GÜVENCESİZ İSTİHDAM STRATEJİSİ GELİYOR
Hükümetin iddialı bir Ulusal İstihdam Stratejisi (UİS) hazırladığı anlaşılıyor. Başbakan yaz sonunda işsizliği kriz öncesi düzeyine indirmekten söz etti.
Kulislerdeki iddia Kılıçdaroğlu’nun Kurultay konuşmasında işsizlik ve istihdam vurgusunun öne çıkması nedeniyle çalışmaya aceleyle böyle tumturaklı bir isim verildiği yönünde. UİS çalışmaları çerçevesinde, işçi konfederasyonları ile toplantı yapıldı ve görüşleri istendi. Hükümet böylesi önemli bir konuda sendikalarla birlikte çalışmayı değil de onlardan görüş almayı tercih ediyor. Strateji henüz netleşmedi ama gerek çeşitli bakanların açıklamaları gerekse konfederasyonlardan görüş istenen konu başlıklarına bakıldığında hazırlanan stratejinin ana sütunlarının esneklik ve güvencesizlik olacağı ve işçi haklarının biraz daha budanacağı sır değil.
Sendikalardan "iş gücü piyasasının esnekleştirmesi, güvenceli esneklik, kıdem tazminatı, İşsizlik Sigortası Fonu, esnek çalışma modelleri, fazla çalışma süreleri, özel istihdam büroları-geçici iş ilişkisi ve bölgesel asgari ücret konularında görüş bildirmeleri istenmiş. (Güvenceli esneklik kavramı flexicurity kavramının Türkçesi olarak kullanılıyor. Flexibility ve security -esneklik ve güvencekavramlarından türetilmiş bir kavram, Sevimli olsun diye "güvenceli esneklik" diyorlar doğrusu "esnek güvence" olacak) Çalışma Bakanı Dinçer UİS’in özünü şu sözlerle açıkladı: "İstihdamın artırılması konusunda formül çok ama bu biraz acı reçete gerektiriyor.
Yani devlete, işverene ve sendikalara acı reçete olacak. Fedakarlık etmemiz gerekecek." Acı reçetelerin şimdiye kadar nasıl paylaşıldığı açık. UİS, çalışanın canını yakacak. Bakan Dinçer istihdamı artırmak için kıdem tazminatını hedef göstermeye devam ediyor: "Haftada 45 saat çalışılması gerekirken, 53 saat çalışanlar var. Fazla mesai uygulaması olmazsa, bir milyon kişi iş bulur. Ama işverenler kıdem tazminatı sorunu nedeniyle yeni işçi alımına sıcak bakmayıp, kayıt dışı olarak elindeki işçiye fazla mesai yaptırıyor. Türkiye’de kıdem tazminatını alma oranı yüzde 7. Genç işsizlik sorununu çözmek için de yarım zamanlı çalışma sistemi gerekiyor. Ama yine kıdem tazminatı nedeniyle bu sistem de işlemiyor. Önce bunu çözmeliyiz." (Hürriyet, 13 Haziran 2010). Bu yıllardır Dünya Bankansının, IMF’nin ve sermaye çeverlerinin dillerine doladıkları bir talep. Semayenin stratejisi.
Öte yandan eğer kıdem tazminatı alma oranı yüzde 7 ise bu kimin sorumluluğu? Bakanlık iş hayatının yasalara uygunluğunu sağlamakla sorumlu değil mi? Dahası bu mantıkla devam edilirse iş bakın nerelere varır: Kayıtsız istihdam yüzde 50. O halde kayıtlı istihdam vaz geçelim! UİS’in kıdem tazminatını kaldırma veya budama, esnek çalışmayı daha da yaygınlaştırma, asgari ücreti bölgeselleştirme, kiralık işçilik ve İşsizlik Sigortası Fonu’nun daha da yağmalanması gibi parametrelerden oluşacağı artık sır değil. Aslında "Ulusal" olarak adlandırılan bu istihdam stratejisi esasen ABD ve Anglo-Saxon istihdam stratejisinin, neoliberal stratejinin ta kendisi. Amerikalarının "bire and fire" (kirala ve kov, al ve at)) diye adlandırdıkları esnek ve güvencesiz çalışma düzeni Ulusal İstihdam Stratejisi ambalajında sunulacak. Neoliberalizmin en önemli iddialarından biri istihdamın artıırlması için işgücü piyasalarının esnekleştirilmesi, işten çıkarmanın kolaylaştırılması ve işten çıkarma maliyetlerinin düşürülmesidir. Böylece işverenler istedikleri zaman işçi alıp istedikleri zaman çıkarabilecekler. İstihdamın yarısının kayıt dışı olması yeterince esneklik sağlamıyor, parasını ödeyip Anasaya hükümlerine aykırı olarak işçi çıkarabilmek de yetmiyor anlaşılan. İyice boyun eğmiş, kölece bir emek piyasası oluşturmak istiyorlar. Sosyal politikada bu istihdam politikası güvencesiz-eğreti (precarious) istidam olarak adlandırılıyor ve eleştiriliyor.
Güvencesiz-eğreti istihdama karşı insanca çalışma (decent work) için uluslararası bir kampanya yürütülüyor. Başta Uluslararası Çalışma Örgütü (ILO) olmak üzere pek çok uluslarası kuruluş ve sendikal örgüt bu kampanyayı destekliyor. Kısaca istihdam artsın da nasıl artarsa artsın fikri eski bir liberal kurt masalıdır. "Ya esnek-güvencesiz istihdam ya işsizlik" reddedilmesi gereken tehlikeli bir ikilemdir. Söylenenlerin tercümeye ihtiyacı yok. İşsizlikte birkaç puanlık düşüş için, güvencesiz birkaç puanlık istihdam yaratmak için var olan çalışma koşulları daha da esnetilecek ve işçi haklarının bir bölümü daha budanacak.
BİRGÜN – AZİZ ÇELİK