İşgücü ödemelerinin milli gelir içerisinde payı 2016’nın ilk çeyreğinde yüzde 40.8’e kadar çıktıktan sonra 2018’de yüzde 37.8’e kadar geriledi. 2016’da yapılan yüzde 30’luk asgari ücret zammı zaman içinde eridi.
Türkiye ekonomisi bu yılın ilk üç ayında geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 7.4 büyüdü. Bu oran zincirlenmiş hacim endeksi adı verilen yöntemle hesaplandı. Bir de arındırılmamış verileri içeren cari fiyatlarla büyüme var. Bu oran da yüzde 21.9 olarak hesaplandı. Cari fiyatlarla 2015’in ilk çeyreğinde 497.2 milyar TL’lik milli gelirimiz, 2018’in ilk çeyreğinde 792.7 milyar TL’ye çıktı. Yaklaşık olarak yüzde 60’lık bir büyüme söz konusu.
EMEKÇİ DEĞİL SERMAYE BÜYÜDÜ
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) 2016’nın son çeyreğinde geçtiği yeni milli gelir hesaplama yöntemiyle birlikte işgücü ödemelerinin ve sermaye kazancı ile rant gelirlerinin gelirden aldığı payı da açıklamaya başladı. TÜİK verilerinde 2015’in ilk çeyreğine kadar bu oranları bulabiliyoruz. Buna göre 2015’in ilk çeyreğinde işgücü milli gelirden yüzde 36.9 pay alırken bu oran 2016’nın ilk çeyreğinde yüzde 40.8 kadar yükseldi. 2017’nin ilk çeyreğinde ise yüzde 38.8’e ve bu yılın aynı döneminde de yüzde 37.8’e düştü. 2015’e oranla bakınca hâlâ 0.9 puan yukarıda ancak 2016’ya kıyasla 3 puanlık bir gerileme söz konusu. 2016’nın başında hatırlanacağı üzere asgari ücrete yüzde 30 zam yapılmıştı. İşgücünün aldığı pay bu nedenle o yılın ilk çeyreğinde hızlı arttı. Fakat sonraki dönemlerde ekonomik büyümeden emekçinin aldığı pay nispi olarak azalırken sermayenin ise arttı.
YENİK DÜŞEN ÇALIŞANLAR
TÜİK verilerine göre 2015’in ilk çeyreğinde yüzde 43.8 olan net işletme artığı/karma gelirin milli gelir içindeki payı, 2016’da 40.6’ya geriledi. 2017’nin ilk çeyreğinde 44.1’e, bu yılın aynı döneminde de yüzde 44.4’e çıktı. Çünkü 2016 yılının tamamında işgücü ödemeleri yüzde 22.8 artarken, net işletme artığı/karma geliri sadece yüzde 2.6 artmıştı. 2017’de ise işgücü ödemeleri yüzde 12.9 artarken, net işletme artığı/karma gelir yüzde 26.2 arttı.Tüketici enflasyonunun 2017’de yüzde 11.92 olduğu dikkate alındığında enflasyonun yaklaşık bir puan üzerinde gelir artışı olduğu görülüyor. Ancak ücretli çalışanların sayısındaki artış da dikkate alındığında pasta bölünüyor ve enflasyonun altında kalıyor. İşgücü ödemelerinin yüzde 18.7 arttığı 2018’in ilk üç ayında da benzer bir erime olsa da emekçilerin gelirindeki artış enflasyonun çok az da olsa üzerinde tutunuyor.
İŞÇİLERİN GELİRİ
Oranları bir yana bırakıp tutar olarak hesapladığımızda 2016’nın ilk çeyreğinde 564 milyar TL’lik gelirden 230 milyar TL pay alan işçiler, 2018’in ilk çeyreğinde 793 milyar TL’lik gelirden yaklaşık 300 milyar TL pay aldı. Söz konusu dönemde milli gelir cari fiyatlarla yüzde 40’tan fazla artarken, işçilerin geliri yüzde 30 arttı. Aynı dönemde tüketici enflasyonundaki artış yüzde 22.7 oldu. Buna göre son iki yılda enflasyonun yalnızca 7.3 puan üzerinde bir reel gelir artışı söz konusu. İşçinin milli gelirden aldığı payın gerilemesinde birçok etken söz konusu. Çalışma hayatı uzmanı, Aydınlık Yazarı Yıldırım Koç; Suriyeli kaçak çalışan sayısındaki artış, krizin derinleşmesiyle emeklilerin düşük ücretlerle çalışma hayatına girmek zorunda kalması, icralık işçilerin maaşları icraya düşmesin diye sigortasız ve düşük ücretlerle çalışmaları, işsizlik ödeneği alarak kaçak yollarla asgari ücrete çalışmayı tercih edenlerin sayısındaki artış gibi etkenlerin de buna sebep olma ihtimaline dikkat çekti. Gerçekten de TÜİK’in açıkladığı işgücü istatistiklerinde dönemler itibarıyla kayıtdışı çalışanların sayısındaki artışın sürmesi bu etkenlerin verilere yansımasını içeriyor.