SENDİKALAR ÜRETİM VE YATIRIMA ZARARLI
Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, işkolu barajının binde 5´e indirilmesi halinde işyerlerinin işçi sendikalarının mücadele alanı haline geleceğini ifade ederek işkolu barajının yüzde 10´da kalmasının doğru olacağını söyledi.
İŞVEREN BAKLAYI AĞZINDAN ÇIKARDI
‘Sendikalar üretim ve yatırıma zararlı’
Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, işkolu barajının binde 5’e indirilmesi halinde işyerlerin işçi sendikalarının mücadele alanı haline geleceğini ifade ederek işkolu barajının mevcut yasadaki haliyle korunmasının doğru olacağını söyledi
Ankara Sanayi Odası’nın (ASO) Ocak ayı Meclis toplantısında işveren ve hükümet çalışma hayatına ilişkin niyetlerini ortaya döktü. Toplantının açılış konuşmasını yapan ASO Başkanı Nurettin Özdebir, işsizlik oranlarından girdiği konuyu kıdem tazminatına getirdi. Çalışma Bakanı Faruk Çelik’in de katıldığı meclis toplantısında Özdebir, işgücü piyasasına esneklik getirilmesi ve maliyetlerin düşürülmesi gerektiğini söyledi. Çözümü ise kıdem tazminatı fonunun kurulması olarak ifade etti. Tabii fon uygulamasına işçinin karşı çıkacağı da düşünülmüş, özdebir’e göre işçinin karşı çıkma gerekçesi olsa olsa, Türkiye’de fonlara karşı duyulan güvensizlik olabilir. Bu sorunu da aşmak çok kolay; işçinin adına açılacak bir hesapla her şey çözülür. Peki, kıdem tazminatına hak kazanma süresi ne olacak? Onu da Özdebir şöyle ifade ediyor: "Biz bir kıdem tazminatı fonu kurulmasını ve kıdeme hak kazanmak için çalışılması gereken sürenin uzatılarak kazanılan kıdemin düşürülmesini istiyoruz." Böylece işsizlik rakamları aşağıya çekilebilecek.
‘Tasarı yasalaşmamalı’
Özdebir’in talepleri kıdem tazminatıyla sınırlı değildi. Sırada 2821 ve 2822 sayılı yasalarda değişildik amacıyla hazırlanan Toplu İş İlişkileri Kanun Tasarısı vardı. Sendikal örgütlenmenin önündeki engellerin sadece küçük bir kısmını yasal olarak kaldıran tasarının iş barışını bozacağını ileri süren Özdebir, üretim ve yaNurettin Özdebir tırımlan olumsuz etkileyeceğini bile iddia etti. Tasarıda rahatsız olduğu konuları tek tek anlatan Özdebir, KOBl’lerin ithal ürünler karşısındaki rekabet gücünün azalacağını söyledi, özdebir konuşmasını şöyle sürdürdü: "Örneğin, yetki konusunda tasarının 41’inci maddesinde öngörülen işkolu barajının binde 5’e indirilmesi, mevcut çalışma barışını bozarak 1980 öncesi kaotik ortama dönülmesine, etnik ve siyasi sendikacılığa yol açma potansiyeli taşımaktadır. İşyerlerimizi, işçi sendikalarının mücadele alanı haline getirecek bu maddenin geri çekilmesi ve yetki konusunda işkolu barajının mevcut yasadaki haliyle korunması doğru olacaktır. Tasarının, sendika özgürlüğü güvencesini genişleten 25’inci maddesi, sendika üyelerini diğer çalışanlara göre ayrıcalıklı bir konuma getirerek işyerinde eşitlik prensibini ihlal etmektedir."
ASO üyesi işverenler adına görüşlerini açıklamayı sürdüren Özdebir, tasarının bu haliyle yasalaşmaması gerektiğini söyledi. Aksi taktirde, tüm iş fesihlerinde işçiler. feshin sendika üyeliği ilgili olduğunu iddia edebilir.
İş güvencesi mi o da ne?
Özdebir incilerini dökmeye 4857 sayılı işyasasındaki iş güvencesi maddesiyle devam etti. İşçilerin, işyasasının içine bir maddeyle eklenerek daraltıldığı itirazlarına rağmen i renler bu kadarından bile rahatsı/’. Özdebir. iş güvencesinin 30 işçi ve 6 aylık kıdem şartının ortadan kaldırılmış olmasının da işçiye tanınan bu hakkın yine işçi tarafından suistimaüne fırsat sağlayacağı görüşünde.