16 Şubat 2020
‘BİR GÖREVİ YERİNE GETİRMEMEK İŞVERENE HAKLI FESİH İMKANI VERMEZ’
Yargıtay kararın gerekçesinde, bir görevin yerine getirilmemiş olmasının, işverene haklı fesih imkânı vermeyeceğini belirtti.
Yargıtay 9. Hukuk Dairesi, amirinden izin isteyen izin verilmemesi sonrasında da işyerindeki kantinde oturan işçinin işten çıkarılması sonrasında kıdem ve ihbar tazminatı taleplerini reddeden yerel mahkeme kararını bozdu. Yargıtay kararın gerekçesinde, bir görevin yerine getirilmemiş olmasının, işverene haklı fesih imkânı vermeyeceğini belirtti.
YEREL MAHKEME REDDETTİ
Bir işyerinde operatör olarak çalışan işçi, mesai bitimine iki saat kala vardiya amirinden izin istemesi üzerine iş akdinin tek taraflı olarak feshedildiğini iddia ederek, kıdem ve ihbar tazminatının ödenmesi için dava açtı. Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporuna göre, davanın reddine karar verdi. Dava Yargıtay’a taşındı. Yargıtay 9. Hukuk Dairesi kararının gerekçesinde, "işverenin hatırlatmasının ardından sadece bir kez görevi yapmama yeterli sayılmamalıdır" denilerek, "işçinin görevi yapmama eylemi hatırlatmanın ardından devamlılık arz etmelidir. İşveren tarafından fesih öncesinde, işçinin yapmakla yükümlü olduğu görevleri hatırlatılmalıdır, işçinin görev tanımının, bireysel ya da toplu iş sözleşmesinde açıkça öngörülmüş olması işverenin hatırlatma yükümlülüğünü ortadan kaldırmaz" ifadelerine yer verildi.
‘YASAL ŞARTLARI OLUŞMADI’
Somut uyuşmazlıkta davacının iş yerinde operatör olarak çalıştığı hatırlatılan kararda şunlar kaydedildi: "13 Ekim 2014 tarihinde davacının 08:00-18:00 vardiyasında çalıştığı sırada amirlerinden izin istediği ancak amirleri tarafından işlerin yoğun olması nedeniyle izin verilmediği anlaşılmıştır. Davacının da bunun üzerine işinin başına dönmeyerek saat 16:00 civarı işyerinde bulunan kantine giderek burada mesai bitimi olan 18:00’a kadar oturduktan sonra işyerini terk ettiği şeklinde gerçekleşen olayda, işçinin hatırlatıldığı halde görevlerini yapmamakta ısrar etmesinin’ yasal şartları oluşmadığından davanın kabulü yerine reddi hatalıdır."
