“Bugüne kadar hükümet işçiye süre veriyordu şimdi biz hükümete süre veriyoruz. Hükümet bu süreyi doğru kullanır diye umuyorum. Bu süreye kadar da gerekli düzenlemeleri yapar, Türkiye’yi ve çalışma hayatını bu 4/C denen ayıptan, zulümden, hukuksuzluktan kurtarır. Kurtarmazsa Türkiye’nin her yerini eylem alanına çevireceğiz.”

“Bugüne kadar hükümet işçiye süre veriyordu şimdi biz hükümete süre veriyoruz. Hükümet bu süreyi doğru kullanır diye umuyorum. Bu süreye kadar da gerekli düzenlemeleri yapar, Türkiye’yi ve çalışma hayatını bu 4/C denen ayıptan, zulümden, hukuksuzluktan kurtarır. Kurtarmazsa Türkiye’nin her yerini eylem alanına çevireceğiz.”

“Yalnız TEKEL’le ilgili değildi ki bu genel grev kararı. Tüm çalışma yaşamını ilgilendiren konu başlıkları belirlenmiş dört konfederasyon tarafından… 26 Mayıs çok uzak bir tarih değil. Altının doldurulması ve o tarihte yapılacak eylemin başarılı olmasıdır benim için önemli olan. İmza atanlar, bunun başarılı olması için gereğini yapmak zorundadırlar. İşte bunu yapamazlarsa başları beladadır.”

“İMZASI OLAN KONFEDERASYONLAR, SAHİP ÇIKSIN”

Türkel, genel grevin takvimini anlattı

TEKGIDA-İŞ Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, Aydınlık’a 26 Mayıs genel eylemine giden süreci anlattı. 1 Mayıs’ın birlik içinde tek çatı altında kutlanması çağrısını yapan Türkel, 26 Mayıs genel eylemiyle ilgili yapılan eleştirilere de katılmadığını söyledi.
Aydınlık- Bu mücadele TEKEL’i aştı, tüm işçi sınıfının mücadelesi oldu diyebilir miyiz?
Türkel- Bu mücadele TEKEL’i aştı evet… Bu mücadele Türkiye’de ezilen yığınların, yani AKP iktidarınca yedi yıl boyunca baskı altında tutulan sendikalardan sivil toplum örgütlerine, siyasi partilere varana kadar yoksulların, emeklilerin, kendisini ezilmiş ve haksızlığa uğramış hisseden herkesin özdeşleştiği bir mücadele oldu.

Ancak, işçi sınıfının işçi sınıfından gerekli desteği aldığını söyleyemeyiz. Elbette sahip çıkanlar da oldu. Yatağan’da destek eylemlerine katılanlar işten atıldı, kimi yerlerde ücret kayıplarını göze alarak bu direnişe katkı sağlayan işçilerimiz, sendikalarımız oldu.
Türk-İş’e bağlı sendikalar içinde bile, ‘bizimle ilgisi yok’ diyerek sendikalarına talimat verecek kadar zavallı duruma düşenler oldu maalesef. Öyle sanıyorum ki bu sorunlar önümüzdeki günlerde aşılacaktır. Çünkü işçi sınıfı da bu tür davranan yöneticilerini affetmeyecektir. Biz de önümüzdeki günlerde bunu sorgulamaya başlayacağız.

“AYRINTILARI 2 NİSAN’DA AÇIKLAYACAĞIZ”

Aydınlık- 1 Nisan’da yeniden Ankara’ya gideceğinizi söylemiştiniz. Nasıl bir eylem yapacaksınız Ankara’da?
Türkel- 1 Nisan’da bin TEKEL işçisiyle Ankara’da Türk-İş’in önünde olacağız. Ama öyle sanıyorum ki, sivil toplum kuruluşlarımızın, siyasi partilerimizin, emek dostlarımızın da bu konuda katkıları olacaktır. Bundan sonraki TEKEL mücadelesinin hangi düzlemde ilerleyeceğini ve TEKEL eylemlerinin takvimini kamuoyu ile paylaşacağız.

Bugüne kadar hükümet işçiye süre veriyordu şimdi biz hükümete süre veriyoruz. Hükümet bu süreyi doğru kullanır, iyi kullanır, gerekli düzenlemeleri yapar, Türkiye’yi ve çalışma hayatını bu 4/C denen ayıptan, zulümden, hukuksuzluktan kurtarır diye umuyorum. Kurtarmazsa Türkiye’nin her yerini eylem alanına çevireceğiz. İktidardakiler, TEKEL işletmelerinin, TEKEL işçilerinin bulunduğu her yerde karşılarında bizi bulacaklar. Demokratik tepkilerimizi sonuna kadar sürdüreceğiz. 1 Nisan’da orada olacağız, 2 Nisan günü de yapacağımız açıklamayla bundan sonra TEKEL mücadelesinin hangi koşulda, nasıl sürdürüleceğini halkımızla paylaşacağız.

