Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
15 Mart 2014
HÜKÜMETE KARŞI ÇIKAMAYIP SENDİKAYA ZARAR VERENLER

Belediye-İş Sendikası 12 Mart 2014 günü bir açıklama yaptı. Türk-İş şirket gibi yönetilemez başlıklı açıklamada İşkolları Yönetmeliğindeki bir değişiklik konusunda onay verdiği için Türk-İş yönetimi sert biçimde eleştirildi.

HÜKÜMETE KARŞI ÇIKAMAYIP SENDİKAYA ZARAR VERENLER

Belediye-İş Sendikası 12 Mart 2014 günü bir açıklama yaptı. "Türk-İş şirket gibi yönetilemez" başlıklı açıklamada İşkolları Yönetmeliğindeki bir değişiklik konusunda onay verdiği için Türk-İş yönetimi sert biçimde eleştirildi.
Açıklamada şöyle deniyordu: "Bugün ülkemizde evrensel hukuk ilkeleri değil, kişilerin, kurumların ihtiyaçlarına göre hazırlanan hukuksal düzenlemeler alışkanlık haline gelmeye başlamıştır. Başta Türk-İş Genel Başkanı olmak üzere, Türk-İş yönetimi de bu süreçten fazlası ile nasibini almıştır. "Türk-İş Yönetimi, iktidarını sağlamlaştırmak, yönetim kurulu üyelerinin koltuklarını korumak için, çalışma yasalarını, mevcut İşkolları Yönetmeliğini, Yargıtay İş Hukuku Dairelerinin yerleşik içtihatlarını, kısacası hukukun temel ilkelerini ayaklar altına almıştır. "Türk-İş, sadece Yönetim Kurulu üyelerinin çıkarlarını korumak amacıyla oluşturulmuş bir şirket, Türk-İş’in başındaki kişi de şirketin genel müdürü değildir."

Ne oluyor? Tartışmanın özü ne?
Türkiye’de sendikalar 20 ayrı işkolunda örgütlüdür. Bu işkolları kanunda sayılmıştır; ancak bu işkollannın kapsamı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı tarafından belirlenmektedir. Türkiye’de hükümetlerin sendikaları hizaya sokmada kullandıkları bir araç, işkollannın kapsamını değiştirmektir. Eğer bir sendika hükümete karşıysa, İşkolları Yönetmeliği’nde işkolunun kapsamı değiştirilerek üyeleri azaltılır. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı, hükümet yanlısı politikalar izleyen Yol-İş’i ödüllendirme çabası içindedir. Yol-İş Sendikası bir dönem AKP’ye karşı tavır almaya cesaret edebilmişti. 28 Mart 2004 günkü yerel seçimlerin yapılmasından 15 gün önce, Yol-İş Sendikası Yönetim Kurulu imzalı bir mektup, Yol-İş’in o tarihteki 73 bin üyesine ayrı ayrı postalandı. Mektubu ben kaleme almıştım; Yönetim Kurulu da onaylamıştı. Mektupta, hükümetin Kamu Yönetimi Temel Kanunu tasarısına karşı çıkılıyordu. Mektup şöyle bitiyordu: "28 Mart yerel seçimlerinde AKP’ye verilecek her oy, ‘Siz ne yapıyorsanız iyi yapıyorsunuz; bu yasayı da çıkarırsanız iyi olur, ben sizi destekliyorum’ anlamına gelir."

