Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
22 Ocak 2010
ERDOĞAN DUYARSIZ KALMAYI SÜRDÜRECEK Mİ?

TEKEL işçilerinin açlık grevinde, 39 günlük direnişin en kritik olması gereken kavşağına girildiğini bildiren haberler birbirini izliyor.

ERDOĞAN DUYARSIZ KALMAYI SÜRDÜRECEK Mİ?

TEKEL işçilerinin açlık grevinde, 39 günlük direnişin en kritik olması gereken kavşağına girildiğini bildiren haberler birbirini izliyor.

Kış koşullarına dayanamayarak soğuk algınlığına yakalananların iki bin sayısını aştığı, Türk-İş binasının giriş katında sahra hastanesine benzer bir revirin oluştuğu, bu yazının yazılmaya başlandığı perşembe günü öğlen saatlerinde, açlık grevindeki emekçilerden beşinin su kaybı nedeni ile hastaneye kaldırıldığı, geride kalanlardan da sevimli olmayan belirtilerin görüldüğü haberleri geliyor.

O belirtiler, en az on beş gündür kendisini gösterdiği halde, hükümetin sorunu ciddiye almayışını anlamak gerçekten zordur. Sendikal haklarını kaybetmek istemeyen işçiler, İstanbulda başlattıkları direnişi hükümetin, dahası tüm politikacıların duymasını sağlamak için, başkente taşıdılar.

Ama bırakınız politikacıları, kendilerinin çatı örgütü olan işçi konfederasyonuna, Türk-İşe bile attıkları adım için ne kadar kararlı olduklarını anlatamadılar.Türk-İş Genel Başkanı da, hükümet üyeleri ve çoğu politikacılarımız gibi bu son olayı, o eski göstermelik eylem girişimlerinin sonuncu versiyonu gibi algılamış olmalılar ki, TEKEL direnişine katılmış olan insanlarımızın eylemini, birkaç gün Abdi İpekçi parkında içlerini dökecek, televizyon haberlerine malzeme olacak, az biraz biber gazı ile münasip miktarda basınçlı suya hedef olduktan sonra geldikleri gibi döneceklerini sandılar.

Seyirlik bir oyun değil ki…

Oysa sürdürülen direniş, sözlük anlamında olduğu gibi, kendilerine yöneltilen haksızlığın düzeltilmesini sağlamayı amaçlıyorsa, bir seyirlik oyun olmadığını anlatmayı sağlamak için elbette sonuna kadar sürdürülmeliydi. O aşamada, muhalefet partilerinin, yer yer sağladığı destekler elbette önemsenmelidir.

Ama Rahşan Ecevitin önceki geceyi, direnişçiler ve çocukları ile birlikte geçirmiş olması, CHP, MHP, DSP, DP, SP liderleri için büyüteç altına alınarak incelenecek, bu partilerin yetkili kurullarında enine boyuna tartışılacak bir olgudur.

87 yaşındaki Bayan Ecevit, yaşasaydı merhum Bülent Ecevitin gözünü kırpmadan uygulayacağı bir yöntemi ileri yaşına karşın kamuoyuna taşırken sıcak yataklarında yatan öteki liderlere de sorunları daha geniş kitlelere taşıyabilmek için nelerin, nasıl yapılması doğrultusunda anlamlı bir uyarı dersi de vermiş olmalıdır.

Başbakanı, bu dersin öğrencileri arasında düşünmek gerekmiyor. Erdoğan, gündem oluşturmayı çok iyi biliyor. Ayrıca, bırakınız sosyal demokrat olmayı; Prof. Dr. İzzettin Önderin dün CNN Türkte söylediği gibi sermaye sınıfına hizmeti öne aldığı içinTEKEL işçilerinin geleceklerini düşünmek istemiyor. Tam aksine, başkentte toplanmış olmalarını, kendilerini kışkırtmak isteyen çevrelere bağlıyor ve bir an önce geldikleri yerlere dönmeye çağırıyor.

Başbakan kendisini aldatıyor

Bence, Başbakan kendisini aldatmaktadır. TEKEL özelleştirilmesinde, çalışanların sırtından verilen ödünlerin bedelini daha da çoğaltarak onların geleceklerinden tahsil etmeyi sürdürmekte ısrar, AKP iktidarının daha da aleyhine gelişecektir.

Hükümet, açlık grevini ölüm orucu eylemine döndürmeye de kararlı işçilerin aralarından, Tanrı esirgesin yaşam savaşını yitirenler olursa, onlara tabut yapmak için hazır bekleyen kovboy filmlerindeki fırsat kollayıcı marangozların durumuna düşmek istemiyorsa, bir an önce bu uykudan uyansın.

Kaynak: Cumhuriyet Gazetesi ORHAN BİRGİT

Faks: 0 216 302 82 08  obirgit@e-kolay.net

DİĞER HABERLER
GIDADA MAKAS İYİCE AÇILIYOR
GIDADA MAKAS İYİCE AÇILIYOR

Küresel Gıda Fiyat Endeksi’ne göre dünya genelinde gıda fiyatları yıllık bazda yüzde 1,1 düşerken Türkiye’de yüzde 44,4 arttı.

BİRLEŞİK MÜCADELE FELAKETİ DURDURUR
BİRLEŞİK MÜCADELE FELAKETİ DURDURUR

Çalışma yaşamı uzmanı ve BirGün yazarı Aziz Çelik, önceki gün açıklanan yeni Orta Vadeli Program’da (OVP) yer alan enflasyon hedeflerini değerlendirdi.

ÇIKIŞ KODU GERÇEĞİ YANSITMIYORSA
ÇIKIŞ KODU GERÇEĞİ YANSITMIYORSA

İş sözleşmesinin sona ermesinde karşılıklı iddialar devreye giriyor. İşçi haklı nedenleri olduğunu savunurken, işveren bu nedenlerin gerçek olmadığını belirterek, iş sözleşmesinin sona ermesini işçinin haklı neden bildirmeden feshi kısa tanımıyla istifa olarak bildiriyor.

ORTA VADELİ PROGRAM, KISA VADELİ HAYAL
ORTA VADELİ PROGRAM, KISA VADELİ HAYAL

Ekonomi yönetimi Orta Vadeli Program’ı (OVP) açıklarken derin bir ikilem içindeydi. Şöyle ki, eğer gerçekçi tahminlerde bulunsalar işlerin yolunda gitmediğini, ekonominin ciddi bir durgunluk sürecine doğru yol aldığını kabullenmiş olacaklardı.