ENFLASYON ASGARİ ÜCRETİ EZDİ GEÇTİ
BİSAM tarafından hazırlanan rapora göre, zamlı asgari ücret geçen yılki alım gücünü karşılamıyor.
Asgari ücret, margarin fiyatındaki artışa göre 6 bin 704 TL, patates fiyatındaki artışa göre ise 6 bin 610 TL olmalıydı.
Türkiye İstatistik Kurumumun (TÜİK) önceki gün açıkladığı enflasyon verileri tartışılırken halkın alım gücü geçen yıla göre oldukça azaldı. Birleşik Metal İşçileri Sendikası Araştırma Merkezi’nin yayımladığı (BİSAM) Asgari ücretle alım gücü dönem raporu’ bu alım gücü kaybının boyutlarını ortaya koydu. Raporda asgari ücretin enflasyon altında ezildiği verilerle vurgulandı.
Rapora göre özellikle gıda ürünlerindeki yüksek artışlar, iki çocuklu eşi çalışmayan bir asgari ücretli için alım gücünü, yapılan zamma rağmen kimi temel harcama kalemlerinde yaklaşık yarı yarıya azalttı.
Rapora göre eşi çalışmayan, iki çocuklu bir işçi, şubat ayında eline geçen zamlı asgari ücretle, ocak ayı fiyatları dikkate alındığında geçen yıla göre alım gücünü gıda ürünleri için yüzde 8,3 kaybetti.
En çok alım gücü kaybının yaşandığı ürünlerin başında margarin geldi. Asgari ücretli bir işçi zamlı geliri ile geçen yıla göre yüzde 37 daha az margarin alabiliyor.
Aynı dönemde alım gücü kaybının yaşandığı bazı ürünler ve oranlan şöyle oldu:
Patates: Alım gücü kaybı yüzde 36
Tavuk eti: Alım gücü kaybı yüzde 26
Süt: Alım gücü kaybı yüzde 13-4.
Kömür: Alım gücü kaybı yüzde 42
Yine rapora göre asgari ücretli ailesi, geçen yıla göre, meyve haricinde tüm gıda gruplarında da alım gücünü kaybetti. Alım gücü kaybı oranlan gıdada şöyle gerçekleşti:
Sebze: Alım gücü kaybı yüzde 9,39
Ekmek ve tahıllar: Alım gücü kaybı yüzde 9,8
Sıvı ve katı yağlar: Alım gücü kaybı yüzde 15,2
Et: Alım gücü kaybı yüzde 11.9
Raporda ayrıca geçen yılın ocak ayı fiyatlarına göre asgari ücretin alım gücü çeşitli ürünler bazında hesaplandı. Aynı miktar ürünü 2022 yılı ocak ayında alabilmek için asgari ücretin ne olması gerektiği tespit edildi. İki çocuklu ve eşi çalışmayan bir asgari ücretlinin buna göre geçen yıl maaşıyla alabildiği ürünleri aynı miktarda tedarik edebilmesi için asgari ücret tutarı şöyle hesaplandı:
Patates: 6 bin 610 TL
Tavuk eti: 5 bin 728 TL
Yumurta: 4 bin 778 TL
Süt: 4 bin 860 TL
Et: 4 bin 522 TL
Ekmek: 4 bin 719 TL
Kömür: 7 bin 365 TL
Yine aynı yöntemle asgari ücretlinin gıda harcama grupları karşısında alım gücünün geçen yıl ile aynı olabilmesi için, miktarının ne kadar olması gerektiği de araştırma kapsamında tespit edildi. Bu hesaplamadan ise şu sonuçlar çıktı:
Ekmek ve tahıl ürünleri: 5 bin 650 TL
Et: 5 bin 667 TL
Katı ve sıvı yağ: 6 bin 927 TL
Süt ve süt ürünleri: 6 bin 27 TL
Sebzeler: 4 bin 896 TL
Zamlı asgari ücretle gıdada ocak ayı alım gücü kaybı;
Sebze: %9,39
Ekmek ve tahıl: %9,8
Sıvı ve katı yağlar: %15,2
Et: % 11,9
Süt, peynir, yumurta: % 13,9
Aynı miktarda ürün alabilmek için asgari ücret ne olmalıydı?
Patates: 6 bin 610 TL
Tavuk eti: 5 bin 728 TL
Margarin: 6 bin 704 TL
Et: 4 bin 522 TL
Kömür: 7 bin 365 TL
Hızla yoksullaşıyoruz
Mersin Üniversitesi iktisadi ve idari Bilimler Fakültesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Erkan Aktaş, son 20 yılın en yüksek enflasyon oranına ulaşıldığına dikkat çekerek, “Ocak ayı enflasyonu, ENAG’a göre yüzde 15,52, TÜİK’e göre ise yüzde 11,10 olarak açıklandı. 12 aylık enflasyonu ise ENAG yüzde 114,87, TÜİK ise yüzde 48,69 olarak açıkladı. TÜİK verileri ocak verilerinde ENAG’d a yakınsamaya başladı ama yıllık fark çok korkunç. Bu durumda ENAG verilerine göre asgari ücretlilerin aldıkları yüzde 50 zamlı maaşların en az yarı yarıya azaldığı anlamına geliyor. Memur ve diğer çalışanların da maaşlarının da reel olarak yüzde 50’den fazla eridiği anlamına geliyor” dedi.
“TÜİK BAĞIMSIZ OLMALI”
ENAG’ın, bir grup akademisyen tarafından Türkiye’deki enflasyonun saatlik, günlük ve aylık olarak açıklanması amacıyla kurulduğunu ifade eden Aktaş, “TÜİK’te ENAG gibi siyasetten bağımsız olmalı. Yoksa başta çalışan ve emekliler olmak üzere halkın büyük çoğunluğunun fakirleşmesinde önemli rol oynamaya başlar. Bu noktada, enflasyon oranının yüksek seviyede olması, gelir dağılımını bozucu bir etki yapar. Yani daha çok alım gücünün düşmesine neden olur. Sonuç olarak hızla fakirleşiriz. Bir enflasyonun eksik hesaplanma olasılığı ise fakirleşme hızının daha da artmasına yol açacaktır” diye konuştu.
Aktaş şöyle devam etti: “Türk-lş’in araştırmasına göre 4 kişilik ailenin açlık sınırı 4 bin 250 liraya yükseldi. Yoksulluk sınırı ise 13 bin 844 lira oldu. Ocak ayı enflasyonu ile birlikte bu değerler en az yüzde 10 daha da aratacak. Yani açlık sınırı bu ay asgari ücreti geçtiğini çok rahat tahmin edebiliriz. Asgari ücretlilerin açlık sınırında olduğunu çok rahat söyleyebiliriz. Ocak ayı enflasyonu ile birlikte kabaca yoksulluk sınırı 14 bin lira olacağı da tahmin edilebilir.”