SENDİKALARDAN ‘HALKA KULAK VER’ ÇAĞRISI
Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP), hükümeti halkla inatlaşmaktan vazgeçmeye ve halkın taleplerine kulak vermeye çağırdı.
Sendikal Güç Birliği Platformu (SGBP), hükümeti halkla inatlaşmaktan vazgeçmeye ve halkın taleplerine kulak vermeye çağırdı.
Kirstal-İş Genel Başkanı ve SGBP Dönem Sözcüsü Bilal Çetintaş imzasıyla yapılan yazılı açıklamada, hükümetin baskıcı ve hoyrat tutumunun Türkiye’yi tehlikeli bir noktaya sürüklediğine dikkat çekilerek, "Hükümetin, her toplumsal talebi şiddetle bastırma tutumu artık çığırından çıkmıştır.
Taksim’deki son yeşil alanın rant getirecek bir projeye kurban edilmesine karşı başlayan direniş, iktidar tarafından şiddet kullanılarak bastırılmak istenmiştir, iktidarın bu hoyratça güç gösterisi direnişin ülke çapma yayılmasına ve büyümesine neden olmuştur" denildi. Kabul edilmez tutum Açıklamada, hükümetin keyfi uygulamalarına karşı gösterilen demokratik tepkilere aşırı bir polis şiddeti ile cevap verildiği anımsatılarak, "Barışçı ve sivil protesto eylemlerine karşı cumhuriyet tarihinin en yoğun polis şiddeti uygulanıyor. Bu tutum kabul edilemez.
Taksim Meydanı’nda polisin şiddet eylemine son vermesi sonrasında hiç bir olay yaşanmadı. Polisin şiddet kullanmadığı protesto eylemlerinde hiç bir olay yaşanmadı. Yetkililer bunu dikkate almalı ve halka karşı zor kullanmaktan vazgeçmeli. Hükümet sivil eylemlere karşı şiddet kullanmak yerine, büyük bir toplumsal tepkiye açan otoriter siyaset tarzını gözden geçirmeli. Hükümet halkın önemli bir bölümünü dışlayan, küçümseyen, rencide eden tutumdan vazgeçmeli ve sorumlu davranmalıdır" ifadelerine yer verildi.
SGBP halkın yanında Başbakan’ı, "Yangına körükle gitmekten vazgeçmeli" sözleri ile uyaran SGBP, halkın demokratik ve sivil protesto hakkını desteklediğini açıkladı. Açılamada ayrıca 6 maddelik talep listesi de yayımlandı:
Taksim Gezi Parkı’nın park olarak kalacağı resmen ilan edilmelidir,
Sivil eylemlere yönelik polis şiddeti durdurulmalı, polis geri çekilmeli,
Halka uygulanan şiddetin sorumluları hesap vermeli ve istifa etmelidir,
Biber gazı kullanımı yasaklanmalıdır.
Gözaltına alman binlerce kişi serbest bırakılmalı ve haklarında işlem yapılmamalıdır. Taksim başta olmak üzere Türkiye’deki tüm meydanlarda, kamusal alanlarda toplantı ve eylem yasaklarına son verilmelidir.