Anayasa Mahkemesi, Birleşik Metal İşçileri Sendikasının aldığı grev kararının ertelenmesinde sendika hakkının ihlal edildiğine karar verdi. Resmi Gazete’nın dünkü sayısında yer alan karara göre, Birleşik Metal İşçileri Sendikası ile Türkiye Metal Sanayicileri Sendikası (MESS) arasında 18 işyeri ve işletme için yürütülen grup toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde anlaşma sağlanamadı.
Birleşik Metal İşçileri Sendikasının Yönetim Kurulu 14 Ocak 2015’te aldığı kararla 29 Ocak 2015’ten itibaren uygulamaya konulmak üzere greve hükmetti. Sendika Yönetim Kurulu daha sonra 19 Şubat 2015 tarihinden itibaren uygulamaya konulmak üzere 18 işyeri için daha grev kararlaştırdı. Böylece, sendika toplam 38 iş yerinde yaklaşık 15 bin işçiyi kapsayan grev kararı aldı. Bakanlar Kurulunun, 30 Ocak 2015’te Resmi Gazete’de yayımlanan kararında, söz konusu işyerlerinde Birleşik Metal İşçileri Sendikası tarafından uygulanmakta olan grevin, milli güvenliği bozucu nitelikte olduğu görüldüğünden 60 gün süreyle ertelenmesinin kararlaştırıldığı bildirildi. Kararın iptaline ilişkin sendika tarafından Danıştay 10. Dairesine yürütmenin durdurulması talebiyle dava açıldı. Yürütmenin durdurulması talebinin, Danıştay 10. Dairesince oy çokluğuyla reddedilmesinin ardından başvurucu sendika Danıştay İdari Dava Daireleri Kuruluna itirazda bulundu. Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu da oy çokluğuyla itirazı reddetti. Kararda, yalnızca "yürütmenin durdurulması kararı verilebilmesi için yasanın aradığı koşulların gerçekleşmemiş olduğu" gerekçesine yer verildi. Bunun üzerine başvurucu sendika Anayasa Mahkemesine bireysel başvuruda bulundu. Yüksek Mahkeme, grevin ertelenmesi kararına ilişkin derece mahkemelerinin kararlarında ortaya konulan gerekçelerin ilgili ve yeterli olmadığı sonucuna vararak, sendika hakkının ihlal edildiğine hükmetti. Anayasa Mahkemesi, ayrıca 5 milyon lira tazminat talep eden başvurucu sendikaya 50 bin lira manevi tazminat ödenmesini kararlaştırdı.
Kararda, 6356 sayılı Kanun’un 63. maddesine göre, yalnızca milli güvenlik ve genel sağlık sebepleriyle grev ertelemesi kararı verilebilmesinin mümkün olduğu, ekonomik güvenliğin bir grev erteleme sebebi olarak sayılmadığı aktarıldı. İdarenin, MESS ile yürütülen toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde başvurucu sendikanın temsil ettiği 38 işyerinin tamamı için grev erteleme kararı aldığının hatırlatıldığı kararda, söz konusu karar için ikna edici bir açıklama getirilmediği ifade edildi. Kararda, "Erteleme kararı ile anayasal bir hak olan grev ve toplu sözleşme hakkının kullanılması fiilen anlamsız hale gelmiştir" değerlendirmesinde bulunuldu. İdare ve derece mahkemelerinin bireylerin sendika hakkı ile bir bütün olarak toplumun menfaatleri arasında bir çatışma bulunduğunu gösteremediğinin vurgulandığı kararda, şunlar kaydedildi: "Derece mahkemelerinin kararlarında sendika hakkına yapılan müdahalenin toplumsal bir ihtiyaç baskısına tekabül ettiğinin ve bu sebeple de demokratik toplum düzeninin sürekliliği için gerekli olduğunun ilgili ve yeterli bir gerekçe ile gösterildiği söylenemez. Söz konusu kararlarda, yalnız başına grevin milli güvenlik sebebiyle ertelenmesine karar verildiğinin söylenmiş olması grev erteleme kararının zorlayıcı bir toplumsal ihtiyaca dayandığının ve demokratik toplumda gerekli olduğunun gösterildiği şeklinde değerlendirilemez."