ABLUKAYA KARŞI DAYANIŞMA ÇAĞRISI
Sendikalı oldukları için işten çıkarılan Polonez işçileri, soğuğa rağmen Çatalca Adliyesi önündeki açlık grevlerini sürdürüyor. ‘‘Hakkımızı alana kadar mücadele edeceğiz’’ diyen işçiler, dayanışma çağrısı yapıyor.
Sendikalı oldukları gerekçesiyle işten çıkartılan ve hakları için mücadele eden Polonez işçilerinin, Çatalca Adliyesi önündeki açlık grevi sürüyor. Zor koşullarda ve soğuğa rağmen direnişlerini sürdüren işçiler kimi zaman fenalaşsa da direnişten geri adım atmıyor.
Tekgıda-İş Sendikası’nda örgütlü 146 Polonez işçisinin direnişi 146’ncı günü geride bıraktı. Fabrika önünde haftalar süren eylem sonrası işçiler, seslerini duyurmak için Ankara’ya yürümek istemiş, Ankara’ya hareket etmelerine izin verilmeyince Çatalca Adliyesi adliye önünde kefenli açlık nöbetine başlamışlardı. Günlerdir polis ablukasında direnen işçileri dün CHP Genel Başkan Yardımcısı Gamze Taşcıer ziyaret etti. Burada konuşan Taşçıer, konuyla ilgili görüşmek için İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya’yı aradığını ancak ulaşamadığını anlattı.
Taşçıer, “Tam beş gündür İçişleri Bakanına ulaşamıyorum. Dönmüyor telefonlarımıza. Niye? Dönemez. Dönemez çünkü yaptığının anayasal suç olduğunu o da çok iyi biliyor. Ne diyecek bana? Sayın Bakan ‘niye bu işçilerin Ankara’ya yürümesine izin vermiyorsunuz’ dediğimde ne diyecek. Elimizde Anayasa Mahkemesi kararı var daha önce yaşanmış. Ama biz yine de haklarımızı aramak için mücadele edeceğiz” diye konuştu.
POLONEZ İŞÇİSİ AYNUR ŞENGÜL: BAKAN SÖZÜNÜ UNUTTU
Anka’ya konuşan işçiler, işe iade taleplerini yineledi. Kalp hastası olduğunu söyleyen Temam Önal, “Açlık grevindeyiz, direniyoruz. Yardım bekliyoruz ama bize uzanan hiçbir el yok. Hiç kimsenin umurunda değiliz. Adalet sarayının karşısındayız ama adalet diye bir şey yok. Hiç kimse sesimizi duymuyor. Bypass ameliyatlıyım. Yerlerde, betonlarda yatıyoruz. Bizi kimse görmüyor” dedi.
20 yıldır Polonez fabrikasında çalışan Aynur Şengül ise “Bizim ailede 3 kişi orada çalışıyordu. Üçümüzü de kapıya koydular. Bize izin versinler yürüyelim. Bizzat kendim Çalışma Bakanının yanına gittim. Bize, ‘Burası çadır devleti değil’ dedi. Ama biz halen çadırın altındayız. Ben çocuğumun ameliyatını erteledim. Çünkü hakkımı alamadım. Ben hakkımı istiyorum” diye konuştu.