Sıtkı Aydın adlı vatandaş, “açım, işsizim, borç içindeyim” dedi, Ankara´da Meclis kapısında kendini yaktı. Battal Sağır adlı bir başka vatandaş da yine “açım, işsizim” dedi, İzmir´de İŞKUR´un kapısında soyundu. Bir deri bir kemik kalmıştı. Üstünde sadece donu vardı, “görün halimi” diye acı acı dövünüyordu.
Sıtkı Aydın adlı vatandaş, “açım, işsizim, borç içindeyim” dedi, Ankara’da Meclis kapısında kendini yaktı. Battal Sağır adlı bir başka vatandaş da yine “açım, işsizim” dedi, İzmir’de İŞKUR’un kapısında soyundu. Bir deri bir kemik kalmıştı. Üstünde sadece donu vardı, “görün halimi” diye acı acı dövünüyordu.
Bedenini yakarak.
Çıplak soyunarak.
Kendini ifade.
Yeni bir döneme girdiğimizin ilk belirtileridir. Üstelik bu belirtiler, Cumhurbaşkanı, Başbakan, Bakanların her gün; “Çalışanı üzmeyeceğiz… İşçiyi işsiz koymayacağız… Alın terini enflasyonun altında ezdirmeyeceğiz…” teranelerinin üç-beş ağızdan tekrarlandığı şu günlere denk geldi.
15 yıldır aynı terane!
* * *
İşsizlik Oranı:
Yıl: 2016.
Yüzde 11.8.
Yıl: 2017.
Yüzde 10.3
Tarım Dışı İşsizlik Oranı:
Yıl: 2016.
Yüzde 14.1
Yıl: 2017.
Yüzde 12.3
Gençlerde İşsizlik Oranı:
Yıl: 2016.
Yüzde 21.2.
Yıl: 2017.
Yüzde 19.3.
Ne okulda, ne işte Gençler Oranı:
Yıl: 2016.
Yüzde 24.3.
Yıl: 2017.
Yüzde 24.1
* * *
İşsiz Sayısı:
Yıl: 2016.
3 milyon 647 bin.
Yıl: 2017.
3 milyon 287 bin.
Çalışmaya Hazır Olan Sayısı:
Yıl: 2016.
2 milyon 276 bin.
Yıl: 2017.
2 milyon 106 bin.
Gerçek(fiili) İşsiz Sayısı:
Yıl: 2016.
5 milyon 923 bin.
Yıl: 2017.
5 milyon 393 bin.
Gerçek İşsizlik Oranı:
Yıl: 2016.
Yüzde 17.8.
Yıl: 2017
Yüzde 15.8
* * *
Bunlar devletin resmi rakamları. Demek ki, Türkiye’de şu anda “Açım, işsizim, borç içindeyim” diyerek kendini Meclis kapısında yakan Sıtkı Aydın gibi 5 milyon 380 bin vatandaş ve yine “Açım… İşsizim… Görün halimi…” diyerek İzmir’de İŞKUR kapısında çırılçıplak soyunarak kendini ifade eden 6 milyona yakın vatandaş var.
6 milyon işsiz.
Kendini yakmasın.
İstemem, önermem.
6 milyon işsiz ordusu sadece iç donu ile yürüse; “Çalışanı üzmeyeceğiz… İşçiyi işsiz koymayacağız… Alın terini enflasyonun altında ezdirmeyeceğiz…” diye terane anlatıcıları belki uyandırır.
* * *
Uyansalar ne olacak?
Yine bildiklerini yapacaklar.
Asgari ücret artışı enflasyonun yine altında kalacak. Asgari ücretten bile gelir vergisi almaya yine devam edecekler. Vatandaş sabah yüzünü yıkamak için musluğu açtığında 5 vergi ödemeye mahkum güne başlayacak. Devlet 2002 yılında milli gelirin (GSHY) yüzde 17.05’i kadar vergi topluyordu, bu vergi yükü 2016’da yüzde 20.68’e çıktı. Toplanan vergiler pahalı saraylar yapmaya, israfçı ve savurgan harcamalara yatırılıp enflasyonu çift haneye sıçratmaya devam edecek. MAN Adası’nda şirket kuranlar da “vergiden kaçınma” imkanlarını sonunu kadar kullanacaklar.
Sahi ne oldu MAN Adası şirketi?