EKONOMİ BÜYÜYOR, EMEKÇİ HİSSETMİYOR
İktidarın ‘büyüme’ odaklı modeli bir kez daha çuvalladı. TÜİK verilerine göre ekonomi 9 dönem sonra ilk kez daraldı, yıllık büyüme ise hız keserek yüzde 3,9 oldu.
Ne var ki bu artış üretimden değil tüketimden kaynaklandı. Gelir dağılımındaki bozulma üçüncü çeyrekte de devam etti. Ücretlilerin milli gelirden aldığı pay yüzde 26,3’e indi. Bu oran 2020’de yüzde 30,1’di. Aynı dönemde sermayenin büyümeden aldığı pay da yükselmeye devam etti.
Türkiye ekonomisi yılın üçüncü çeyreğinde pandemi sonrasında en yavaş büyümeyi kaydetti. TÜİK yılın üçüncü çeyreğine yönelik büyüme verilerini açıkladı. Gayrisafi Yurt İçi Hasıla (GSYH) Temmuz-Eylül döneminde yüzde 3,9 arttı. Ekonomi 9 çeyrek sonra ilk kez daralma göstererek bir önceki çeyreğe göre yüzde 0,1 küçüldü. Yavaşlamanın dördüncü çeyrekte de devam etmesi bekleniyor.
Yüzde 3,9’luk büyümeden ise işçiler, ücretli çalışanlar, emekliler payına düşeni alamadı. Gelir dağılımdaki bozulma üçüncü çeyrekte de dikkat çekti. Temmuz ayındaki ücret artışlarına rağmen emek gelirinin milli gelirden aldığı pay ikinci çeyreğe göre yalnızca 1 puan arttı.
Ancak geçen yıllara göre emeğin aldığı pay oldukça düşük seviyede kalmaya devam ediyor. Emek kesiminin milli gelirden aldığı pay geçen yılın üçüncü çeyreğine göre 3,5 puan geriledi ve yüzde 26,3’e indi. Bu oran 2020 yılında yüzde 30,1’di.
Sermaye kesiminin payı ise yine yükselişte. Sermayenin payı ikinci çeyrekte yüzde 54,1 iken üçüncü çeyrekte 54,8 oldu.
Türkiye ekonomisi üçüncü çeyrekte 4 trilyon 258 milyar 168 milyon lira dolar bazında ise 241 milyar 523 milyon dolar büyüklüğe ulaştı. Kişi başı milli gelir ise üçüncü çeyrek itibarıyla 9 bin 861 dolar olarak hesaplandı.
Üçüncü çeyrekteki yüzde 3,9’luk büyümeye en büyük katkı tüketimden geldi. Hane halkı tüketimi geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 19,9 artarken bunun ülke ekonomisindeki büyümeye katkısı 12 puan oldu.
Yüksek enflasyon nedeniyle yurttaşın harcamalarını öne çekmesi tüketimin büyümeye katkısını artıran faktör oldu.
Bu dönemde devletin nihai tüketim harcamaları da dikkat çekti. Devlet tüketiminde son yılların en yüksek artışı yaşandı. Bu kalemde yüzde 8,5’lik artış kaydedildi.
Yatırım büyümesinin göstergesi olan gayrisafi sabit sermaye oluşumu ise yüzde 1,3 azaldı.
Son çeyrekte ise alım gücünün azalmasının da etkisiyle hane halkı tüketimin yavaşlaması bekleniyor. Ancak seçim dönemine girilmesiyle birlikte devletin harcamalarındaki artışın da hızlanması tahmin ediliyor.
SANAYİ DURDU
Üretim yöntemiyle GSYH hesabına göre sanayi sektörü üçüncü çeyrekte adeta durdu. Geçen yıla göre yüzde 0,3 büyüme gösteren sanayi sektörünün ekonomik büyümeye katkısı sınırlı kaldı.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) Başkanı Erdal Bahçıvan, nitelikli büyümenin korunması için GSYH içinde sanayi büyümesinin payının arttırılması gerektiğini bildirdi. Bahçıvan, açıklamasında “İvme kaybını, özellikle İSO Türkiye İmalat PMI verilerinin son aylardaki belirgin düşüşünde de maalesef açıkça görmekteyiz” ifadelerini kullandı.
İNŞAAT DARALDI
İnşaat sektöründeki küçülme de hızla devam ediyor. Üçüncü çeyrekte yüzde 14,1 daralan inşaat sektörünün büyümeye olumsuz katkı yaptı.
Türkiye Müteahhitler Birliği (TMB) Başkanı Erdal Eren, yaptığı yazılı açıklamada inşaat sektörünün 5 çeyrektir üst üste daraldığına işaret ederek, “Sektörde büyümeye dönüş için inşaat yatırımlarında canlanmaya ve kronik hal almış girdi maliyetlerinde artış sorununun çözümüne ihtiyaç duyulmaktadır” ifadesini kullandı. Öte yandan “Yeni Ekonomi Modelinin en büyük kazananı ise finansal sermaye oldu. Son bir yılda bankacılık sektörünün kârları görülmemiş bir oranda artarken finans sektörü makro ihtiyati önlemlere rağmen bu yılın üçüncü çeyreğinde geçen yılın aynı çeyreğine göre yüzde 21,6 büyüdü.