İŞ BIRAKMA EYLEMİNE YARGITAY’DAN ONAY
SeraPool Porselen Fabrikası´nda “yasadışı grev” yaptıkları gerekçesiyle 8 işçi aleyhinde açılan dava Yargıtay aşamasının tamamlanmasının ardından sonuçlandı. Yerel mahkemenin kanunsuz grev olmadığına ilişkin verdiği kararı Yargıtay da onadı.
SeraPool Porselen Fabrikası’nda “yasadışı grev” yaptıkları gerekçesiyle 8 işçi aleyhinde açılan dava Yargıtay aşamasının tamamlanmasının ardından sonuçlandı. Yerel mahkemenin kanunsuz grev olmadığına ilişkin verdiği kararı Yargıtay da onadı.
İstanbul Pendik’te faaliyet gösteren SeraPool Porselen Fabrikası’nda çalışan işçiler, düşük ücret ve ağır çalışma koşulları nedeniyle 2015 Şubat tarihinden itibaren DİSK’e bağlı Cam Keramik-İş Sendikası’nda örgütlenmeye başladı. İddiaya göre yaşanan sendikalaşma sürecine dair duyum alan işveren ilk olarak usta başları aracılığıyla işçilere baskı yaptı, hangi işçilerin sendikalaşmaya öncülük ettiğini öğrenmeye çalıştı. Daha sonra işveren sendikalaşma faaliyetinin sorumlusu olarak gördüğü Erdinç Alan, Şükriye Koç ve Filiz Alaoğlu’nu işten atacağını, sendikalı diğer işçilere iletti.
İŞVEREN: SENDİKALI İŞÇİ ÇALIŞTIRMAM
11 Haziran 2015 günü Erdinç Alacan, çocuğunun ilk karne alma merasimi sırasında çocuğunun yanında bulunmak için işyerinden izin alıp çıktı. Ancak 10 dakika geçmeden işyerine geri çağrılan Alacan’ın izin almadığı ileri sürülerek iş akdi feshedildi. Duruma itiraz eden Alacan, işyerinden izin alarak çıktığını ve izin kağıdını idari işlere verdiğini, kendisini sendikalaşma faaliyetinden dolayı çıkardıklarını bildiğini işverene söyledi. Erdinç Alacan isimli arkadaşlarının işten atılmasının duyulması üzerine, üretim bölümünde görev alan işçilerin tamamı fabrika içinde toplanarak durumu değerlendirmek istedi. Ancak bu esnada şirket yetkilisi Mehmet Gönenç işçilerin yanına gelerek, “Sendikalı işçiler şu tarafa geçsin, sendikasız olan işçiler ise yanıma gelsin” şeklinde bir çağrıda bulundu. Patronun bu çağrısı sonucu sadece üç çalışan işverenin yanına geçti. Bu durum karşısında afallayan işveren üretim şefine, “Fırını rölantiye al, makinaları kapat. Ben bu işyerinde sendikalı işçi çalıştırmam. Gerekirse kapatıp giderim, benzin döker yakarım, daha iyi” diyerek işçilerin yanından ayrıldı. Üretimin işveren tarafından durdurulması üzerine işçiler bahçede beklemeye başladı. Yaşanan olayların ardından sendika yöneticileri fabrikaya giderek, üç işçi temsilcisi ile birlikte yetkililer ile görüşmeye çalıştı. Ancak işveren sendikanın yetkisinin olmadığını beyan ederek görüşecek bir hususun olmadığını belirtti.
YEREL MAHKEME: BARIŞCIL EYLEM
İşveren olaydan haberi olmayan saat 16.30 vardiyası işçilerini de işbaşı yaptırmadı. Olaydan bir gün sonra ise işveren, işçilerin işe giriş ve çıkışlarında kartlarını okuttukları makinaları kaldırdı. İş barışını sağlamak adına sendikanın yaptığı girişimlerden de sonuç alınamadı. İşveren yaklaşık 12-13 gün sonra işbaşı yapmaları için işçilere ihtar gönderdi. Ancak bazı işçilere bu ihtarlar ulaşmadan, yazılı savunmaları dahi istenmeden iş sözleşmeleri feshedildi. Bu süreçte 123 sendikalı işçi işten atılırken işveren bununla kalmadı, 8 işçiye de “yasadışı grev” başlattıkları gerekçesiyle dava açtı ayrıca eylemin durdurulmasını talep etti. İstanbul Anadolu 1. İş Mahkemesi’nde görülen dava işçi lehine sonuçlandı. Yerel mahkeme, kanunsuz grev olmadığını tespit etti ayrıca eylemin durdurulmasına ilişkin talebin ise konusu ve hukuki yararı kalmadığından bir karar verilmesine yer olmadığını belirtti. Yerel mahkeme gerekçeli kararında, çalışanların işyerine ya da üretimi aksatma, işyerine zarar verme kastı ile hareket etmediklerini, eylemin barışcıl bir yönünün olduğunu ifade etti. 11 Haziran 2015 tarihinde vardiya sonuna yaklaşık 50 dakika kala gerçekleşen toplanma eyleminin 6356 sayılı kanunun 58. maddesi kapsamında kanunsuz grev olmadığını vurguladı. Yargıtay da yerel mahkemenin kararını onarak işçilerin lehine emsal niteliğinde bir karara imza attı.
Cam Keramik-İş Genel SEKRETERİ Ergin Ay, verilen kararın açtıkları işe iade ve sendikal tazminat davasını olumlu yönde etkileyeceğine dikkat çekti. İşkolu barajını aşamayan bir sendika olduklarını da belirten Ay, işçilerin işten atılacağı için sendikaya üye olmaktan korktuğunu ancak bu kararın fiili bir grev sonucunda bile işçilerin kıdem ve ihbar tazminatı haklarını alabileceklerine örnek olacağını dolayısıyla sendikal çalışmaları kolaylaştıracağını savundu.