ELDER Başkan Yardımcısı Yaşar Arslan, dünyada yılda ortalama 300 milyon iş kazası 160 milyonun üzerinde de meslek hastalığı yaşandığını, bu kaza ve hastalıklar nedeniyle dünyada 3 milyon işçinin hayatını kaybettiğini söyledi. Meslek hastalıklarının yüzde 100’ünün, iş kazalarının ise yüzde 98’inin ‘önlenebilir’ nitelikte olduğuna dikkat çeken Arslan, Türkiye’de önlemlerin her geçen gün artırılmasına rağmen henüz istenilen sonuca ulaşılamadığını ifade etti. Arslan, 2016 yılında sigortalı çalışan 286 bin işçinin iş kazası geçirdiğini, bunlardan 2 bininin hayatını kaybettiğini söyledi. 

 

Sadece bu yılın ocak ayında 141 işçinin iş kazalarında yaşamını yitirdiğine işaret eden Arslan, "Ölümleri parayla ölçmek tabii ki imkansız. Ancak bu kazaların ülke ekonomisine de ağır faturası var. Bir yıldaki kazalar nedeniyle milli gelirin yüzde 4’ünü kaybettik. Kazalar 2 bin canımızı götürdü, 80 milyar lira gibi olağanüstü bir kaynağı da yok etti" dedi. 

 

Tes-İş Sendikası Başkanı Mustafa Şahin de, "Önlem alınmamış ve işçi hayatını kaybetmişse bunun adı iş cinayetidir ve bunun telafisi, özrü olmaz. İşçi asgari ücretle nasıl geçineceğini düşünüyorsa, iş kazası riski yükselir" diye konuştu.

 

 

Enerji Bakanlığı Müsteşar Yardımcısı Abdullah Tancan, iş kazalarının insana bağlı olanlar ile fiziksel, mekansal ve çevre koşullarına bağlı olanlar şeklinde iki nedene dayandığını söyledi. Yorgunluk, uykusuzluk, sakarlık, zihinsel ve fiziksel yetenek gibi insani unsurların da iş kazalarında önemli rol oynadığına işaret eden Tancan, "Eğer şirketinizde bir işçiniz uyukluyorsa ona dokunmayın, bırakın uyusun. Yorgunsa bırakın dinlensin. Yoksa kaza riski artar. Şişmansa elektrik direğine çıkarmayın, işitme veya görme engelliyi riskli işlerde çalıştırmayın" diye konuştu. Tancan en çok iş kazasına genç, erkek, bekar, deneyimsiz ve eğitim düzeyi düşük işçilerin maruz kaldığını söyledi.