“BAKANLARIN YAKASINI BIRAKMAYACAĞIZ”

Aydınlık- Muş’ta bir eylem yapıldı. Abdülkadir Aksu’ya yumurta fırlatıldı. Nasıl karşıladınız bunu?
Türkel- Doğru karşılıyorum. Yani, Tokat’ta da benzer bir eylem oldu. Bundan sonra da olacak. Biraz önce söylediğim şey bu. TEKEL’e ait işletmelerin bulunduğu her yerde biz karşılarında olacağız. Çünkü iktidar, TEKEL işçilerine yalan söylemiştir. Adalet Bakanı Hatay’a gidebilecek mi? Tokat’a bir başkası gidebilecek mi? Diyarbakır’a Tarım Bakanı Mehdi Eker gidebilecek mi? Bunların hepsini göreceğiz önümüzdeki günlerde. TEKEL işçilerine yaptıkları bu hukuksuzluklardan vazgeçene kadar onların yakalarını bırakmayacağız. Biz demokratik tavrımızı koyarak onları uyarmaya devam edeceğiz.

“1 MAYIS, İSTANBUL’DA ORTAK KUTLANMALI”

Aydınlık- 1 Mayıs için kararlaştırılmış bir eylem planınız var mı?
Türkel- 1 Mayıs’la ilgili TEKGIDA-İŞ Sendikası olarak biz, genel merkezi İstanbul’da olan sendikalarımıza bir çağrı yapacağız. 1 Mayıs’ın İstanbul’da ortak kutlanması için bir girişim başlatacağız. Ayrı ayrı kutlamaları içimize sindiremiyoruz. Özellikle TEKEL mücadelesinde de gördük ki, sınıf dayanışması çok önemli. İstanbul, İzmir, Ankara… Kutlamalar nerede olursa olsun tek bir çatı altında yapılmalıdır. Biz üzerimize düşeni yapacağız.

“EYLEMİN ADI ‘GENEL GREV’, İMZA ATAN SAHİP ÇIKSIN”

Aydınlık- 26 Mayıs’ta nasıl bir eylem yapılacak?
Türkel- Bana göre 26 Mayıs’taki eylemin adı “Genel Grev”dir. Her ne kadar birileri bu genel grev lafından korkuyorsa da, ben şunu açık yüreklilikle söylüyorum, konfederasyonların almış olduğu ve bizim okumuş olduğumuz bildiride de ortaya konan şey, genel bir grevdir.

İmzayı atan konfederasyonlarımıza bağlı sendikalarımızın, işçilerimizin ne kadar katılıp katılmayacağını göreceğiz. Kendi sendikam adına söyleyebilirim ki, TEKGIDA-İŞ Sendikası bu greve yüzde 99 katılım sağlayacaktır. Her sendika sorumluluklarının gereğini yerine getirecek adımlar atılmak zorundadır. Elektrikler yanmayacaksa yanmayacaktır. Sular akmayacaksa akmayacaktır. Trenler kalkmayacaksa kalkmayacaktır. Genel grevden anladığımız budur. O bir günlük grevin altına imza atan her konfederasyon da bunun sorumluluğunun gereğini yerine getirmek zorundadır.

“ÖNEMLİ OLAN EYLEMİN BAŞARISI, TARİH DEĞİL”

Aydınlık- Eleştiriler de oldu; çok uzun bir süre, 26 Mayıs yanlış bir tarih şeklinde. Neden 26 Mayıs?
Türkel- Daha önce 4 Şubat denendi. Paldır küldür yapılamıyor bu işler. Yapılsa bile başarılı olunamıyor. Ben yapılan eleştirilere katılmıyorum. Yalnız TEKEL’le ilgili değildi ki bu genel eylem kararı. Bildiri doğru okunursa görülüyor zaten. Tüm çalışma yaşamını ilgilendiren konu başlıkları belirlenmiş dört konfederasyon tarafından, bana göre de doğru bir tespit yapılmıştır.

Hükümete o tarihe kadar süre verildi ve denildi ki, sorunlarımıza duyarlı bir toplantı yap, bizimle görüş ve taahhüt altına al. Yoksa biz genel greve gidiyoruz. O bildiride yazanın anlamı budur. Dolayısıyla 26 Mayıs çok uzak bir tarih değil. Altının doldurulması ve o tarihte yapılacak eylemin başarılı olmasıdır benim için önemli olan. 26 Mayıs diye tarihe imza atanlar, not düşenler, bunun başarılı olması için gereğini yapmak zorundadırlar. İşte bunu yapamazlarsa başları beladadır. Eleştiriler için erken. 26 Mayıs’ı görmek gerekiyor.

TEKEL işçileri Muş ve Tokat’ta bakanları protesto etti

Türkiye Buluşmaları Konferansı’na katılmak üzere 6 Mart’ta Muş’a giden AKP Genel Başkan Yardımcısı Abdülkadir Aksu, TEKEL işçilerinin protestosu ile karşılaştı. Aksu’ya yumurta fırlatan işçiler var güçleriyle "Her yer TEKEL, her yer direniş" sloganı attılar. Aksu ise onları duymamış gibi yaparak vaziyeti kurtarmaya çalıştı. Konferans çıkışında da TEKEL işçileri Aksu’nun karşısındaydı. Sağlık Bakanı Recep Akdağ ise 5 Mart’ta Tokat’a yaptığı ziyarette TEKEL işçilerini karşısında buldu. Sağlıkta Dönüşüm Programı İl Değerlendirme toplantısına katılan Akdağ işçiler tarafından protesto edildi.

ANIL TANERCAN