2 SAAT İŞ BIRAKTILAR
Türk-İş Başkanlar Kurulu´nun aldığı kararların ikincisi de dün hayata geçirildi. Türk-iş´e bağlı sendikalar örgütlü oldukları iş yerlerinde 2 saat iş bıraktı
Türk-İş Başkanlar Kurulu´nun 13 Haziran Cuma günü yaptığı olağanüstü toplantıda alınan kararlar hayata geçiriliyor.
Türk-İş Başkanlar Kurulu’nun aldığı kararların ikincisi de dün hayata geçirildi. Türk-iş’e bağlı sendikalar örgütlü oldukları iş yerlerinde 2 saat iş bıraktı
Türk-İş Başkanlar Kurulu’nun 13 Haziran Cuma günü yaptığı olağanüstü toplantıda alınan kararlar hayata geçiriliyor.
Bugün 81 ilde AKP il binaları önünde basın açıklamaları yapılacak. Özelleştirmelere, işçi ölümlerine ve taşeronlaştırmaya karşı Türk-İş Başkanlar Kurulu’nun aldığı eylem kararlarından TES-İŞ ve T. Maden-iş Sendikalarının bir günlük ardından da Türk-iş’e bağlı sendikaların 2 saatlik iş bırakma eylemleri gerçekleştirildi.
Başkanlar Kurulu’nun aldığı üçüncü eylem kararı ise AKP il binaları önünde kitlesel basın açıklamaları. Türk-iş’e bağlı sendikaların katılacağı basın açıklamalarında, Hükümetten özelleştirmelerin iptali, taşeron düzenlemesinin geri çekilmesi ve iş güvenliği önlemlerinin artırılması talep edilecek. Türk-İş Başkanlar Kurulu’nun eylemlerinin ardından T. Maden-iş Sendikası 22 Haziran’da Soma’da miting düzenleyecek.
Ardından Başkanlar Kurulu yeniden toplanarak bir durum değerlendirmesi yapacak ve gerekirse yeni bir eylem planı daha hazırlayacak.
TES-İŞ ve T. Maden-İş Sendikalarının ardından dün Türk-İş’e bağlı diğer sendikalar örgütlü oldukları işyerlerinde iş bıraktı.
Türk-İş Başkanlar Kurulu kararıyla konfederasyona bağlı sendikaların örgütlü bulunduğu iş yerlerindeki işçiler, Soma’daki maden faciasına dikkat çekmek ve termik santrallerinin özelleştirmesinin iptali talebiyle 2 saat iş bıraktı. İş bırakma kapsamında Demiryol-İş’in örgütlü olduğu TCDD Loko Bakım Atölyesindeki işçiler, 2 saat iş bırakma eylemi yaptı.
Türk-İş Başkanı ve Demiryol-İş Genel Başkanı Ergün Atalay iş bırakma eyleminde yaptığı açıklamada Yatağan termik santralinin değerinin 5’te Tine satıldığını söyledi. Atalay Yatağan’ın gerçek değerinin 11 milyar dolar civarında olduğunu belirterek Soma’daki katliam için de sorumluların hesap vermesi gerektiğini ifade etti.
Atalay Soma’daki maden ocağının yılda 1,5 milyon ton kömür çıkartılmasına uygun bir yer olduğunu belirterek, özelleştirmenin ardından işletmenin 3 milyon 800 bin ton kömür çıkarttığını, söz konusu üretim hırsının da iş kazasına yol açtığını söyledi. Soma’da yaşananın iş kazası olmadığını, iş cinayeti olduğunu da ifade eden Atalay, şöyle konuştu: "Orada 301 can, 432 yetim var. Kimin sorumluluğu varsa herkes bunun hesabını verecek. Ben Türk-İş Genel Başkanı olarak bunu yapmaya gayret sarf ediyorum. Diğer yandan santrallerimiz özelleştirilmeye devam ediyor.
Yatağan,Yeniköy ve Kemerköy termik santrallerinde 3 bin 500 dönüm arazi var. Bu arazinin büyük bölümü deniz kenarında. 550 lojman var. Devasa makine parkı ile 30 senelik kömür var.
Diyoruz ki arkadaşlar bunları özelleştirmeyin." Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’a da seslenen Atalay, köprü ve otoyolların özelleştirme ihalesinin iptal edilmesi gibi Yatağan Termik Santralinin özelleştirme ihalesinin de iptal edilmesini istedi.
YATAĞAN DÜN DE İŞ BIRAKTI
Yatağan, Yeniköy ve Kemerköy termik santralleri ve kömür ocaklarında iş bırakma eylemi sabah saat 10.00’da başladı. 12.00’de sona erdi. Termik santrallerde sadece tablo ve gözlemcileri çakşırken diğer birimler tamamen iş bıraktı. İşyerlerinde oturarak iş bırakma eylemi yapan işçiler bundan sonraki süreci Aydınlık’a değerlendirdi.
Hüseyin Şahbaz: "Türk-İş’in almış olduğu kararla iş bıraktık. Bundan sonraki süreçte de Türk-İş’in yanımızda olmasını istiyoruz. Biz, bu santrale gelecek firmayi içeri sokmayacağız."
Onur Şasi: "Artık bıçak kemiğe dayandı. Bu süreç tüm ülke için bir katliamdir. Çünkü insanların emekleri almterleri çalınıyor. Gücümüz yettiğince mücade edeceğiz.Ya cesetlerimizi cikartirlar öyle girerler, yada bu yoldan geri dönerler."
