AKP KADINI EVE KAPATACAĞINI SANIYOR
Çalışma yasaları çalışma hayatının ve çalışanların ihtiyaçlarına göre düzenlenir(di). Daha açacak olursak son günlerde de konuşulmaya başlanan, AKP hükümetinin kadın istihdamına yönelik yeni düzenlemeleri kadının çalışma hayatı içerisinde yaşadığı sorunlar ve sıkıntıları gidermek için değil, cumuhuriyet içerisinde birey olan, gelişen, bu gelişmeye paralel çalışma hayati içerisinde giderek varlık gösteren durumu ortadan kaldırmak için yapılıyor.
Çalışma yasaları çalışma hayatının ve çalışanların ihtiyaçlarına göre düzenlenir(di). Daha açacak olursak son günlerde de konuşulmaya başlanan, AKP hükümetinin kadın istihdamına yönelik yeni düzenlemeleri kadının çalışma hayatı içerisinde yaşadığı sorunlar ve sıkıntıları gidermek için değil, cumuhuriyet içerisinde birey olan, gelişen, bu gelişmeye paralel çalışma hayati içerisinde giderek varlık gösteren durumu ortadan kaldırmak için yapılıyor. Üstelik bu sözde düzenlemeyi bir kadın ilan ediyor. Kadını nasıl eve hapsedeceklerini AKP’nin sadece kimlik üzerinde kadın olan Kadın ve Aileden Sorumlu Bakanı Fatma Şahin ballandıra ballandıra anlatıyor. Anlayacağınız çağdaşlık rafa kalkalı çok oldu; şimdi sıra yasaları buna uydurmakta.
Vatandaş olma hakkı alınıyor
Kadın çalışanlara yeni haklar adı altında yapılmak istenen asımda kadının birey ve vatandaş olma haklarını elinden alan bu değişiklik daha yasalaşmadan sonuçlarının ne olacağını göstermeye başladı. İşverenler kadın işçi almama kararlarını açıklıyorlar. Yani hükümet hak vermedi, çalışma hakkını alıyor. İşadamları tehlikeye hem kendi açılarından hem de kadın açısından bakarak yorumlamışlar. Ankara Sanayi Odası Başkanı Nurettin Özdebir, "Bir kadın için en ulvi şey anne olmak ama kaş yapayım derken göz çıkarmamak gerekiyor. Kadın işçilere sağlanan ek haklar kadın istihdamını daha da aşağı çekecektir. Çünkü işletmeler maliyet hesabı yapıp düşük maliyetli olanı tercih eder. Aksi halde rekabet avantajını kaybedip yok olur" diyor. Şimdi bunu AKP hükümeti bilmiyor mu? Tabii ki biliyor bilerek ve isteyerek yapıyor.
AKP önündeki taşları temizliyor
Okullar imam hatip oldu, eğitim sorununu çözdüler; hastaneler ticarethane oldu, sağlık sorununu çözdüler, özelleştirmeler yaptılar kamu üretimi sorununu çözdüler; yandaş sendikacılar atadılar, işçi sınıfı sorununu çözdüler. Kadına hamileyken sokağa çıkma dediler ama işe yaramadı. Onu eve kapatmak için rüşvet vermeleri gerektiğini düşündüler, doğum izni süresini artırmak, yarım gün çalışıp tam ücret almak, gece vardiyasını kaldırmak, çeşitli esnek çalışma modelleri getirmek gibi üretimde karşılık bulmayacak değişiklik öneriyorlar. Yeter ki kadın dışarı çıkmasın! Çünkü hayatı değiştirecek güç kadınlarda var.
Fabrikada da cephede de kadın var!
Gezi eylemlerinde kadınlar en ön saflardaydı. Bazen eylemci bazen ölen, yaralanan, gözaltma alman gençlerin anneleri olarak. Tıpkı Kurtuluş Savaşı’nda evini barkını geride bırakarak cepheye mermi taşıdığı, gerekirse erkek kılığında savaştığı günler gibi yine vatan savunmasında, gericiliğe, zorbalığa, karanlığa karşı dimdik durdu. Korku salınmaya çalışıldığı zamanda kasklı, gazlı polislerin karşısma korkusuzca geçti. Şimdi bu cesur kadını AKP iktidarı çeşitli oyunlarıyla eve kapatacağını sanıyor. O, kadını sadaka alacak sanıyor. Onunkisi ham hayal.
Şimdi işçi sendikaları, siyasi partiler, kitle örgütleri, kadm hakları dernekleri henüz ses çıkarmadılar. Ya gelen tehlikenin farkında değiller, ya ne olup bittiğinden haberdar değiller. AKP’nin rüşvetini, hak gibi algılama hatasına düşüleceğini sanmıyorum. Çünkü bunlar bir kere daha söylersek, kadının çalışma hayatı içerisindeki sorunlarmı çözmek için yapılan değişiklikler değil. Çünkü bu değişiklikleri yapanların eşleri sadece bazı zamanlarda yanlarında taşıdıkları bir aksesuar gibi. Bu konuyu derinlemesine ilk ele alan Aydınlık yazan Mehmet Akkaya oldu. Akkaya’nın yazısının ardından bu değişiklik hem işadamlan arasında konuşulmaya hem de basında yer almaya başladı.