BİLDİKLERİNİ OKUYORLAR
İŞVERENLERİN YÜZDE 60´I İŞ GÜVENLİĞİ KONUSUNDA YETERLİ ÇALIŞMA YAPMIYOR
İŞVERENLERİN YÜZDE 60’I İŞ GÜVENLİĞİ KONUSUNDA YETERLİ ÇALIŞMA YAPMIYOR
İş kazalarından ölümlerde Avrupa birincisi olan Türkiye’de iş güvenliği ve iş sağlığı konuları işverenlerin öncelikli gündemleri arasında yer almıyor. Çalışma Bakanlığı İş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Kasım Özer işverenlerin ve işletmelerin yüzde 60’ının iş güvenliği konusunda bildiğini okuduğunu vurguladı.
TÜRKIYE’de bir çok iş kazası yaşanıyor ve çok acı sonuçlarıyla yüz yüze kalıyoruz. Özellikle 2014’te Soma’da 304 işçinin ölümüyle sonuçlanan kaza iş güvenliği konusunu gündemin ilk sıralarına taşımayı başarmıştı. Ancak gündemde olsa da işverenlerin ve işletmelerin bu konuda yeterli çalışma yaptığını söylemek mümkün değil. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı iş Sağlığı ve Güvenliği Genel Müdürü Kasım Özer, iş güvenliği konusunda Türkiye’nin mevcut durumunu "İşletmelerin ve işverenlerin yüzde 60’ı bildiğini okuyor" sözleriyle özetledi.
İstanbul’da 8-11 Mayıs 2016 arasında düzenlenecek 8. Uluslararası İş Sağlığı ve Güvenliği Konferansı öncesi bir grup gazeteciyle bir araya gelen Özer, hem gündeme ilişkin soruları yanıtladı; hem de konferansı anlattı. Türkiye’de işlerin iyi niyetle başladığını ancak bir sene sonra geriye gitmeye başladığını, 2 sene sonra ise unutulduğunu belirten Özer, "Bunun kırılması gerekiyor. Bu nedenle sürdürülebilirlik çok önemli" dedi.
TEMMUZDA BAŞLIYOR
Konferans kapsamında G-20 İş Sağlığı ve Güvenliği toplantısının da yapılacağım belirten Özer, "12-13 ülke geleceğini teyit etti" dedi. Kamu ile 50’den az çalışanı olan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyerleri için işyeri hekimi ve iş güvenliği bulundurma zorunluluğunun 1 Temmuz’da başlayacağına dikkat çeken Özer, 30 bin kamu işyerinin kapsama gireceğini söyledi. 2016’da hizmet alımı yapılsa da, kamuda 2017’den itibaren iş güvenliği uzmam ve hekimi tahsis edileceğini belirten Özer, yasa çalışmaları için sık sık gittikleri TBMM’yi de iş sağlığı açısından değerlendirmek istediklerini anlattı.
Özer, "Ben ‘aydınlatmayı ölçelim’ demiştim. Ama ölçtürdüklerini ve lambaların ışığını düşürdüklerini söylediler. Mimarları da, ayrıca dışarıdan temiz hava verdiklerini söyledi" dedi. Kısa süre önce madenlerde hayat hattı ve personel takip sistemi zorunluluğu ertelenmişti. Bu erteleme hakkında ilk kez konuşan Özer, "Hayat hattını ABD’de görüp ilk söyleyenlerdenim. Ancak şu anda Türkiye’de yeterli üretim yok. Çipde de benzer bir durum söz konusu. Kamusundan özeline tüm madenciler ürünü temin edemediklerini söyledikleri için erteledik. Artık ya üretim yapılacak ya da ithal edilecek" dedi.
OLUM ODASI OLMAYACAK
YAŞAM odalarıyla ilgili ikincil mevzuatın da kısa süre içinde çıkacağını belirten Özer, "Kömür madenleri dışında olacak yaşam odaları. Madende yaşam odası olursa, o yaşam odası değil; ölüm odası olur. Zaten düzenleme de öyle çıktı" dedi. Kazaların yüzde 98’inin önlenebilir olduğunu vurgulayan Özer, "Madenlerimizi daha güvenli hale getirmek için çok çalışılıyor. Su anda denetimlerde noksan varsa, kesinlikle kapatılıyor" sözleriyle anlattı. Denetimlerde rastladıkları olumsuzlukları da Özer, "Madenden zehirli gazın tespit edebilmek için sensör koyuyor. Ama yanına da sürekli temiz hava sağlayan hat çekiyor" diye konuştu.