‘BU ÖYKÜYÜ HEP BİRLİKTE YAZDIK’
Tekgıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, Tekel eyleminin Türkiye´de bir sembol olduğunu belirterek, ´´Bu mücadeleyi emek mücadelesine susamış kişilerle birlikte verdik, bu öyküyü hep birlikte yazdık´´ dedi.
Tekgıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, Tekel eyleminin Türkiye’de bir sembol olduğunu belirterek, ”Bu mücadeleyi emek mücadelesine susamış kişilerle birlikte verdik, bu öyküyü hep birlikte yazdık” dedi.
Tekgıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, ODTÜ Mezunları Derneği Sivil Toplum Komitesi’nce ODTÜ Vişnelik Tesislerinde düzenlenen toplantıda yaptığı konuşmada, Türkiye’de özelleştirmenin tarihçesi ve ardından gelinen noktada Tekel eylemine giden süreci anlattı. Cumhuriyet’in ilk yıllarında yaşanan sıkıntıların ardından Türkiye’nin değişik yerlerinde işletmelerin kurulmaya başlandığını aktaran Türkel, Alpullu’da şeker fabrikası, Kars’ta et kombinası, Türkiye’nin dört yanında farklı işletmeler kurulurken aynı zamanda buralarda yaşayanların topraklarına aidiyet duygusunun geliştirilmesinin de hedeflendiğini belirtti. Bu işletmelerin gelişmesiyle yurtta kendi ayakkabısını yapan, etini, sütünü, şekerini kendi üretip tüketen bir ülkenin temelinin atıldığını ifade eden Türkel, bu kuruluşların 60 yıl boyunca ülkenin üretimine çok önemli katkılarda bulunduklarını söyledi.
‘Zarar eden kuruluşu kim, neden alsın?’
Türkel, 24 Ocak kararlarıyla birlikte yeni bir sürece girildiğini dile getirerek, Özal döneminde ”zarar eden işletmelerin” özelleştirileceğinin ifade edildiğini kaydetti. Zarar eden işletmelerin özelleştirilmesine karar verildiğini ve bunun kamuoyuna anlatıldığını belirten Türkel, ”Ancak bu ülkede zarar eden kuruluşları kim, neden alsın? Gerçi alanlar oldu ancak bunların da yerleri kıymetliydi, arazilerine oteller, merkezler yaptılar, böylece kar ettiler” dedi. Üretebilen Türkiye modelinin bu süreçte giderek farklı bir yöne gittiğini ifade eden Türkel, ”zarar eden işletmelerin” satışından, yola çıkıldıktan sonra ”kar eden işletmelerin” satışına doğru gidildiğini söyledi.
Türkiye’de sendika başkanlarına dahi sorulduğunda Türkiye’de özelleştirmelerden tam anlamıyla kar mı, yoksa zarar mı edildiği noktasında kafalarının karışabileceğini belirten Türkel, IMF politikalarını da eleştirdi. Osmanlı Devletinin ekonomik ve mali yaşamı üzerinde büyük etkisi olan Düyun-u Umumiye’nin yerini Türkiye tarihinde de IMF’nin aldığını savundu. Türkel, ”Türkiye’de de Düyun-u Umumiye IMF olmuştur. Böylece de tıpkı Düyun-u Umumiye’nin yol açtığı gibi bir süreç yaşanmıştır” diye konuştu.
‘Türk sendikal hareketinde dönüm noktası’
Türkiye’de yabancı sigara satışının serbest bırakılmasının ardından Tekel’in özelleştirilmesine kadar giden süreç için ilk adımların atıldığını anlatan Türkel, yerli sigara satışlarının bu nedenle azaldığını söyledi. Türkiye’de özelleştirmenin 20 yıldır tartışıldığını ifade eden Mustafa Türkel, ”Özelleştirmeye karşı bazı sendikal çıkışlar yapıldı, ancak başarılı olamadı. Ülkenin ulusal kuruluşları birer birer el değiştirdi” dedi.
Tekel eylemiyle birlikte sendikal harekette bir dönüm noktasının yaşandığını dile getiren Türkel, ”Biz 78 gün boyunca, bu 78 günün her saatinden bir öykü çıkacak kadar önemli şeyler yaşadık, başardık” dedi. Bu mücadeleyi tek başına kazanmadıklarını da vurgulayan Türkel, ”Bu mücadeleyi emek mücadelesine susamış kişilerle birlikte verdik, bu öyküyü hep birlikte yazdık. Türkiye’nin vicdanı olduk, bir sembol haline geldik” diye konuştu. Toplantıda Ankara Fotoğraf Sanatçıları Derneği (AFSAD) tarafından fotoğraflar eşliğinde hazırlanan ve 78 günlük Tekel eylemini anlatan bir sinevizyon gösterisi de yapıldı.
Kaynak:Cumhuriyet Gazetesi