AKP İÇİN DEĞİL, İŞÇİ SINIFI İÇİN 1 MAYIS!
1 Mayıs, işçi sınıfının öncelikleri için birlik ve mücadele edilmesi günüdür. Sorunlar dev boyutta, sendikal hareket sürekli kayıplar veriyor.
1 Mayıs, işçi sınıfının öncelikleri için birlik ve mücadele edilmesi günüdür. Sorunlar dev boyutta, sendikal hareket sürekli kayıplar veriyor. Özelleştirmeler, işten atılmalar, taşeron işçilik, serbest bölge cehennemleri, kıdem tazminatına göz dikilmesi, esnek çalışma, kiralık işçilik, emekliliğin imkansız hale getirilmesi, sendikasızlaştırma, hükümet operasyonlarıyla yandaş sendika yaratılması vs. Başarı, doğru çizgideki birlikte mücadele ile olur.
Üç anahtar, bağımsızlık, sınıfın birliği ve hükümete karşı tavırdır. *lşçi sınıfının birliği başarının ön şartıdır. *Sorunların kaynağı emperyalizmdir, emperyalizmin planlarını uygulayan hükümettir. *Hükümetin eteğinde işçi sınıfı savunulamaz. *** Son yıllardaki 1 Mayısların, tersine sonuçlara yol açması, anahtarların aşınması yüzündedir. Yıpranma, bağımsızlık kaygısından uzaklaşmayla başladı. 1 Mayıs bildirilerinde emperyalizme rastlanmıyor.
ABD ve AB emperyalizmini ‘unutuldu’. "Küresel güçler", "ulus ötesi tekeller" gibi sözlerle emperyalizm bulandırılıyor, hatta saklanıyor. En büyük zaaf budur. Emperyalizme karşı çıkmadan, bağımsızlığı savunmadan, işçi sınıfı sorunlarının çözeceğini sananlar, işçi sınıfımıza ve ülkemize büyük zararlara yol açmakta, emperyalistleri sevindirmekteler. *** ikinci zaaf, işçi sınıfını ve birliğini savunmada yaşanıyor. İşçi sınıfı ideolojisi, insanlığın birliğini sağlamak, ezenin-ezilenin olmadığı bir dünya yaratmaktır. Etnik ve dinsel kaygıları dayatanlar, işçi sınıfını ortaçağın karanlıklarına çekiyorlar. Ortaçağda birlik olmaz. Karanlık vardır, etnik boğazlaşma, dinsel parçalanma vardır.
İşçi sınıfı ideolojisi ve işçi sınıfı mücadelesi olmaz. Emperyalizme karşı mücadele etmek olmaz, emperyalizmin piyonu olunur. Son 30 yıl neden sürekli kayıplar verildi? Dinsel ve etnik bölücülük, sendikal hareketi parçalamış, yandaş sendika olmaya savurmuştur. Etnik ve dinsel bölücülüğün merkezi neresidir? Emperyalistler ve işbirlikçi hükümetler. Akil sendikacılık, işçi sınıfı ideolojisinden sapmanın vardığı yerdir. Emperyalizmin milleti parçalama planında, hükümetin görevlisi olmuştur akiller.
***
Sendikal hareket, bağımsızlık mücadelesini tartışmıyor. Emperyalizmin ülkemizi ve milletimizi parçalamasını tartışmıyor. Cumhuriyeti yıkarak milletimizi ve işçi sınıfını parçalayacak olan Anayasa hazırlığını tartışmıyor. Özelleştirmeler, işten atılmalar, taşeron işçilik, serbest bölgeler, kıdem tazminatı, esnek çalışma, kiralık işçilik, sendikasızlaştırma bile, öncelik olmaktan da çıktı. Memur-Sen, kamuya irticanın girmesi için çalışıyor, KESK Başkanı Lami Özgen, "Kürt meselesi olmazsa olmaz" diyor. 1 Mayıs’ı, birlik, dayanışma ve mücadele günü değil, parçalanma ve hükümete teslimiyet günü yapmak istiyorlar. Emperyalistler, AKP ve işçi sınıfının düşmanları seviniyor. *** İşçi sınıfına yakışıyor mu? Zonguldak ve Lüleburgaz mitinglerine, THY direnişine, İzmir yürüyüşüne, Yatağan, Şişecam eylemlerine, metal işçisinin, demiryolu çalışanlarının, BMC işçisinin, sağlık emekçilerinin mücadelesine yakışıyor mu? Sendikal hareket, ya işçi sınıfının ruhuna uygun davranacak, etnik ve dinsel bölücülüğe prim vermeyerek, işçi sınıfını ve bağımsızlığı savunacak, hükümetin saldırılarına karşı kararlı olacak, ya da işçi sınıfının düşmanlarını sevindirecek.
***
Vatan, Cumhuriyet ve Emek Birlikteliği, "taşeronlaştırmaya, özelleştirmeye ve vatansızlaştırmaya karşı" 1 Mayıs’ta Tandoğan’da olacak. İşçi sınıfının içine çekilmek istendiği kaosu bertaraf etmek için fırsattır. Sendikal hareket, bağımsızlığı ve cumhuriyeti savunanlarla omuz omuza vererek sınıfa ve ülkeye yönelen saldırıyı bertaraf edebilir. Bölücülüğe, gericiliğe, cumhuriyet yıkıcılığına ve işçi sınıfını köleleştirmeye karşı güçlü 1 Mayıs, AKP diktatörlüğüne verilecek en büyük yanıttır. Her yeri Tandoğan yapmak lazım…