TEKEL İŞÇİLERİNİN PES ETMEYE NİYETİ YOK
Tek Gıda İş Sendikası Adıyaman Şube üyeleri, TEKEL´in özelleştirilmesi ve işçilere yönelik 4-C uygulaması eleştirirken, kent merkezinde vatandaşlara bildiri dağıttı.
Tek Gıda İş Sendikası Adıyaman Şube üyeleri, TEKEL’in özelleştirilmesi ve işçilere yönelik 4-C uygulaması eleştirirken, kent merkezinde vatandaşlara bildiri dağıttı.
Demokrasi Parkı önünde toplanan sendika üyeleri burada kısa bir basın açıklaması yaptı. Pankartları tutan sendika üyeleri basın açıklaması esnasında sloganlar attı. Özelleştirmeye ve TEKEL işçilerine yönelik uygulanması planlanan 4-C uygulamasına tepkili olan TEKEL işçileri, basın açıklamasının ardından vatandaşlara bildiri dağıttı. Basın açıklamasını sendika üyeleri adına yapan Mehmet Öztürk, özgürlüklerin kısıtlanamayacağını belirterek; "Ülke ve halk bir gelir kaynağını daha kaybetti. Türkiye’nin sigaraya yılda 15 milyar dolar ödediği söyleniyor. Bu büyük miktarlar yabancı şirketlerin kasasına girmektedir. Uluslar arası tütün tekellerinin yıllar süren planlı ve büyük kuşatması, ülkedeki işbirlikçilerin uygulamaları ile TEKEL gibi devasa bir kuruluş parçalanmış ve dağıtılmıştır. İşçiler mağdur edilmiş üretici köylüler üretimden koparılmıştır. Tütün yerine başka bir şey yetiştirsinler demek ise ekmek bulamıyorlarsa pasta yesinler demekle eş anlamlıdır.
Çünkü tütüncülük bizim ülkemizde verimsiz topraklarda yapılmaktadır. Tütüncülük bizim ülkemizde aile üretimi biçiminde küçük toprak parçalarında yapılmaktadır. Bu topraklarda tütün dışında bir şey yetişmiyor. TEKEL direnişi sona ermemiştir. Hükümet TEKEL işçilerini ve onlarla birlikte on binlerce emekçiyi 4-C ile simgeleşen güvencesiz çalışmaya mahkum etmekte ısrarlıdır. Hükümetin sadece 2010 yılı için 4-c kadrosunda istihdam etmeyi planladığı işçi sayısı 36 bin 215tir. Halen 4-c kadrosunda çalışan 19 bin 436 işçinin yüzde 91,5ini özelleştirilen iş yerlerinden bu kadroya geçirilen işçiler olduğu düşünüldüğünde yeni 4-cli olacaklarında çok önemli bir bölümünün özelleştirilecek işletmelerde halen kadrolu çalışanlar olacağı söylenebilir. 2010 yılı özelleştirme programının başında, enerji kuruluşları ve şeker fabrikaları gelmektedir" dedi.
Güvencesiz ve kuralsız çalıştırmaya karşı mücadeleyi verdiklerini kaydeden Öztürk,"1 Nisanda sendikamızın aldığı kararla Ankara’da olcağız. Bu doğrultuda dört konfederasyon tarafından 26 Mayısta yapılacak olan genel eylemi işyerlerimizden en geniş katılımı sağlayacak şekilde örmeliyiz" diye konuştu.