Zonguldak’ta, ‘4 Aralık Dünya Madenciler Günü’nde, yerin metrelerce altında çalışan maden işçileri, çalışma zorlukları ve geçim dertlerinden dolayı tüm dünyada kutlanan günlerini hatırlamakta güçlük çekti. Maden işçileri kaza geçirmeden emekli olarak çocuklarına güzel bir gelecek hazırlamanın hayalini kuruyor.
Türkiye’nin en büyük taşkömürü havzası Zonguldak’ta Türkiye Taşkömürü Kurumu’nda(TTK) Eylül itibariyle 9 bin 790 işçi yer altında ve yer üstünde çalışıyor. Buna özel maden şirketleri ve ruhsatsız kömür ocaklarında çalışarak geçimini sağlamaya çalışanlarda eklendiğinde sayı 13 bini geçiyor. Zonguldak’ta TTK, özel ve kaçak ocaklarda her yıl ortalama 10 işçi hayatını kaybediyor. Maden ocaklarında meydana gelen ölümlü iş kazaları madencileri psikolojik olarak da etkiliyor. Yerin metrelerce altında, bir insan bedeninin güçlükle girebildiği derinliklerde kömür damarlarını kazarak üretime katkı sağlayan madenciler, çalışmaktan ve geçim derdinden tüm dünyada kutlanan madenciler gününü bile hatırlamakta güçlük çekiyor.
Kilimli İlçesi’nde özel maden ocağında çalışan işçilerden 9 yıllık madenci 42 yaşındaki Ertuğrul Yılmaz, 4 Aralık Madenciler Günü’nün tüm madencilerin bayramı olduğunu belirterek, "Madencilik zor bir meslek. Biz yerin altında saatlerce zor şartlarda çalışıyoruz. Madencinin bir günü evde ailesinden helallik almasıyla başlıyor. Allah’a emanet olarak yer altında çalışıyoruz. Ölüm olmadıktan sonra her şey daha iyi daha güzel. Bir iş kazası duyunca etkiliyor insanı. O arkadaşın yerine koyuyoruz kendimizi. Ailemizde bizde huzursuz oluyoruz. Sonuçta bu işi yapmak zorundayız. Niyetimiz emekli olmak ve daha iyi yaşayabilmek. Kazandığımız harcamamıza ancak yetiyor. Emeklilik şartlarında çocuklarımıza ve ailemize daha iyi bakmak istiyoruz" diye konuştu.
10 yıllık madenci 32 yaşındaki Ramazan Doğancı ise madencinin hayattan bir beklentisinin olmadığını vurgulayarak şöyle konuştu:
"Biz bugünden dolayı mutlu ve guruluyuz. Tüm arkadaşlarımın günü kutlu olsun. Madende çalışmak gerçekten zor. Madencinin hayattan bir beklentisi olmuyor. Mesaisini sağ salim bitirerek evine gitmek tüm dileği. Madenciler kaza filan olduğunda söz konusu oluyor. Onun dışında akla gelmiyor. Kaza oldu mu 1-2 gün anılıyor sonra unutuluyor. Madencinin her zaman hatırlanmasını istiyoruz."
Genel Maden İşçileri Sendikası Genel Başkanvekili İsa Mutlu ise maden yasalarının uygulama kısmında eksiklikler olduğunu ifade ederek, "Soma faciasının ardından çıkarılan ‘İşçiye en az iki asgari ücret’ uygulaması devlet tarafından özel maden şirketlerinde de denetlenmeli. Devletin yasaların uygulanması açısından denetimleri yapması lazım. İşçilerimiz bu yasalardan yararlanamıyor. Bunların dikkate alınması lazım. İki günlük haftalık izinlerini de kullanamıyorlar. Tabi ki kurumsallaşmamış şirketlerde bunları görüyoruz. TTK, Türkiye’nin madencilik konusunda bir okuludur. Bu ülkenin kalkınabilmesi ve sanayileşmesi konusunda büyük bedeller ödedi. Zonguldak gittikçe küçülüyor, yok oluyor. Gençlerimiz maalesef dışarıya göç ediyor. Biz devletimizden Türkiye’nin en büyük maden şehri için bir çalışma yapılmasını istiyoruz. Taşkömürünün ülke sanayisine kazandırılarak hem gençlerimize istihdam sağlanmasını, hem de kentin büyümesi için bir çalışma yapılması gerektiğini düşünüyoruz. Kaçak ocakta çalışan yaklaşık 2 bine yakın işçi var. Devletin gerekirse bu adamları TTK’ya işe alarak kayıt ve güvence altına alması gerekiyor. Zonguldak’ın kanayan yarasıdır bu. Bu sorunun çözülmesi gerekir" dedi.
TMMOB Maden Mühendisleri Odası, 4 Aralık Dünya Madenciler Günü nedeniyle yaptığı yazılı açıklamada, bu günün İzmit’te, Roma İmparatorluğu’nun zulmünden kaçıp madencilere sığınan Santa Barbara’nın 4 Aralık tarihini bütün dünya madencilerine armağan ettiği gün olduğu belirtildi. Bu günün, madencilerin onurlu mücadelesi ile yazılan bu tarih bir destan şeklinde kayda geçtiği çünkü madencilerin Seattle’da, Zonguldak’ta, Mentawai’de, Soma’da, Cape Town’da, Şirvan’da, And Dağları’nda, Aladağ’da, Delhi’de, dünyanın bütün yer altı zenginliklerinin emekçi nefesimize karıştığı dehlizlerde, şevlerde, galerilerde, aynalarda, yangınlarda olduğu dile getirildi.
Açıklamada, “Başta cenazelerine üzerinden 17 gün geçmiş olmasına rağmen henüz ulaşılamayan Şirvan olmak üzere Soma’da, Ermenek’te, Şırnak’ta, Zonguldak’ta, Elbistan’da, Mustafa Kemalaşa’da, Dursunbeyli’de, Gediz’de ve adını sayamadığımız onlarca yerde yaşanan iş cinayetlerinde canlarını kaybeden, aralarında meslektaşlarımızın da bulunduğu maden emekçilerini saygıyla anıyoruz. Dünya Madenciler Günü"müzü karanlık yolun sonunda, doğacak güneşin altında, dostlarla birlikte güneşin sofrasında, yeryüzünün aşkın yüzü olduğu bir ülkede kutlayacağımız günlerin geleceği inancıyla halkımızı selamlıyoruz” görüşü savunuldu.