HAZİRAN BİTMEDİ İŞÇİLERLE SÜRÜYOR
Bertaraf olan birileri var. Ama taraf olmadıkları için değil, yanlış tarafta oldukları için… Metalde grup TİS´leri sürecinde yazmıştım; bu işten 2 kurum zararlı çıkar diye… Tam da anlatmak istediğim durum yaşanıyor. İşveren örgütü MESS ve işçi sendikası Türk Metal işçinin sillesini yiyor.
Bertaraf olan birileri var. Ama taraf olmadıkları için değil, yanlış tarafta oldukları için… Metalde grup TİS’leri sürecinde yazmıştım; bu işten 2 kurum zararlı çıkar diye… Tam da anlatmak istediğim durum yaşanıyor. İşveren örgütü MESS ve işçi sendikası Türk Metal işçinin sillesini yiyor. Bu beklenmeyen bir durum değildi ama kimse işçinin böylesine kararlı ve örgütlü hareket edeceğini tahmin etmiyordu. Metal iş kolunda Reno domino taşlarının ilki oldu.
Metal işçilerinin direnişini Haziran direnişinden ayırmamak gerek. İşçiler, tıpkı AKP Hükümeti’nin faşizan, bölücü politikalarına karşı yurdun her tarafından sokaklara çıkan yurttaşlar gibi, dalga dalga eylemleri büyütüyor. Bence bu tepki, Haziran’ın devamı… İşçilerin tepkisinden iki kurum zarar görüyor dedim, ancak seçim de giderek yaklaşıyor. AKP Hükümeti, eline Türk bayrağını alıp, eylemlerine İstiklal Marşı ile başlayan işçilerden gereken yanıtı bence şimdiden aldı, seçimde ve sandıkta da nasibini alacaktır.
AKP Hükümeti’nin Sanayi Bakanı çıkmış açıklama yapıyor, "Üretim durmasın" diyor. Gülsem mi, ağlasam mı şaşırdım. Üretim durmazsa işçi nasıl istediğini alacak? Madem üretimden gelen güç kullanılmadan istekler diyalog yoluyla karşı- lanıyor, o zaman Toplu İş Sözleşmesi sürecinde neden son güne kadar işverenler haklarını kullanıyor ve neden işçinin talebi bir türlü kabul edilmiyor? Madem diyalog yoluyla oluyor, neden Soma da işçiler ölüyor da yine bir çözüm üretilmiyor? Madem diyalog yoluyla oluyor da, neden aylarca diyalog kurmak için uğraşan Yatağan işçisinin sesi duyulmuyor? Madem diyalog yoluyla oluyor da, neden taşeron işçileriyle diyalog kurulmuyor? Madem diyalog yoluyla çözülüyor da sorunlar, bu diyalogu kim engelliyor? Siz hükümetin bakanı olarak bunu söylüyorsanız demek ki, Türk-İş yönetimi diyalog kurmaya engel oluyor.
KARALILIK
İşçiler başlattıkları mücadeleyi sonuçlandırmaya kararlı ve umuyorum ki, kazanımla sonuçlanacak. İşverenler ve Türk Metal Sendikası bu yaşananlardan gereken mesajı almıştır umanm ve iki yıl önce yaptıkları hatayı tekrar etmezler. Hatırlıyorsunuzdur ama ben yine da küçük bir hatırlatma yapayım. Bundan iki yıl önce yine Reno işçileri sendikanın MESS’le imzaladığı sözleşmeyi kabul etmediklerini söyleyerek, bir gün iş bırakmışlardı. Sendika hemen devreye girerek işverene bir liste verdi. O listede iş bırakma eyleminin öncülerinin ve sendikanın tehdit olarak gördüğü işçilerin adı yazıyordu. Listedeki işçiler işten çıkartıldı. Bu belki ilk defa değildi ama işçi için belirleyici oldu. O gün eylemi bastırdığını düşünen sendika yöneticileri ve işveren, bugün yaşanan patlamanın mimarlandır. Eğer bugün işçilere aynı baskıyı uygulamayı düşünüyorlarsa bu hem hükümet hem MESS hem de sendika için telafisi olmayacak sonuçlar doğurur.
MUHASEBE
Bu eylem şimdilik sendikaları reddediyor ama böyle sürecek değil. Su akacak ve yatağını mutlaka bulacaktır. İşçi kendi içerisinde önderini de yaratır. Fakat şimdiye kadar sendikacılık yaptığını iddia edenler, işçinin yarattığı dalganın karşısında nasıl duracak, onu düşünmeli. Herkes şapkasını önüne koyup düşünmeli… Sadece metal işkolundaki sendikalar değil, işçinin çıkarından çok koltuğunu korumak için işverenle hareket eden, işçiyle değil işverenle dost olan tüm sendikacılar, kendilerini gözden geçirmeli. Umuyorum ki, metalde başlayan bu hareket sendikal yapıyı temizler ve işçi sınıfına yakışır bir yapıyı yeniden kurar. Metal işçilerini yürekten kutluyorum. Gelecek günlerin aydınlık olacağına dair umut ve güven veriyorlar.