Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
27 Ağustos 2019
DÜŞÜK KAPASİTE ENFLASYON YARATIYOR

Merkez Bankası her ay reel sektörde anket yaparak, imalat sanayiinde ortalama kapasite kullanım oranını yayınlıyor.

DÜŞÜK KAPASİTE ENFLASYON YARATIYOR

Merkez Bankası her ay reel sektörde anket yaparak, imalat sanayiinde ortalama kapasite kullanım oranını yayınlıyor.

Kapasite kullanım oranı , kurulu tesislerin yüzde 100’ünün ne kadarının kullanıldığını gösteriyor. Söz gelimi bir saatte 100 birim mal üretmek üzere kurulmuş bir tesis , aynı saatte 80 birim mal üretiyorsa, kapasite kullanım oranı yüzde 80 ‘dir.
 
Piyasa talebi artarsa, kapasite kullanım oranı da  artar. Aynı şekilde talep azaldığında, kapasite kullanım oranı da azalır. İktisatta bu nedenle enflasyon baskısı işaretleri için sıklıkla kapasite kullanımı göstergelerini izlemek gerekir.
 
Genel olarak yüzde 100 kapasite oranına ulaşılması zordur.  Çünkü Üretimde enerji kesintileri, makina arızaları, bakım ve onarım çalışmaları  , tatiller, grevler, işçi sorunları genel olarak kapasite kullanım oranını düşürmektedir. Uluslar arası standartlarda  ortalama kapasite kullanım oranının yüzde 90 olması normal sayılmaktadır.
 
 
Bizde ekonomide küçülme  ile birlikte imalat sanayiinde ortalama kapasite kullanım oranı da düşmeye başladı. Açıklanan Ağustos ayı verilerine göre ortalama kapasite kullanım oranı 76.60 , yatırım malları üretiminde kapasite kullanım oranı yüzde 76.50 ve aramalı üretiminde kapasite kullanım oranı da  yüzde 75.50 ‘ye geriledi.
 
Sabit giderler aynı kaldığı için kapasite kullanım oranı düşünce üretilen ürün başına maliyetler de artıyor.
 
Türkiye de ayrıca imalat sanayiinde maliyet artışlarına neden olan faktörler de var.
 
Ulaşım maliyetleri yüksektir. Çünkü paralı yollar aşırı pahalıdır.  Vasıflı işgücü sıkıntısı çekiliyor. Zira vasıflı işgücü yurt dışına gidiyor. (Beyin Göçü), düşük TL nedeni ile ithal girdi pahalıdır.
 
Aslında Üretimde altyapı hizmetlerinin tamamlanması ve  uygun fiyatlarla temin edilmesi devletin görevidir. Orhan Gazi Köprüsü ve İzmir Karayolunu  eğer özel sektör arz- talep şartlarına göre yapsaydı, maliyet artı kar  artı zaman hesabıyla ,  kullanma fiyatları şimdiki kadar yüksek olmazdı. Bu maliyet artışları düşük kapasite oranı ile birleşince, Yİ-ÜFE artıyor ve perakendeye TÜFE olarak yansıyor.
 
Öte yandan bu sene aramalı üretiminde kapasite kullanım oranı , ortalama kapasite kullanım oranında daha fazla düştü. İşin anlaşılmayan yanı da budur. Çünkü TL’ nin  aşırı değer kaybetmesi, aramalı ve hammadde ithalatını  pahalılaştırdı. Ara mallarının ithalata ikame olarak içerde üretilmesi gerekirdi. Böyle olsaydı aramalı üretiminde kapasite kullanım oranı ortalamadan daha az düşerdi. Ortalama kapasite kullanım oranının üstünde olurdu. Oysaki tersi oldu.  Bu durum piyasa şartlarının , tasarruf- tüketim – yatırım dengesinin bozulduğunu gösteriyor. Bir anlamda ekonomik gidişat siyasi gidişatın girdabından çıkamıyor.
 
Bugüne kadar Dünya iktisadi konjonktürü tartışırken, iktisat dışı olaylar veri olarak alınırdı  veya kısmen etkili  kabul edilirdi. Belki Başkanlığa geçiş döneminin getirdiği sorunlardan olabilir… Ancak  Türkiye de, iktisadi gidişatı tartışırken veya önlem almak gerekirse, ön sıraya artık siyasi, hukuki ve demokratik sorunları koymamız gerekiyor. 
DİĞER HABERLER
ÜÇÜNCÜ GRUP EĞİTİMLERİ DEVAM EDİYOR
ÜÇÜNCÜ GRUP EĞİTİMLERİ DEVAM EDİYOR

İzmir Seferihisar’da 20 Eylül’de start verilen ikinci etap temsilci eğitimlerimiz, Genel Eğitim Sekreterimiz Engin Öz koordinatörlüğünde devam ediyor. Üçüncü grup eğitimleri, temsilcilerimizin katılımı ile 29 Eylül’de başladı.

EKER SÜT İŞÇİLERİ DİRENİŞİ BÜYÜTECEK
EKER SÜT İŞÇİLERİ DİRENİŞİ BÜYÜTECEK

Bursa’da Eker Süt işçilerinin direnişi büyütecek. Tekgıda-İş Sendikası direniş takvimini açıkladı. İşçiler, 4 Ekim Cuma günü direnişlerini büyüteceklerini duyurdu. İlk gün Bursa Mustafakemalpaşa’da bulunan fabrikadan yola çıkacak olan işçiler, Karacabey’deki Sütaş fabrikasına gelecek.

RECEP ABİ, 45 YILLIK CEMAL ENGİNYURT’U KOMÜNİSTLERLE EYLEM YAPAR HALE GETİRDİN!
RECEP ABİ, 45 YILLIK CEMAL ENGİNYURT’U KOMÜNİSTLERLE EYLEM YAPAR HALE GETİRDİN!

Ülkücü kökenli Demokrat Partili vekil, Erdoğan’a böyle seslendi. DP’li Enginyurt ve TİP’li Kadıgil, Polonez işçilerinin direnişine destek verdi. Enginyurt, “Geleceğin parlak değil Erdoğan. Direne direne kazanacağız” dedi.

1990’LI YILLARDA TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİNDE İŞYERİ SENDİKA TEMSİLCİSİNİN GÜVENCESİ
1990’LI YILLARDA TOPLU İŞ SÖZLEŞMELERİNDE İŞYERİ SENDİKA TEMSİLCİSİNİN GÜVENCESİ

1989 bahar eylemlerinin yaşanmasının ardından bağıtlanan toplu iş sözleşmelerinde işçi ücretleri ve yan ödemelerde önemli kazanımlar elde edildi. 12 Eylül 1980 darbesi öncesindeki gerçek ücret düzeyi, 1989-1992 dönemindeki toplu iş sözleşmeleriyle fazlasıyla geri alındı.