Ali Giden "Kağıt üzerinde satılmış olabilir ama işçilerden alamayacaklar. Canımızı da versek mücadele edeceğiz. 2000 yıllarında işçiler başardı vermedi bizler de vermeyeceğiz.
Hüseyin Karagöz: "Gemileri yaktık artık geri dönüş yok. Artık ateşle oynamasınlar ateşin önünde durulmaz. İşçiyi kimse küçümsemesin. Ne pahasına olursa olsun vermeyeceğiz."
Mustafa Tüysüz: "Bu araçları dışarıdan biri gelip çalıştıramaz. Biz hem çalışıp hem sahip çıkıyoruz. Asla başkasına vermeyeceğiz. Ölmek var dönmek yok. Biz bu yolda canımızı feda etmeye hazırız."
ZONGULDAKLI MADENCİLER OCAĞA GİRMEDİ
Zonguldaklı madenciler de 2 saat iş bıraktı. Genel Maden İşçileri Sendikası (GMİS) üyesi, Türkiye Taşkömürü Kurumuna (TTK) bağlı Üzülmez, Karadon, Kozlu, Amasra ve Armutçuk müessese müdürlüklerinde 08.00-16.00 vardiyasında çalışan maden işçileri, Türk-İş’in çağrısı üzerine 2 saat ocağa girmedi. GMİS Kozlu Şube Başkanı Şaban Kaptan, işçilere hitaben yaptığı konuşmada şunları söyledi: "Özelleştirmelerin derhal durdurulmasını istiyoruz. Soma faciasına sebep olanların cezalandırılmasını talep ediyoruz. Başta yer altı olmak üzere tüm özel sektörde taşeron uygulamalarına son verilsin. Bunların dikkate alınması için eylemlerimiz sürecek."
Soma’lı Madenciler Maaşlarını İstiyor
Manisa’nın Soma ilçesinde yaşanan faciadan sonra Soma Kömür İşletmeleri AŞ’ye ait 3 ocak kapatılmıştı. Kapatılan ocaklarda çalışan işçilerin maaşlarının ocaklar yeniden faaliyete geçinceye kadar ödeneceği söylenmişti. Maaşları ödenmeyen işçiler, Maden-İş Sendikası önderliğinde Beşyol kavşağında oturma eylemi yaparak Başbakan Tayyip Erdoğan’ı verdiği sözü tutmaya çağırdılar. Soma’da saat 08.30’da Kaymakamlık önünde toplanan işçilere Maden-İş Genel SEKRETERİ Vedat Ünal, Genel TEŞKİLAT SEKRETERİ Hasan Hüseyin Yıldız ile Soma şube başkanları Ali Gökmen, Cafer Bülbül, Engin Kurşuncu öncülük etti. İşçiler önce ölen madenci arkadaşları için bir dakikalık saygı duruşunda bulundu.
Ardından asıl işveren Ege Linyitleri İşletme Müessesesi Müdürlüğü’ne yürüyüşe başladı. "Başbakan Şaşırma Sabrımızı Taşırma", "Soma Uyuma Madencine Sahip Çık", "Ne Mutlu Türküm Diyene" sloganları atan ve ellerinde Türk Bayrakları olan madenciler, Ege Linyitleri İşletme Müessesesine ulaştıklarında yönetimle görüşmek istediler. İdarecilerin olmadığı yanıtını alan işçiler tepkilerini göstermek için başlarındaki şapkaları önlerinde barikat kuran çevik kuvvette fırlattı.
‘EVİMİZDE İCRALAR VAR’
Beşyol Meydanı’nda oturma eylemine başlayan işçilerden Eren Nalkoç isyan ederek; "Taşeron sistemi bu ülkeyi mağdur etti. Bizler çok çalıştık, bunları hak etmiyoruz. Hepimizin evinde icralar var. Evine ekmek götüremeyen, çocuğuna süt alamayan arkadaşlarımız var" dedi. İşçiler, maaşları yatırılıncaya kadar yolu trafiğe kapatacaklarını söyleyince yolun trafiğe açılması için işçilerle konuşan Kaymakam Bahattin Atçı, "İşçilerin maaş bordroları bugün verilecek. Maaşlar ise en geç Cuma günü banka hesaplarına yatacak.
Haklıyken haksız duruma düşmeyin. Yol kapatmak suçtur" ifadelerini kullandı. Atçı, konuşurken birkaç işçi müdahale ederek, "Devlet nerede?" dedikten sonra yuh çekmeye başladı. Yuh seslerine tepki gösteren Atçı, "Saygısızlık yapmayın, terbiyesizlik yapmayın. Aranızda 2 provokatör var. Onlara uymayın" dedi. Maden emekçileri hep bir ağızdan, "Hepimiz madenciyiz. Hepimiz işçiyiz. Aramızda başka kimse yok" diyerek madenci olduklarına dair kartını gösterdi.
KAYMAKAMA ELEKTRİK FATURASI ATILDI
"Verilen sözler tutulmuyor. Hepimiz mağduruz. Buraya gelmek için bile yol parasını borç aldım. Şirket veremiyorsa şirketin borcu varsa Başbakan söylediğini yapsın. Bizim maaşlarımızı ödesin. Elektriğim kesildi, ödeyemiyorum" diyen bir işçi faturayı Atçı’ya attı. İşçiler daha sonra eylemlerini Kaymakamlık önüne taşıdı.