Temmuz’daki yarıyıl zammı uygulamasına son verilmesiyle şok yaşayan asgari ücretli çalışanlar, yeni rakamın ilan edileceği Ocak 2025’e kadar nasıl geçineceklerini şimdiden kara kara düşünmeye başladı.

Eskisi gibi yılda bir kez

Enflasyon karşısında alım gücünün düşmesi sonucu ilk kez 2022 Temmuz’unda yapılan asgari ücrete yarıyıl zammı, 2024 Temmuz’unda tarih oldu. Hazine ve Maliye Bakam Mehmet Şimşek’in başkanlığında yürütülen enflasyonla mücadele programı gereği asgari ücretin yılda bir belirlenmesi uygulamasına geri dönüldü. TÜlK’in tartışmalı rakamlarına rağmen hâlâ yükseklerde seyreden enflasyon asgari ücreti de eritmeye devam ediyor.

Ülke gerçekleri farklı

Yılbaşından bu yana asgari ücretin alım gücündeki gerilemenin yüzde 25’e ulaştığını belirten CHP’li Erdoğan Toprak şu değerlendirmeyi yapıyor: Türkiye’de asgari ücretin düşük olmadığını ve gelişmekte olan ekonomiler arasında en yüksek asgari ücrete sahip olduğunu söyleyen Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek ülke gerçeklerinden tümüyle koptu. Türkiye’de bir ailenin 4 ferdi de asgari ücretle çalışsa bile aylık toplam gelir yoksulluk sınırının altındadır.

İktidarın beceriksizliği

Temmuz da ek zam çağrılarına kulak tıkayan iktidar, 22 yıllık beceriksizliklerinin sorumluluğunu muhalefete yıkmak istiyor. Bakan Şimşek, ülke gerçekleriyle daha yakından ilgilenmeli, bilgilenmeli, Yeterli ve oldukça yüksek’ dediği asgari ücretle 30 gün yaşamım sürdürenlerin içinde bulunduğu acı tablonun farkına varmalı. Ülkeyi yönetenlerin halktan sabır istemesi, enflasyon ve yoksullaşmanın bedelini halka ödeteceklerinin ilanıdır.

“Ekonomi yönetimi acı tablonun farkına varmalı”

TÜİK’in tartışmalı rakamlarına rağmen hâlâ yükseklerde seyreden enflasyonun asgari ücreti eritmeye devam ettiğini vurgulayan CHP’li Toprak, “İktidarın ek zam çağrılarına kulak tıkıyor. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, ülke gerçeklerinden tümüyle koptu” dedi.

CHP İstanbul Milletvekili Erdoğan Toprak, hazırladığı haftalık değerlendirme raporunda ekonomi üzerinden iktidara yüklendi. Türkiye’de asgari ücretin düşük olmadığını ve gelişmekte olan ekonomiler arasında en yüksek asgari ücrete sahip olduğunu söyleyen Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in, ülke gerçeklerinden tümüyle koptuğunu vurgulayan Toprak, “Yılbaşından bu yana asgari ücretin alım gücündeki gerileme yüzde 25’e ulaştı. Türkiye’de bir ailenin 4 ferdi de asgari ücretle çalışsa bile aylık toplam gelir yoksulluk sınırının altında. Bakan Şimşek, ülke gerçekleriyle daha yakından ilgilenmeli, bilgilenmeli, ‘yeterli ve oldukça yüksek’ dediği asgari ücretle 30 gün yaşamını sürdürenlerin içinde bulunduğu acı tablonun farkına varmalıdır” değerlendirmesini yaptı, ç Yüksek enflasyona işaret eden Toprak, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ekonomi üzerinden muhalefeti hedef almasına tepki gösterdi. “Ülkeyi yönetenlerin halktan sabır istemesi, enflasyon ve yoksullaşmanın bedelini halka ödeteceklerinin ilanıdır” diyen Toprak, şöyle devam etti:

“Temmuz’da ek zam ve refah payı çağrılarına suskun kalan iktidar, 22 yıllık beceriksizliklerinin sorumluluğunu muhalefete yıkmak istiyor. Seçim meydanlarında, ‘Siz bu kardeşinize verin yetkiyi enflasyonla, faizle, kurla nasıl mücadele edilir görün’ diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, artık ülke ekonomisinin ‘Şimşek’ kararlarıyla düzeleceğine kendisi de inanmıyor. Farklı polemikler yaratarak halkın sabrını test ediyor ve gündemi değiştiriyor.”

İktidarın, resmi Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) verisini esas alarak belirlediği ekonomi politikalarının başarılı olmasının, toplumu ve ülke ekonomisini düzlüğe çıkarmasının imkansız olduğunu ifade eden Toprak, temmuzdaki elektrik zammı ile akaryakıttan, ulaşıma ve alkollü içeceklere kadar yeni ÖTV artışından kaynaklı zamların aylık enflasyonu yükselteceğine işaret etti. Toprak, “Muhtemelen önümüzdeki birkaç ayda yine baz etkisiyle yıllık enflasyon yüzde 45-50 arasına inecek. Rakamlardaki düşüşün hayat pahalılığına yansıması, etiket fiyatlarının aşağı inmesi söz konusu olmayacak. Maaş zammıyla alım gücü eriyen geniş kitleler daha da yoksullaşacak” değerlendirmesinde bulundu.

Elektrik zammına da değinen Toprak, “1 Temmuz’da yürürlüğe giren yüzde 38 elektrik zammında dağıtım bedeline yüzde 60 zam yapılması, yurttaşın, sanayicinin, çiftçinin sırtından iktidara yakın özel dağıtım şirketlerine kaynak transferidir. Özelleştirilen dağıtım şirketlerinin döviz kredileri halka ödetilmektedir. Acilen yapılması gereken; elektrik ve dağıtım zammının geri çekilmesi, dağıtım bedelindeki üç kat artışın düşürülmesidir” ifadelerini kullandı. Yaş çay taban fiyatının kilo başına 17 TL olduğunu belirten Toprak, “Yaş çayda en büyük alıcı Çaykur, çay fiyatına yüzde 24 zam yaptı. Üreticiden 17 TL’ye alınan çay 189 TL’ye satılıyor” dedi.

Limonun fiyatı durumun vahametini gösteriyor

Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in ‘dezenflasyon sürecinin başladığı’ söylemlerinin aksine sebze, meyve fiyatlarının rekor düzeyde artmaya devam ettiğini vurgulayan CHP’li Erdoğan Toprak, “Dünyanın önde gelen limon üreticisi ve ihracatçısı Türkiye’de fiyatı en çok artan ürünün limon olması, halkın mevsiminde meyve-sebzeye her ay bir önceki aydan daha yüksek fiyat ödemesi durumun vahametini gösteriyor” değerlendirmesinde bulundu. İthalattaki düşüşe rağmen, haziran ayında dış ticaret açığının yükseldiğine de dikkat çeten Toprak, “İhracat dövizindeki Merkez Bankası’na satış zorunluluğu yüzde 30’a düşürülmesine rağmen, ihracatta hızlı artış ivmesi sağlanamadı. Yeni desteklerin yanında, baskılanmış kur politikasında değişikliğe gidilmediği takdirde dış ticarette 2024 OVP hedeflerine ulaşılması güç görünüyor” dedi.