Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
28 Kasım 2019
ASGARİ ÜCRETİ KÖLELER KANLARIYLA KAZANDI

Bilinen ilk asgari ücret için 19’uncu yüzyıla gitmemiz gerek.

ASGARİ ÜCRETİ KÖLELER KANLARIYLA KAZANDI

Bilinen ilk asgari ücret için 19’uncu yüzyıla gitmemiz gerek.

Kıta Avrupa’sına, Çin, Tayland, Filipinler’e, Hindistan’a gitmek lazım.
 
Bütün Afrika’ya, Yeni Dünya dedikleri güneyi ve kuzeyi ile bütün Amerika’ya gitmek lazım.
 
Yüzyıllar boyu süren acılara kulak vermek, yüzyıllar boyu süren insan kıyımına tanık olmak lazım.
 
Soykırımları görmek, tarihten silinen, toptan yok edilen halklara gitmek lazım
 
Boyunlarında tasma, ayaklarına pranga ile yaşayanları, bulaşıcı hastalık götürülerek topyekûn katledilenleri izlemek lazım…
 
Diri diri atıldıkları kuyularda üzeri taşlarla kapatılanların feryatlarına kulak vermek lazım…
 
Mağaralara, evlere doldurup ateşe verilenlerin çığlıklarını duymak, kilometrelerce öteye yayılan et kokusunu duymak lazım.
 
Ayakların, ellerin, kolların, burunların, avurtların kesilmesini izlemek, şiş sokulan gözleri görmek lazım.
 
Kadının-erkeğin cinsel organlarının kesilmesine, kızgın demirle dağlanmasına tanık olmak lazım.
 
Yakarak, dağlayarak, köpeklere, aslanlara parçalatarak, fillere, atlara çiğneterek öldürmeleri görmek lazım…
 
Çivili fıçılara çakılmayı, kazığa oturtmayı, çarmıha germeyi, kafatasını, sırtını, göğsünü, bütün derisini yüzmeyi görmek lazım…
 
Kemikleri çıkıncaya kadar kırbaçlanmayı, ellerini ve ayaklarını bağladıkları dört atı, farklı yerlere sürerek parçalamayı, kızgın güneşte ölmeye bağlanmayı…
 
Toplu tecavüzleri, birbirini öldürmeye zorlanmaları…
 
Ve ırmak gibi akan kanı…
 
Ayakları, elleri zincirlenmiş, boyunduruğa kıstırdıkları boyunlarından sürüklenen henüz ölmemiş bedenlerin ıstırabını görmek lazım…
 
Milyonlarcası yollarda öldü, öldürüldü.
 
Ya da götürüldükleri yerde öldüler, öldüler…
 
Götürüldükleri İngiltere, Portekiz, İspanya, Fransa, İtalya, Almanya, Danimarka, Hollanda, sonra da Amerika, köle kanlarıyla göle döndü.
 
Toprak ağladı acılarına, orman ağladı, gökyüzü ağladı.
 
1492-1800 arasında sadece Afrika’da 100 milyon kişinin öldürüldüğü anlatılır. Düşünün ki o yıllarda İngiltere’de 3 milyon, İspanya’da 11 milyon kişi yaşamaktadır.
 
"Keşfettik" dedikleri Amerika kıtasında, 100 milyondan fazla yerliyi (Kızılderili) katlettiler.
 
Amerika’ya dışarıdan götürülen 200 milyonu aşkın köleyi öldürdüler.
 
Her şey, her şey başkasının kendileri için çalışması, üretmesi içindi.
 
Yüzyıllar süren katliamlar, köle isyanlarıyla iç içe devam etti.
 
Vahşet isyana yol açıyor, isyanlar vahşetle bastırılıyordu.
 
Ama durmuyordu isyan.
 
Ve köleler ilk zaferlerini kazandılar.
 
İlk anlaşma İngiliz sömürgesi Yeni Zelanda’da açıklandı.
 
Sene 1894.
 
Dendi ki, "kölelere ölmeyecekleri kadar yiyecek verilecek."
 
Düşündü ki köle sahipleri, böylece köleler efendilerine hizmete devam edebilecek ve hizmeti sürdürecek yeni köleler doğurabileceklerdi. Geri adımı kazanç saydılar.
 
Sonra o da İngiliz sömürgesi olan Avusturalya’ya yayıldı dalga. Orada da geri adım attı köleciler. Kölelerine ölmeyecek kadar yiyecek vermeyi kabul ediyorlardı.
 
Ölmeyecek kadar yiyecek, adım adım ölmeyecek kadar ücrete dönüştü.
 
"En az geçim ücreti" dendi adına.
 
Dalga sardı dünyayı, köle taciri devletlerin başkentlerine kadar uzandı.
 
O yılların asgari geçim ücreti, daha sonra adım adım "asgari ücrete" dönüştü.
 
İşte asgari ücretin tarihi budur.
 
Vahşete vurulan dizgindir asgari ücret. Milyonlarca kölenin kanı, kan kusan toprağın, ağlayan gökyüzünün tanıklığı vardır onda.
DİĞER HABERLER
TEKGIDA-İŞ EKER’E SÜRE VERDİ ”23 EYLÜL’DE DİRENİŞ BAŞLAR”
TEKGIDA-İŞ EKER’E SÜRE VERDİ ”23 EYLÜL’DE DİRENİŞ BAŞLAR”

Tekgıda-İş Sendikası Eker Fabrikası’nda sendikalı oldukları için işten çıkarılan ve çalışanların sendikaya üye olmaması için baskı yapan Eker yönetimini uyardı.

SİREN İŞBAŞINA DEĞİL, GREVE ÇAĞIRDI
SİREN İŞBAŞINA DEĞİL, GREVE ÇAĞIRDI

Ülkenin dört bir yanında hakları için mücadele eden işçilerin direnişleri kararlılıkla sürüyor. Birçok kentte greve çıkan işçiler hakları için geri adım atmayacaklarını vurguladı.

SENDİKA EKER SÜT’Ü FABRİKA ÖNÜNDEN UYARDI
SENDİKA EKER SÜT’Ü FABRİKA ÖNÜNDEN UYARDI

Sendikalı 3 işçinin çıkarılmasının ardından fabrika önünde açıklama yapan Tekgıda-İş, üyelerinin işe iadesini ve işverenin sendikal haklara saygı duymasını istedi. Sendika pazartesi gününden itibaren fabrika önünde direniş çadırı kuracak.

POLONEZ İŞÇİLERİ YERİNİ SÖKE SÖKE GERİ ALDI
POLONEZ İŞÇİLERİ YERİNİ SÖKE SÖKE GERİ ALDI

İstanbul Çatalca’da iki ayı aşkın süredir Ürdün sermayeli Polonez iş yerinde sendikal mücadele veren 146 Tekgıda-İş üyesi işçi, fabrika önündeki direniş alanlarını yeniden aldı.