YÜZ BİNLER İŞ BIRAKIYOR
DİSK, KESK, TMMOB, TTB VE TDB bugün üretimden gelen gücüyle halkın yanında alanlarda
DİSK, KESK, TMMOB, TTB VE TDB bugün üretimden gelen gücüyle halkın yanında alanlarda
Ekonomi Servisi – Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonuna (DİSK) bağlı sağlık, liman, lastik, elektrik-gaz sektörü işçileri; Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu’na (KESK) bağlı eğitim, sağlık, belediye, nüfus ve vergi dairesinde çalışan 250 bin memur ile Türk Tabipleri Birliği’ne (TTB) bağlı 90 bin hekim ve Türkiye Mühendis ve Mimar Odaları Birliği’ne (TMMOB) bağlı odaların mimar, mühendis üyeleri bugün “Doğaya, yaşama, emeğe, Taksim’e sahip çık” sloganıyla Türkiye genelinde iş bırakıyor. DİSK Genel SEKRETERİ Arzu Çerkezoğlu, “20 gündür halk sokaklarda. Direnişçilerin talepleri karşılanana kadar üretimden gelen gücümüz dahil olmak üzere bütün hayatı durdurmak için eylemler yapacağız” dedi.
Olağanüstü toplantı
DİSK ve KESK dün olağanüstü toplandı. DİSK Genel Başkanı Kâni Beko, toplantıdan önce yaptığı açıklamada DİSK yönetimi ve DİSK Başkanlar Kurulu’nun toplanacağını ve toplantıya 30 yöneticinin katılacağını açıkladı. Beko, DİSK’in 150 bin kişilik işçi kitlesini bünyesinde bulundurduğuna işaret etti.
Akşam saatlerine kadar süren toplantıların ardından bugün için iş bırakma kararı alındı. DİSK, DİSK, KESK, TMMOB, TTB VE TDB’den yapılan ortak açıklamada Taksim Gezi Parkı’nın ranta kurban edilmesine karşı gelişen yurttaş duyarlılığını polis terörü ile bastırmaya kalkışan iktidarın, Türkiye halkının vicdanının, hak ve adalet arayışının güçlü duvarına çarptığı vurgulandı.
Hükümete dört talep
Grev kararı için toplanan KESK’in Genel SEKRETERİ İsmail Hakkı Tombul da tüm üyelerinin alanlarda olacağını belirtti. Yüz binler hükümetten 4 talepte bulunacak: “Taksim Gezi Parkı’nın park olarak kalacağı resmen ilan edilsin. Halka uygulanan şiddetin sorumluları hesap versin, istifa etsin. Gözaltına alınan binlerce kişi hakkında soruşturma açılmasın, halktan özür dilensin. Taksim başta olmak üzere tüm meydanlarda uygulanan toplantı ve eylem yasağına son verilsin.”
DİSK yönetimi, Ankara’daki eylemler sırasında polis kurşunu ile yaşamını yitiren Ethem Sarısülük’ün anma töreni ve cenazesine de katıldı. DİSK Genel Başkanı Beko “Gazi Parkı Direnişi başladığı günden bu yana DİSK, gençlerimizin, öğrencilerimizin, köylülerimizin yanında oldu ve olmaya da devam edecek. 15-16 Haziran 1970 eylemlerinde, kapatılmak istenen DİSK için milyonlarca insan ayağa kalkmıştı. Çünkü DİSK o süreçte milyonların ümidiydi. Bugün de ümidi olmaya devam ediyor. Demokratik taleplerin, sosyal adaletin, özgürlüklerin talep edildiği böylesi bir süreçte DİSK sessiz kalamazdı” dedi.
‘Direnenlerle Birlikte Alanlardayız’
DİSK, KESK, TMMOB, TDB ve TTB tarafından yapılan ortak açıklamadan satırbaşları şöyle:
Türkiye halkının vicdan, hak ve adalet direnişiyle sarsılan AKP iktidarı, halkın büyük direnişini kıramayınca, çevre duyarlılığına indirgemeye, yaygın polis terörü ve despotik yönetim tarzına karşı halk tepkisini gayri meşru hale getirmeye girişti.
Türkiye’nin özgürlüğe sevdalı insanları AKP iktidarının bu oyununa gelmedi.
… Halk direnişinin simgesi haline gelen Gezi Parkı ve Taksim Meydanı iktidarın polisi tarafından kimyasal gazlar ve sıvılarla işgal edildi. Bu da yetmezmiş gibi başta Kızılay olmak üzere ülkenin dört bir yanında kentlerde Dünya’nın gözü önünde ölçüsüz polis şiddeti yaşandı. İnsanların kaybettikleri dostlarını uğurlamak için yapacakları anma törenine dahi korkunç bir polis saldırısı yapıldı.
Çocuklar ve yaşlılar tüm insani değerler ayaklar altına alınarak gaza boğuldu, hırpalandı.
Bu vahşi saldırılarda yaralanan insanlarımız için oluşturulan revirler dağıtıldı, doktorlar, hemşireler gözaltına alındı, tedavi araçları ve malzemeleri tahrip edildi.
Halk muhalefetine sahip çıkan milletvekilleri, uluslararası gözlemciler gazlandı, coplandı. Bu acımasız polis şiddeti, bizzat Başbakan tarafından miting meydanlarında verilen talimatlarla harekete geçirildi.
Ancak özgürlük ve saygı isteyen halkımız, iktidarın tüm vahşi saldırganlığına inançla, onurla, kararlılıkla, zekayla, aşkla karşı koymayı sürdürüyor. Özgürlük ve onurun, hakkın ve adaletin direnişi büyüyor, tüm Türkiye’yi sarıyor, AKP iktidarın sarsıyor.
Bizler Türkiye halkının hak, adalet, özgürlük ve demokrasi mücadelesinin en köklü emek ve meslek örgütleri olarak, AKP iktidarının despotik bir rejim oluşturma yönündeki bu saldırganlığının durdurulmasını bugünün en yakıcı demokratik görevi olduğu kanısındayız. Bu nedenle 17 Haziran 2013 Pazartesi günü üyelerimiz iş yerlerine giderek bu saldırganlığa karşı itirazlarını ifade edecek, aciller dışındaki hizmet üretimini durdurarak şehirlerin merkezi meydanlarına yürüyeceklerdir. Halkımızı söz konusu direnişimizde katkıya, hizmet alımından dolayı yaşanacak aksamalardan dolayı anlayışa, eşit, özgür ve demokratik bir Türkiye için alanlarda birlikte olmaya çağırıyoruz.