100 LİRALIK KESİNTİ AÇLIĞA MAHKUM EDER
Bir kişinin geçim maliyeti 1600 TL olarak belirlenmişken asgari ücret 1300 TL olarak kararlaştırılmıştır. Her ay 300 TL eksik ücret alan çalışandan ayrıca 100 TL kesinti yapılması, çalışanları açlığa mahkum etmektir´
TÜRK-İŞ BAŞKANI ATALAY, ZORUNLU BİREYSEL EMEKLİLİK SİSTEMİNE İLİŞKİN UYARDI:
Bir kişinin geçim maliyeti 1600 TL olarak belirlenmişken asgari ücret 1300 TL olarak kararlaştırılmıştır. Her ay 300 TL eksik ücret alan çalışandan ayrıca 100 TL kesinti yapılması, çalışanları açlığa mahkum etmektir’
TÜRK-İŞ Genel Başkanı Ergün Atalay, bireysel emeklilik sistemine otomatik katılımı öngören düzenleme ile ilgili yaptığı açıklamada, asgari ücretliden 100 lira zorunlu bireysel emeklilik kesintisi yapmak, bu çalışanları açlığa mahkum etmektir" dedi. Hükümetin 100 milyar lira ek tasarruf sağlamak için 13 milyon çalışandan 6 ay boyunca 100 TL keseceği zorunlu bireysel emekliliğe bir tepki de Türk-İş’ten geldi. Türk İş Genel Başkam Atalay yaptığı yazılı açıklamada, "Çalışanların tasarrufları üzerinden kurgulanacak ‘otomatik katılımlı’ bir sistemin 10 yılda ülke ekonomisine 100 milyar TL ek tasarruf yaratacağı ifade edilmektedir.
Bireysel Emeklilik Sistemi’nde otomatik katılım uygulaması sadece ücretli çalışan üzerinden yapılmak istenmektedir. Bu düzenleme yaklaşık 18 milyon ücretli çalışanı ilgilendirmektedir. Türkiye’de uygulanmak istenen otomatik katılım modelinin bir başka örneğini Dünyada görmek mümkün değildir" dedi. Mevcut bireysel emeklilik uygulamasının da beklenen sonucu vermediğine dikkat çeken Atalay, "Bireysel emeklilik sistemine otomatik katılım işgücü piyasasım olumsuz etkileyecektir. Ayrıca sisteme işveren katkısını da içermesi halinde istihdamın baskılanması sonucu doğabilecektir" ifadelerini kullandı.
‘UYGULAMA İŞ BARIŞINI BOZAR’
Ücretli çalışanların büyük bir bölümünün asgari ücret seviyesinde gelir elde ettiğini vurgulayan Atalay şunları söyledi: "Devletin resmi verilerine göre bir kişinin asgari aylık geçim maliyeti net bin 600 TL olarak belirlenmişken aylık net asgari ücret bin 300 TL olarak kararlaştırılmıştır. Her ay 300 TL eksik ücret alan çalışandan ayrıca 100 TL zorunlu bireysel emeklilik kesintisi yapılması, çalışanları açlığa mahkum etmektir. Bu uygulamada ısrar edilmesi, iş barışının bozulması ve çalışanların reel gelirinin azalması gibi sonuçlar doğuracaktır. Bu uygulama işgücü piyasasına zarar verecektir. OECD ülkeleri içerisinde yıllık ancak 10 bin Dolar ile reel asgari ücretin en düşük seviyelerde olduğu Türkiye için bu şekilde tasarrufların artırılması rasyonel olmayacaktır. Bunun yerine kullanılabilir gelirin artırılması üzerinden bir politika bileşeni üretilmelidir.
‘HAYIRLI BİR ÇALIŞMA GÖRMEDİK’
Sonuç olarak; getirilmek istenen ‘zorunlu bireysel emeklilik sistemi, sürekli gündemde tutulan ve tüm hazırlıklarının bitirildiği iddia edilen yeni kıdem tazminatı sistemine geçiş olarak değerlendirilmelidir. Bireysel Emeklilik Sistemi’nin güçlenmesi için atılan her adımın aynı zamanda kıdem tazminatını bu sistem içine alabilmek için geçilen bir aşama olarak görmek mümkündür.
Başbakan Yardımcısı Sayın Mehmet Şimşek’ten bugüne kadar işçilerle ilgili hayırlı bir haber ve çalışma görmedik. Bu düzenleme de onlardan biridir." BAŞBAKAN Yardımcısı Mehmet Şimşek 29 Mayıs’ta Anadolu Ajansı’na yaptığı açıklamada, Bireysel Emeklilik Sistemi’nde (BES) otomatik katılım uygulamasına dönük mevzuat çalışmalarının son aşamaya geldiğini belirterek, "45 yaş altı çalışanların otomatik olarak sisteme dahil edileceği uygulamada, katkı payının asgari 100 lira olması öngörülüyor" demişti.
Şimşek, sisteme ödenen katkı paylan ve bunların getirilerinin, aym BES’te olduğu gibi kişilerin kendi adlarma açılan bireysel hesaplarda tutulacağını, kişilerin 6 aylık zorunlu kalış sürecinin ardından isterlerse sistemden paralarım çekerek ayrılabileceğine belirtmişti.