Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
12 Aralık 2012
ALTIN ÇAKILMA: GERÇEK BÜYÜME YÜZDE 1

Cumhuriyet Gazetesi yazarı Mustafa Sönmez´in bugünkü köşe yazısı..

ALTIN ÇAKILMA: GERÇEK BÜYÜME YÜZDE 1

Üçüncü çeyrek büyüme verileri 10 Aralık Pazartesi yayımlandıktan sonra, aynı gün TV kanallarında, izleyen gün de gazete köşe yazılarında İran’a meşhur altın ihracatının (aslı ödeme) etkisini ölçmeye yeltenen kimseye rastlamadım. Gözümden kaçan olduysa, peşinen özür dilerim. Ama, hakkını yemeyelim, herkes şunu teslim ediyordu; “Altın ihracatının katkısına rağmen büyüme düşük geldi”… Peki, altın ihracatının gerçek ihracat olmadığını bildiğimiz halde bunu ayıklayıp büyümeye bakmamız gerekmez mi? Bu yapılmıyor. Neden? Üç ihtimal var; birincisi tembellik, ikincisi iktidardan çekinme, üçüncüsü yol-yöntem bilmemek. Üçüncüye verelim bu ihmali…

Oysa açıklanan büyüme verisinin içinde gerçekten de süzülmesi gereken bir altın balonu var. Bunu çekip almadan ne 2012 küçülmesini doğru anlayabiliriz ne de 2011 büyümesini. Peki, yöntemi ne bunu ayıklamanın? TÜİK, milli gelirin harcamalar üstünden tespitinde, hanehalkının, devletin tüketimini alır, buna devletin ve özel sektörün yatırımlarını ekler, ayrıca “stok” ekler ve son olarak mal ve hizmetlerin ihracatları ile ithalatlarını birbirinden çıkarıp netini bu toplama ekler, böylece sonuca ulaşır.

Peki, altın bunun neresinde? Altın, toplam mal ve hizmet ihracatının içinde. Onu nasıl hesaplıyormuş TÜİK? Şöyle diyor; “Mal ihracatının hesaplanmasında kullanılan veri kaynağı gümrük beyannamelerine dayalı olarak hazırlanan dış ticaret istatistikleridir. Hizmet ihracatının hesaplanmasında ise T.C. Merkez Bankası tarafından derlenen ödemeler dengesi istatistikleri kullanılmaktadır.” Demek ki, gümrüklerden ne bilgi geliyorsa, bu haneye giriyor. Altın ihracı, İstanbul gümrüklerinden yapılıyor. İsteyen TÜİK veritabanına girip görebilir. Yani, gümrükten gelen altın ihracı verisi, milli gelirin içinde. Altın ithalatı da öyle.

***

Şimdi altını, toplamdan nasıl ayıklayacağız? Şöyle yapıyoruz: Ödemeler dengesine gidiyoruz, oradaki döviz gelirlerine altın dış ticaretini oranlıyoruz. Böylece altının ağırlığını buluyoruz. O ağırlığı sabit fiyatlı milli gelire getirip aynı oranda mal ve hizmet ihracat ve ithalatından düşüyoruz. Sonuçta ayıklamayı gerçekleştirmiş oluyoruz.

Peki, bu işlemi hem 2011, hem 2012 için yapınca büyüme ne oldu? Birincisi, 2011’de altın ithalatı ağırlık taşıdığı için 2011’in büyümesinin hakkı yenilmiş, onu belirtelim. Altın ithalinin etkisi düşüldüğünde, 2011’in 9 ayındaki büyüme, geçen yıl açıklandığı gibi yüzde 9.7 değil, yüzde 10.4 olacaktı. 2011’in tamamında da yüzde 8.5 değil, yüzde 9 olacaktı…

 

2012’nin ilk 9 ayında altın ihracatının etkisi ne olmuş? Altınla ödemeyi ihracat kabul ederseniz herkesin yazdığı gibi yüzde 2.6. Ama altını dışarıda tutun, ihracattan saymayın, o zaman, (2011’in baz etkisinin de katkısıyla) büyümenin yüzde 1’in bile altına inerek yüzde 0.9’a düştüğünü görüyoruz.

***

Açıkça görüldüğü gibi, İran’a altınla ödemenin dayattığı altın ithalatı ve ihracatı, büyümenin gerçek yüzünü maskelemiş durumda. 2011’in büyümesini altın ithalatı daha aşağıda gösterirken 2012’nin büyümesini de maskelemiş. 2011’in hakkı 0.5 puan yenmiş, 2012’nin 9 ayında ise 1.6 puan küçülme altınla maskelenmiş durumda.

Bu, kelimenin tam anlamıyla saçmalıktır!.. Bu kadar büyümeye etki etmiş bir değişkeni yokmuş gibi saymak, en hafif deyimle kurnazlık, ciddiyetsizliktir. Nitekim sonunda bakın Merkez Bankası’nın son Finansal İstikrar Raporu’na şu cümle giriyor: “Net ihracatın yıllık büyümeye yüksek oranlı katkı yapmasında net altın ihracatının etkisi not edilmelidir.” Şimdi nedir bu? Merkez Bankası, bunu kabul ediyor ama hükümet, TÜİK ve ne yazık ki akademya, iktisadın kanaat önderi geçinenler bunu es geçebiliyorlar.

Açık olan şudur: 2010’u yüzde 9.2 ve 2011’i (kayıtlarda yüzde 8.5) yine gerçekte yüzde 9 büyüme ile kapayan Türkiye ekonomisi, 2012’de yüzde 1 büyümenin altına düşmüş, adeta çakılmıştır!..

Bu gerçekle yüzleşmeden bir adım ilerleyemezsiniz… Yumuşak iniş değil, tam bir çakılma vardır ve yılın tamamının da bu yüzde 1’lerle kapatılma ihtimali oldukça yüksektir…

DİĞER HABERLER
TÜRK-İŞ BAŞKANLAR KURULU BİLDİRİSİ
TÜRK-İŞ BAŞKANLAR KURULU BİLDİRİSİ

TÜRK-İŞ Başkanlar Kurulu 25. Çalışma Dönemi Altıncı Toplantısı 15 Kasım 2024 Cuma günü Ankara’da, Konfederasyon Genel Merkezinde yapılmıştır. Toplantıda, gündemdeki konular değerlendirilmiş ve aşağıdaki hususların duyurulmasına karar verilmiştir.

1990’LI YILLARDA MADENCİLİK, GIDA SANAYİİ VE DİĞER İŞKOLLARINDA TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİNDE İŞ GÜVENCESİ
1990’LI YILLARDA MADENCİLİK, GIDA SANAYİİ VE DİĞER İŞKOLLARINDA TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİNDE İŞ GÜVENCESİ

1990’lı yıllarda madencilik, gıda ve diğer önemli işkollarında bağıtlanmış bazı toplu iş sözleşmelerinde iş güvencesine ilişkin önemli maddeler aşağıda sunulmaktadır.

ASGARİ ÜCRET AÇMAZINA KARŞI TEŞMİL ŞART!
ASGARİ ÜCRET AÇMAZINA KARŞI TEŞMİL ŞART!

Ortalama ücretler asgari ücrete yakınsıyor. Bu durum gelir bölüşümünü daha da kötüleştiriyor. Bu açmazdan çıkmanın ve genel ücret düzeyini yükseltmenin en önemli yolu, toplu iş sözleşmelerinin teşmil yoluyla yaygınlaştırılmasıdır.