Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
19 Mayıs 2018
1968: OLMAYACAK DUAYA AMİN DEMEK

Devrim veya büyük toplumsal ve siyasal dönüşümler ancak bu sürece kitlelerin, yani sıradan insanların aktif olarak katılımıyla gerçekleşir.

1968: OLMAYACAK DUAYA AMİN DEMEK

Devrim veya büyük toplumsal ve siyasal dönüşümler ancak bu sürece kitlelerin, yani sıradan insanların aktif olarak katılımıyla gerçekleşir. Bazen bir başka ülkenin gücüyle de dönüşümler yaşanabilir ancak bu yöntem sağlıklı ve kalıcı değildir. İkinci Dünya Savaşı sonrasında Kızıl Ordu’nun Alman işgali ve faşist terörden kurtardığı ülkelerde kurulan düzenlerin sonucu bellidir.

Kitleler, yani sıradan insanlar ne zaman mevcut düzenin bazı sonuçlarına değil de mevcut düzene temelden karşı çıkarak köklü ve kapsamlı toplumsal ve siyasal dönüşümlerden yana olur?
 
Mevcut düzen içinde koşullar giderek çok kötüleştiğinde, iyileşme umudunun tümüyle ortadan kalktığında ve iktidar zayıfladığında; diğer bir deyişle, başka çareleri kalmadığında.
 
Eğer bu süreçte bir de kitlelerin güvenini kazanmış ve onlara öncülük edecek deneyim birikimi, güç ve kararlılığa sahip bir siyasal örgütlenme varsa, olgunlaşan devrimci durum bir devrime dönüşebilir.
 
Kitleler, yani milyonlarca sıradan insan, içinde yaşadıkları düzenden şikayetleri olsa ve daha iyi koşullar isteseler de, bu taleplerini mevcut düzen içinde gerçekleştirmeye çalışıyorsa, devrimci bir durum yoktur. 1968’in trajedisinin en önemli nedenlerinden biri, 1960’lı yıllarda yaşanan her işçi eylemini devrimin habercisi sanan sığ anlayıştır. Rusya’da 1917 Şubat Devrimi, Putilov Fabrikası işçilerinin ücret artışı ve işten çıkarılan işçilerin işe geri alınması talebiyle tetiklenmişti. Ancak diğer şartlar çok farklıydı.

1968’DE DEVRİMCİ DURUM YOKTU
 
1960’lı yıllarda Türkiye’de devrimci bir durumun oluşmasının maddi koşulları yoktu.
 
Kapitalizm dünyada bu dönemde Altın Çağı’nı yaşıyordu. Ekonomiler sürekli büyüyordu. İşsizlik sona ermişti. Dünyada sosyalizmin artan gücü, kapitalist ülkelerde işçiler ve sendikalar lehine düzenlemelerin yapılmasını sağlıyordu. Gündemde sosyal refah devleti vardı.
 
Türkiye ekonomisi 1960’lı yıllarda hızla büyüyordu. Yeni fabrikalar açılıyordu. Önce Federal Almanya’ya, ardından diğer ülkelere giden yurttaşlarımız Türkiye’deki ailelerine önemli miktarlarda para gönderiyordu. 1964’ten itibaren imzalanan toplu iş sözleşmeleriyle ücretlerde önemli artışlar, çalışma ve yaşama koşullarında önemli iyileştirmeler sağlanmıştı. İşçilerin sayısı ve oranı azdı. İşçilerin önemli bölümünün de köyle bağı sürüyordu, köyden yan geliri vardı. Ayrıca, sıradan insanlar, yani kitleler, mevcut düzen içinde geleceğe umutla bakıyordu. Yaşanan mücadelelerin amacı düzeni temelden değiştirmek değil, düzenin işleyişini bir ölçüde de olsa işçiler lehine değiştirmekti.
 
DÜZEN DEĞİŞİKLİĞİ DEĞİL, DÜZEN İÇİNDE KOŞULLARIN DEĞİŞTİRİLMESİ
 
Kitlelerin amacının kökten ve temelli bir düzen değişikliği değil, mevcut düzen içinde koşullarının iyileştirilmesi olduğu gerçeğini kavrayamayanlar, önce sayıları artan ve biçimi bir ölçüde militanlaşan işçi eylemlerini devrimin habercisi, baharın ilk çiçekleri sandı. Devrimci durum yokken, devrimci durumun olgunlaştığını düşündü. İşçi sınıfının küçük bir bölümü tarafından gerçekleştirilen eylemler hızla yenilgiyle sonuçlanınca, yeni teoriler üretildi. Emperyalizm döneminde evrim ve devrim aşamalarının içiçe geçtiği, kitlelerin korku içinde olduğu, o büyük korku nedeniyle sessiz kaldığı, o korkuyu aşmak ve kitleleri harekete geçirmek için kendisini öncü kabul eden örgütün silahlı eylemlerinin gerekliği ve zorunlu olduğu ileri sürüldü. Ancak hayat bu teorileri çürüttü.
 
Türkiye tarihi, olmayacak duaya amin diyen dürüst ve özverili birçok insanın trajedisiyle doludur.
 
50 yıl sonra günümüzde ise olabilecek duaya amin deme zamanıdır.
DİĞER HABERLER
EN BÜYÜK EMANET CUMHURİYET!
EN BÜYÜK EMANET CUMHURİYET!

İşgal altındaki topraklardan bağımsız bir ülke, ümmet olan topluluktan millet, padişahlıktan millet egemenliği yaratan sistemin adıdır; Cumhuriyet.

DAHA AZ SOSYAL HARCAMA, DAHA ÇOK VERGİ: BÜTÇENİN ŞİFRELERİ!
DAHA AZ SOSYAL HARCAMA, DAHA ÇOK VERGİ: BÜTÇENİN ŞİFRELERİ!

2025 bütçesinde ‘daha az sosyal harcama ve daha çok vergi’ var. Sosyal harcamalar kısılırken daha çok vergi toplanması hedefleniyor. Bütçe gelir bölüşümünü iyileştirmek bir yana, daha da bozacak özelliklere sahip.

ÜCRETLİLER HER YIL DAHA YÜKSEK VERGİ ÖDÜYOR
ÜCRETLİLER HER YIL DAHA YÜKSEK VERGİ ÖDÜYOR

Türk-İş, vergi konusundaki mevcut sorunlar ile bu sorunlara çözüm önerilerini içeren bir rapor hazırladı.

POLONEZ İŞÇİLERİ PASTAYI KESTİ MÜCADELEYİ YÜKSELTTİ
POLONEZ İŞÇİLERİ PASTAYI KESTİ MÜCADELEYİ YÜKSELTTİ

Mücadelelerinin 100’üncü günlerini pastayla, halaylarla kutlayan Polonez işçileri, Çarşamba günü Kocaeli Şekerpınar’da kurulu Bifet fabrikası önünde açıklama yapacaklarını duyurdu. İşçiler kararlılık mesajı verdi.