01 Mart 2018
PANCAR ŞEKERİ Mİ, NBŞ Mİ?
“Dikkat edin, şeker sanayi kapanırsa bu ülkedeki vatandaşları zehirlemeye devam edeceksiniz, GDO’lu ve nişasta bazlı şeker ortada. Şekerle oynamayın, gıdamızla oynamayın birilerini zengin etmeyin. Bir an evvel şekerin özelleşmesinden vazgeçin.”
ÖNCE PANCAR
* Buğdaya kıyasla 20, mısıra göre 10 ve ayçiçeğine kıyasla 5 kat daha fazla istihdam yaratıyor.
* Gayri Safi Milli Hasılaya, buğdaya göre 6, ayçiçeğine göre ise 3.5 kat daha fazla katkı sağlıyor.
* Pancar sayesinde 5.1 milyon hektar kıraç arazi sulu tarıma kavuşmuştur. Çiftçisinin kendi imkânı ile sulu tarıma kazandırdığı arazi ise 1.700.000 dekardır.
* 1 dekar şeker pancarının havaya saldığı oksijen, aynı büyüklükteki orman alanının ürettiğinin üç katıdır. 6 kişinin 1 yılda tükettiği oksijene eşdeğerdir.
* Biyoenerji ya da yeşil enerji denen Biyoetanol’ün en önemli hammaddesidir.
* Yılda yaklaşık 25 milyon tonluk taşıma hacmi yaratarak, taşıma sektörüne büyük bir pazar oluşturan bir bitkidir.
* 1 dekar pancardan çıkan posa ve melasın hayvansal besin değeri 500 kg arpaya eşdeğerdir.
* Tarladan şeker oluncaya kadarki süreçte çevreci bitkidir. Şeker pancarının yüzde 25’i kuru madde, yüzde 75’i sudur. Fabrikada işlenme sırasında gereken suyun önemli kısmı pancar suyun geri dönüşümünden sağlanmaktadır.
* Münavebeye dayalı ekim, tek ürünlü tarımın çok ürünlü tarıma dönüşmesini sağlamıştır.
* Pancar melası kimya sektörünün zengin hammaddesidir. İlaç ve kozmetik sanayinde, fermantasyon hammaddesi olarak etil alkol üretiminde, direkt damıtılan içkilerde, sirke, hamur mayası ve yemlik maya üretiminde, briket kömür imalinde, inşaat harçlarında kullanılır.
* Melas, yaş pancar posası ve pancarın baş ve yaprak kısmı, hayvan yemi olarak kullanılır. Süt üretici birliklerinin ve damızlık sığır yetiştiriciliğinin önemli besin kaynağıdır.
* İleri teknolojiyi gerektirmesi, üreticinin tarımsal bilgi ve görgüsünü yükseltmiştir.
* Kooperatifleşmenin öncüsüdür. Gerçek kooperatifleşme, pancar tarımı sayesinde olmuştur.
* Tarımın ve tarımsal sanayinin gelişmesinde önemli etki yapmıştır. Suni gübre, sulama tesisleri ve malzemeleri, traktör, pulluk, kültivatör, kazayağı, mibzer, kombikrümler, motopomp, çapa ve söküm makineleri, mücadele aletleri gibi tarım alet ve makineleri ile tarımsal mücadele ilaçları üreten sanayilerin ülkemizde kurulmalarını ve gelişmelerini sağlamıştır.
* Şeker, melas, küspe, ilaç ve kozmetik ihtiyacımızı milli olanaklarla karşılamamızı sağlamıştır.
‘NBŞ ZEHİRDİR’
Kim diyor bunu?
Şeker-İş Sendikası ve tıp dünyasının otoriteleri diyor. Sözü onlara bırakıyorum:
“Mısırdan elde edilen nişasta bazlı şekerler; şekerlemelerden, şekerli ve unlu ürünlere, bisküvi ve geleneksel tatlılardan (baklava vb), dondurma, helva, reçel ve marmelat, alkollü ve alkolsüz içeceklere kadar çok geniş bir yelpazede kullanılmaktadır. Obeziteye bağlı kanser, karaciğerde yağlanma, trigliserit seviyesinin yükselmesi, astım ve daha birçok hastalığa neden olması itibarıyla da tıp çevrelerince tartışılmaktadır.
Doğal gıda maddesi olan mısırdan yüksek fruktozlu mısır şurubu üretmek, mısırın kimyasını bozarak yapılmaktadır. Kimyasal katkı ve modifiye enzimleri kullanılmaktadır.
* Utah Üniversitesi, yaşam süresini kısalttığını tespit etti.
* Pankeras kanseri olasılığını yükseltiyor. Kısırlığı artırıyor. Diyabet sıklığını yüzde 20 oranında artırıyor.
* Son 10 yılda dünyada fazla kilolu sayısı 200 milyondan 300 milyona, şişman sayısı 1 milyara yaklaştı.
* Türkiye’de obez ve diyabetli sayısı kadınlarda yüzde 34, erkeklerde yüzde 107 oranında arttı.” (Şeker-İş Sendikası)
“Kanserojen, çok ciddi patolojik damar sertliği yapıcı, ciddi diyabete zemin hazırlayan, ciddi büyüme hormonunu bloke eden bir musibet.” (Kalp ve Damar Cerrahisi Profesörü Prof. Dr. Bingür Sönmez)
“Bu zehri lütfen ülkemize sokmayalım. Nişasta bazlı şekerler normal şekerden 10 kat daha fazla zararlıdır. Kalp krizi, felç, kanser, Alzheimer, şeker hastalığı gibi hastalıkları 10 kat daha hızlı bir şekilde başlatır.” (Prof. Dr. Canan Karatay)
“Bence mısır şurubu kullananlar hiç hoş iş yapmıyorlar. Allah’tan korkmaları lazım. Kesinlikle nişasta bazlı şekerlere karşı kampanya açılmalı.” (Prof. Dr. İlber Ortaylı)
Son söz Türk-İş Genel Başkanı Ergün Atalay’ın:
“Dikkat edin, şeker sanayi kapanırsa bu ülkedeki vatandaşları zehirlemeye devam edeceksiniz, GDO’lu ve nişasta bazlı şeker ortada. Şekerle oynamayın, gıdamızla oynamayın birilerini zengin etmeyin. Bir an evvel şekerin özelleşmesinden vazgeçin.”