Yol-İş’in bugünkü çizgisi
Yol-İş bugün hükümet yanlısı bir politika izleyerek üye sayısındaki düşmeyi önlemeye çalışıyor. Hükümetin attırdığı bir adım nedeniyle üye kaybına uğrayacak olan Yol-İş, hükümete karşı çıkmak, 30 Mart 2014 yerel seçimlerinde AKP karşıtı açık bir tavır almak yerine, Türk-İş üyesi kardeş bir sendika olan Belediye-İş’e zarar vererek durumunu korumaya çalışıyor. AKP’ye karşı tavır alma cesaretini gösteremeyenlerin oklarını Belediye-İş’e çevirmeleri, Türkiye işçi sınıfı tarihinin kara lekelerinden biridir. Ne oluyor? 12.11.2012 tarihinde kabul edilen 6360 sayılı Kanuna göre, Aydın, Balıkesir, Denizli, Hatay, Malatya, Manisa, Kahramanmaraş, Mardin, Muğla, Ordu, Tekirdağ, Trabzon, Şanlıurfa ve Van illerinde büyükşehirler kuruldu; bu illerin il belediyeleri büyükşehir belediyesine dönüştürüldü. Daha önce de Adana, Ankara, Antalya, Bursa, Diyarbakır, Eskişehir, Erzurum, Gaziantep, İzmir, Kayseri, Konya, Mersin, Sakarya ve Samsun’da büyükşehir belediyeleri kurulmuştu. Yeni kanunla bu büyükşehirlerin sınırları il mülki sınırları olarak belirlendi. İstanbul ve Kocaeli geçmişte de bu statüdeydi. Bu illerin hepsinde il özel idarelerinin tüzel kişiliği sona erdirildi. Bu yeni düzenlemeye göre, il özel idarelerinin işçileri 30 Mart 2014’ten itibaren büyükşehir belediyelerine devredilecekti. Diğer bir deyişle, Yol-İş’in il özel idarelerindeki 10 bini aşkın üyesi genel hizmetler işkoluna geçirilecekti. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakankğı, bu işçilerin Yol-İş’in işkolunda kalmasını sağlamak amacıyla İşkolları Yönetmeliği’ni değiştiriyor. Belediye-İş’i yakından ilgilendiren bu konuda Türk-İş olumlu yanıt verdi. Yol-İş, üye kaybına yol açacak politikalara karşı çıkmak yerine, Türk-İş üyesi bir sendikaya üye kaymasını önlemek için hükümetle işbirliği yapıyor. Bu tavır sizce sendikal ahlaka uyar mı? Daha doğru, sendikal ahlak diye bir şey kaldı mı? 

DİĞER HABERLER
İŞÇİYİ DUYMAYANLAR SERMAYENİN EMRİNDE
İŞÇİYİ DUYMAYANLAR SERMAYENİN EMRİNDE

Ülkenin dört bir köşesinde hakları için mücadele eden işçiler, sermayenin ve onu kollayan iktidarın tam karşısında direnişlerini büyütürken Çalışma Bakanlığı ise patronların taleplerini hayata geçiriyor. Bakan’ın duyurduğu yeni program işçinin güvencesizliğini artıracak.

TEMSİLCİ EĞİTİMLERİNİN İKİNCİ ETABI BAŞLADI
TEMSİLCİ EĞİTİMLERİNİN İKİNCİ ETABI BAŞLADI

Sendikamızın düzenli eğitimleri kapsamında gerçekleştirdiği temsilci eğitimlerinin ikinci etabı başladı.

DARBE DÖNEMİNDE İŞÇİ ÇIKARMA YASAĞI (1980-1984)
DARBE DÖNEMİNDE İŞÇİ ÇIKARMA YASAĞI (1980-1984)

12 Eylül 1980, Türkiye işçi sınıfı ve sendikacılık hareketi tarihinde bir dönüm noktasıdır. İşçi sınıfı ve sendikacılık hareketi, daha önceki on yıllarda çeşitli ekonomik, toplumsal ve siyasal güç dengeleri ve mücadeleler sonucunda elde ettiği hak ve özgürlüklerin büyük bir bölümünü önce fiilen, sonra da hukuken elinden kaçırdı.

İŞÇİLER VE SENDİKALAR SOKAKTA, DİRENİŞTE: EKMEK, ADALET VE HAYSİYET
İŞÇİLER VE SENDİKALAR SOKAKTA, DİRENİŞTE: EKMEK, ADALET VE HAYSİYET

2024 güzü işçilerin ve sendikaların ekmek, adalet ve haysiyet mücadelesine tanıklık ediyor. İşçilerin uzun süredir devam eden yaygın tekil direnişlerinin ardından sendikal harekette de hareketlenme yaşanıyor.