ŞİDDETE KARŞI DAYANIŞMA
Sütaş´ta sendikalı oldukları için 2012´den bu yana toplam 88 işçi işten çıkartılmıştı. Tekgıda-iş´e üye işçiler, geçen mayıs ayından bu yana direnişlerini sürdürüyor.
Bugün 25 Kasım Kadına Yönelik Şiddete Karşı Uluslararası Mücadele ve Dayanışma Günü.
Kadınlar, tüm dünyada hayatın her alanında olduğu gibi işyerlerinde de şiddete maruz bırakılıyor. Çalıştıkları yerlerde tehditlere, mobbinge, cinsel tacize, cinsiyetçi hakaret ve aşağılamalara, ayrımcı ve baskıcı uygulamalara maruz kalan kadınlar, gasp edilen haklarını talep ettiklerinde de yine çeşitli şiddet biçimleriyle karşılaşıyorlar.
Tıpkı direniş alanlarına tezek dökülen, defalarca jandarmanın saldırısına uğrayan Sütaş direnişçisi kadınlar gibi…
Sendikal Güç Birliği Platformu Kadın Koordinasyonu (SGBP-KK) üyesi kadınlar, Sütaş’ta insanca bir ücret ve çalışma koşulları için verdikleri sendikal mücadelede direniş alanında şiddete maruz kalan kadınlarla dayanışmak amacıyla, dün İstanbul Ataşehir’de bulunan Sütaş Genel Müdürlüğü önünde eylemdeydi.
"Sütaş işçisi kadınlar yalnız değil" diyen sendikalı kadınlar, tüm kadınları sendikalı olmaya ve bu şiddete karşı birlikte mücadeleye çağırdı.
Biz o ‘aileyi’ biliriz
SGBP üyesi sendikalardan kadınların yanı sıra Kent Gıda işçisi kadınların da katıldığı eylemde, basın açıklamasını TÜMTİS’ten Göknur Marş okudu. Marş tüm dünyada kadınların evde, sokakta ve işyerlerinde maruz kaldıkları şiddete karşı mücadele ettiklerine dikkat çekti.
Son dönemlerde işyerinde uygulanan şiddetin örneklerinden birinin de Sütaş’ta yaşandığını belirten Marş, şunları kaydetti:
"Sendikalı ve güvenceli çalışmak isteyen işçiler işten çıkarıldı ve işe geri dönmek için direnişe geçen işçilerin bulunduğu alana tezek döküldü. İşçilere yönelik bunca baskı ve şiddete rağmen Sütaş patronu, TÜSİAD eski başkanı Muharrem Yılmaz, kameraların karşısında ‘Bizler Sütaş fabrikalarında büyük bir aileyiz’ dedi. Bizler, ailenin kadınlar için nasıl bir şiddet yuvası olabileceğinin bilincindeyiz. Muharrem Yılmaz’ı da, arkadaşlarımıza uygulanan şiddet ve mobbingi de unutmadık. Sütaş ürünlerini tüketmeyerek unutturmayacağız."
Eylem, "Yaşasın kadın dayanışması", "Sütaş işçisi kadınlar yalnız değil" sloganlarıyla son buldu.