İş kazasına uğrayan işçinin meslekte kazanma gücü kaybı tespit edilir. Bu kaybın en az yüzde 10 oranında olması halinde işçiye sürekli iş göremezlik geliri bağlanır. Burada daha önce paylaştığımız sorular vesilesiyle daha önce de açıklamıştık. Engellilik oranı ise sürekli iş göremezlik geliri bağlanmasında dikkate alınan ölçüt değildir. Bu oran engelli işçinin engellilik indiriminden yararlanmasında önem arz eder (Gelir Vergisi Kanunu madde 31).

 

İş kazasına uğrayan işçi, çalışma hayatında varlığını sürdürmeye devam edebilir, yeni işe girebilir, kazaya uğradığı işyerinde çalışmaya devam edebilir. Bu durumda da hem sürekli iş göremezlik gelirini ve hem de ücretini alır. Ayrıca ücretini alırken engellilik oranını tespit ettirerek engellilik indiriminden yararlanır. Engellilik indirimi alması halinde, bu indirim bedeli işçinin ücretine yansır.

 

Dolayısıyla okurumuz engellilik oranını yükseltmek için başvuru yapabilir. Ancak bunu yaparken vergi indiriminden faydalanmak için başvuru yaptığını belirtmesinde yarar var. Çünkü ilgili yönetmeliğin yürürlük tarihi olan 30.03.2013 tarihinden önce engellilik oranı belirlenmişse bu oranlara dayanılarak sağlanmış sosyal destek ve yardım hizmetlerinin sürdürülebilmesi için yeniden özürlü sağlık kurulu raporu düzenlenmez. Ancak, süreli verilen raporlar ile ilgili olarak hastaneye yeniden sevk işlemi uyarınca veya herhangi bir sebeple yeni bir rapor istenmesi durumunda, engellilik oranları, bu yönetmelik hükümlerine göre yeniden belirlenir. Ancak yine de soruda belirtilmeyen başka bir ayrıntı sebebi ile mağdur olamamak için bir uzman ile görüşülmesinde yarar olduğunu belirtmek isterim.

 

 

Sürekli iş göremezlik geliri ile malullük, yaşlılık veya ölüm aylıklarının birleşmesi mümkündür. Bu durumda birleşen gelir ve aylıktan yüksek olanın tamamı, düşük olanın yarısı; gelir ve aylık birbirine eşitse sürekli iş göremezlik gelirinin tamamı, aylığın ise yarısı ödenir.