var: Çocuk işçiliğine karşı her şehirde birlikte mücadele edelim. Bu noktada panel, çalıştay düzenlemekten basın açıklaması, miting yapmaya vb. olan ihtiyaç hiç olmadığı kadar acil bir durumda. Hepimiz bu sorumluluğu almalı ve 2025 yılını gerçek anlamda Çocuk İşçiliği İle Mücadele Yılı haline getirmeliyiz. Biz üzerimize düşeni yapmaya hazırız…”