DEVLETİN KASASI İŞÇİLERE HARAM MI?!..
Çoluk çocuk, aç sefil, karda buzda sokaklarda çalınan(!) haklarını savunan Tekel işçilerinin eylemi kırılma noktası olabilir!.. Sağırlara seslerini duyurdular!.. Direnişten etkilenmeyeceğini “avucunuzu yalarsınız” diyerek alışılmış zarafetiyle açıklayan R. T. Erdoğan’ı Türk-İş’i dinlemeye zorladılar!.. Eylem işçi sınıfında uyanışa, bilinçlenmeye yol açacaksa, önemlidir!..
Çoluk çocuk, aç sefil, karda buzda sokaklarda çalınan(!) haklarını savunan Tekel işçilerinin eylemi kırılma noktası olabilir!.. Sağırlara seslerini duyurdular!.. Direnişten etkilenmeyeceğini “avucunuzu yalarsınız” diyerek alışılmış zarafetiyle açıklayan R. T. Erdoğan’ı Türk-İş’i dinlemeye zorladılar!.. Eylem işçi sınıfında uyanışa, bilinçlenmeye yol açacaksa, önemlidir!..
Bu saatten sonra Tekel işçilerinin eylemi nasıl sonuçlanırsa sonuçlansın, iki gerçeği ortaya koymuştur. Birincisi özelleştirmeler hep emekçinin sırtından yapılmaktadır! İhale pazarlığında hükümet işten çıkarmalara koşulsuz razı oluyor! “Yeter ki para gelsin” zihniyeti ağır basıyor! Sümerbank, Etibank türü dev KİT’ler özelleştirilirken işten çıkarılanların seslerini duyuramamaları, gevşek sendikacıların eylemden kaçınması, hükümetin pervasızlığını artırmıştır!.. Bakın, kraldan çok kralcı MALİye Bakanı Tekgıda-İş’i sıkıca denetletip sonuç alamayınca sıkılmadan “suçumuz merhametli olmak” diyebilmiştir! İstimi R. T. Erdoğan’dan aldığı açık!.. Ama henüz bilmiyor. Başbakan’ın devletin kasasını sahiplenişi özellikle Tekel konusunda tam teğet geçmiştir!..
***
Tekel’in önce özelleştirilen alkollü içki bölümünü 292 milyon dolara alan yerli girişimciler kısa sürede tesisleri 950 milyon dolara bir Amerikan şirketine sattı! Hükümet anlaşılan o tarihte henüz devletin kasası konusunda pek titizlenmiyordu! Kamunun kasasına girebilecek yaklaşık 600 milyon doların kaybıyla hiç ilgilenmedi! Tersine, Tekel’in tütün işleme tesislerini de hızla yabancılara satarak devletin kasasını altın yumurtlayan bu KİT’ten kurtarmış(!) oldu!
Artık rakıyı da yerli marka sigaraları da Tekel üretmiyor! “Tütün, Tütün Mamulleri, Tuz ve Alkol İşletmeleri”, kısaca “TTA AŞ” isimli yabancı şirket üretiyor. Kışın ortasında bu insanlarımızın ölümüne direnmelerinin nedeni TTA-AŞ tarafından kapının önüne konmuş olmalarıdır. Tütüncülüğümüz kısırlaştırılırken, Anadolu’nun önemli bir istihdam kapısı kapanıyor. Çıkartılan işçiler de doğal olarak kazanılmış haklarının ellerinden alınmasına karşı çıkıyorlar.
Tekel’i satın alan şirket bu işçileri istemiyor olabilir. Ama hükümet kapının önüne konulan emekçileri mağdur etmeden dünyadaki örnekleri gibi, onlara uygun iş ve gelir sağlayabilirdi! Hak ve adaletin gereği budur. Hükümet yıllarca çalışmış didinmiş, belli bir düzen kurmuş işçilere sadaka verir gibi, maaşlarını asgari ücrete indirerek herhangi bir yerde, “dokuz on aylık” herhangi bir “geçici iş” sunarak sorumluluğundan kurtulmuş mu oluyor? İnsanların bozulan aile düzeninin hesabını vermek bu kadar kolay mı?!..
Yıllar sonunda aylıkları 1350 TL’ye kadar yükselmiş olanlar var işçilerin arasında… Asgari ücrete kıyaslanırsa yüksek bir gelir! Hükümet bunu vurgulayarak durumu çarpıtıyor. Maaşları bu düzeye gelene kadar bu insanların yıllarını Tekel’e vermiş olduklarını, maaşlarını alınlarının teriyle hak ederek kazandıklarını unutturmaya çalışıyor!.. Yanlışını kabulleneceğine, daha dün yasal olan hakları bugün çok görüyor!..
***
Özelleştirmenin mantığı zarar eden KİT’lerin satılmasıyla devletin yükten kurtarılması, verimli çalıştığı varsayılan özel sektörün bu kuruluşları kâra geçirerek ekonomiye kazandırmasıydı. Sonra “zarar edenleri özel sektör neden alsın” denildi. Sadece kâr edenler satışa sunuldu! Tekel gibi… Üstelik devlet akaryakıttan sonra en yüksek vergiyi içki ve sigaraya yüklediği için, Tekel en kârlı kurumdu!..
Tekel işçilerinin eyleminin özelleştirmenin yanlışlarını anımsatmasının ötesinde sergilediği ikinci gerçek, sendikacılığımızın silkinmeye gerek duymasıdır! Tekgıda-İş Bşk. M. Türkel iyi sınav vermiştir. DİSK de yetenekli Bşk.S. Çelebi’nin yönetiminde eski gücüne kavuşabilir. Tabii partileşme tuzağına düşmezse…