Okmeydanı EĞİTİM ve Araştırma Hastanesi’nde acil çalışanlarının, malzeme eksikliğini ilettikleri yönetim: “Diğer hastanelerden isteyin.”
Okmeydanı EĞİTİM ve Araştırma Hastanesi’nde kalp damar cerrahisi gibi ana branşlar ve bazı yan branşlar bulunmuyor. Bunlara bir de malzeme eksiklikleri ekleniyor.
KANÜL YOKSA HORTUM VAR!
Murat Erat şöyle bir örnek veriyor: “Oksijen kanülü bile temin etmek zor. Oksijen kanülü olmadığı zaman nefes alması için hastanın burnuna hortumu sokuyoruz.” Dr. Ebru Yılmaz da hastanenin ana deposunda malzeme eksikliği olduğu zaman, bunu hastane yönetimine ilettiklerini söylüyor ama durum değişmiyor. Hastane yönetiminin verdiği cevabı bize şöyle aktarıyor: “Diğer hastanelerden isteyin.”
‘ANJİYO ÜNİTESİ OLSAYDI HASTA KURTULABİLİRDİ’
Kalp krizi geçirerek Okmeydanı Hastanesinin acil servisine getirilen ve özel bir hastaneye yollanırken yaşamını yitiren hastanın yakınları hastanenin acil servisini basıp sağlık emekçilerini darbetmişti. Acil servis çalışanları, “Eğer hastanede anjiyo ünitesi olsaydı hasta kurtulabilirdi ve o gün şiddet olayı yaşanmayabilirdi” diyor.
Okmeydanı EĞİTİM ve Araştırma Hastanesinin acil servisi 7 Ekim 2014 tarihinde hasta yakınları tarafından basıldı ve dağıtıldı. Olayı hatırlayalım: Hastanenin acil servisine göğüs ağrısı şikayetiyle 70 yaşında bir hasta getirildi. Kalp krizi geçiren hasta, hastanede anjiyo ünitesi olmaması nedeniyle 200 metre uzaktaki özel bir hastaneye gönderildi. Hastanın yolda hayatını kaybetmesi üzerine ellerinde sopa ve bıçaklarla gelen 30 kişilik grup Okmeydanı Hastanesinin acil servisini bastı. Acil servisi kullanılamaz hale getiren grup 3 doktor ile bir erkek hemşireyi darbetti. Hastanede görevli bir polis de grup tarafından darbedildi. Saldırı sonrası sağlık emekçileri iş bıraktı ve hizmet vermedi.
OLAYDAN İKİ SONUÇ ÇIKIYOR
Yaşanan bu olay hastanedeki iki sorunu açığa çıkardı. Birincisi hastanede olması gereken bölümlerin bulunmaması. Bu soruna bağlı olarak da gelişen şiddet vakaları.
Günde 2 bin kişiye hizmet veren Okmeydanı EĞİTİM ve Araştırma Hastanesinde kardiyoloji bölümü bulunmuyor. Hastanede bu bölümün bulunmaması vatandaşı ölüme terk ediyor. Çalışanlar da öyle tarif ediyor zaten. Hemşire Murat Erat ve Acil Tıp Asistanı Ebru Yılmaz, “Kalp krizi geçiren hastaya müdahale edildi ama anjiyo ünitesi olmadığı için en yakındaki özel hastaneye gönderilirken öldü. Sonrasında da şiddet vakası yaşandı. O bölüm olsaydı kurtulma şansı olabilirdi.”
MERKEZİ YERLERDE ANJİYO ÜNİTESİ YOK
Kardiyoloji uzmanı, Uzm. Dr. Enver Yücel de "Olasılıklar üzerinden konuşursak, anjiyo ünitesi olsaydı kalp krizi geçiren hasta kurtulabilirdi" diyor. Sadece Okmeydanı EĞİTİM ve Araştırma Hastanesi değil, Şişli-Taksim-Okmeydanı gibi merkezi yerlerde bulunan devlet hastanelerinde de anjiyo ünitesi olmadığını belirten Yücel’in şu noktalara dikkat çekiyor: "Bakırköy Sadi Konuk’ta var Halkalı’da var. Onlar da uzak. Her yere de anjiyo yapmıyorlar. Dal hastaneleri olarak açılıyor. Yani o yüzden gelenelde bu tip yerlere ya da anlaşmalı olan özel hastanelere yönlendiriyorlar. Her hastanede yapamazlar ama büyük hastanelerde olması gerekiyor. Taksim Şişli-Okmeydanı gibi merkezi yerlerde bu ünitenin olması gerekir."
GÜVENLİK VAR AMA…
7 Ekim’de yaşanan olay sağlık emekçilerinin, sağlık sistemindeki sorunlar nedeniyle şiddetle karşı karşıya kaldığını gözler önüne seriyor. Şiddet vakaları, başvuru oranıyla paralel bir şekilde artıyor. Dolayısıyla Okmeydanı EĞİTİM ve Araştırma Hastanesi çalışanları da kaygılı. “Sürekli tehdit altındayız” diyor Murat Erat ve şunu ekliyor: “Hastanede elbette güvenlik görevlileri var ama 900 lira alan bir güvenlik görevlisi niçin bıçağın önüne atlasın ki?”