Emeğin Gücü, Emekçinin Yanındayız...
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
ATAKEY
FELDA IFFCO
PERFETTİ VAN MELLE
KRAFT HEİNZ
SAFE SPİCE
SAGRA
İZTARIM
DOĞANAY
KESKİNOĞLU
BARRY CALLEBAUT
BEL KARPER
Cargill
Doğadan
Tarım Kredi Birlik
Bolez Piliç
Badem Su
İzmir Su
Elmacık Atasu
Sek_Süt
Yudum_Yag
ORYANTAL TÜTÜN PAKETLEME
Olin_Yag
NuhunAnkaraMakarnasi
Nestle_Su
Pinar
Savola
Pepsi
Tuborg_Bira
Nestle cereals
Yepaş Ekmek
Yesaş
Mey
Nestle
Mauri_Maya
Lipton_Dosan
Mondelez
TtlTutun
TrakyaBirlik
Tat
Tamek
Sırma Su
Sunel
KristalYag
Knorr_Besan
Kent_Cadbury
Efes
ELİT Cikolata
Erikli_Su
Eti
Evyap
Ferrero
Filiz Makarna
Timtas
Kavaklıdere
ibb kent ekmek
Hayat Su
Haribo
Frito Lay
BAT
Barilla_Makarna
Banvit
Aroma
Ankara Fırınları
Akmina
Alpin Su
Bimbo QSR
Bolca Mantı
BUNGE YAĞ
Chipita Gıda Üretim A.Ş.
Coca Cola
Damla Su
Danone
Dr Oetker
Agthia
19 Eylül 2014
İŞ GÜVENCESİ YOKSA CAN GÜVENLİĞİ DE YOK!

İş cinayetleri tüm hızıyla devam ediyor. Ekmek parası için canını kaybeden emekçilere her gün yenileri ekleniyor

İŞ GÜVENCESİ YOKSA CAN GÜVENLİĞİ DE YOK!

İş cinayetleri tüm hızıyla devam ediyor. Ekmek parası için canını kaybeden emekçilere her gün yenileri ekleniyor. İş cinayetlerinde onlarca işçinin bir seferde ölmediği yani iş cinayeti katliam boyutuna ulaşamadığı sürece ne medyanın, ne hükümetin ne de toplumun gündemi oluyor.
Oysa günde en az 5-6 işçi Türkiye’nin çeşitli bölgelerinde, çeşitli iş kollarında ölmeye devam ediyor. Hükümet, iş cinayetlerinin üstünün örtülemediği, bu konuda toplumsal duyarlılığın arttığı dönemlerde, ölen işçileri şehit ilan ederek, adli ve idari soruşturmaların yapılacağını söyleyerek ya da gerekli önlemlerin alındığı yönünde açıklamalar yaparak cinayetin sorumluluğunu üzerinden atmaya çalışıyor.
Oysa AKP Hükümetinin uyguladığı politikalar iş cinayetlerinin temel gerekçesini oluşturan koşulları hazırlıyor. AK Parti 2023 Siyasi Vizyonu, AKP Hükümet programları, AK Parti programı; AKP hükümetleri döneminde hazırlanan kalkınma planları, 2023 hedefiyle hazırlanan Ulusal istihdam Stratejisi ve AKP’nin 12 yıllık iktidarı döneminde çıkarttığı yasalar, AKP’nin iş cinayetlerine neden olan politikalarını açık biçimde ortaya koyuyor. AKP’nin temel belgelerinde hedef olarak belirlenen "küresel rekabet koşullarına uyum" ve bunun sağlanmasının aracı olarak kabul edilen "emek piyasalarının esnekleştirilmesi" anlayışı iş cinayetlerinin zeminini hazırlamaktadır.
AKP, küresel rekabet koşullarına uyumu üretim maliyetlerini en aza indirmeyi amaçlamaktadır. Bu amaç doğrultusunda da en ucuz enerji, en ucuz hammadde ile birlikte işgücünü en ucuza sağlamak istemektedir. Emek piyasasında istihdam biçimlerinin, çalışma sürelerinin, ücretlerin esnekleştirilmesi de emek maliyetini düşürmenin yolu olarak görülmektedir.
Emek piyasasında esneklik, sermayenin değişen üretim ve pazar koşullarına uyum sağlarken; iş -istidam- güvencesini ortadan kaldırmakta; emekçilerin işi, ekmeği, geleceği tamamen patronun inisiyatifine bırakılmaktadır. Bu da patronun emekçiyi denetimi altına alıp, emek gücünü dilediği gibi sömürmesine olanak sağlamaktadır. İşi, ekmeği, geleceği patronun iki dudağı arasına sıkışmış olan emekçi de işten çıkartılma korkusuyla ne örgütlenebilmekte, ne de çalışırken yaşamını tehlikeye atacak koşullara itiraz edebilmektedir.
Soma’da gerçekleşen madenci katliamı, Torunlar inşaatta gerçekleşen katliam ve diğer tüm iş cinayetleri ve katliamların ardından geriye kalan işçilerin ifadeleri, çalışırken can güvenlikleri olmadığını ama işlerini kaybetmek korkusuyla buna karşı çıkamadıklarını açıkça ortaya koymaktadır.
Bu konuda en son ve en çarpıcı örnek, son torba yasada madencilerin koşullarını bir nebze düzeltilmesi karşısında Zonguldak’ta patronlarının maliyetler arttığı gerekçesiyle madenleri kapatma kararına işçilerin verdiği tepkidir. Zonguldak’ta işçiler, işlerini kaybetmemek için canları pahasına çalışmayı kabullenmiş, torba yasada kendilerine getirilen iyileştirmelere karşı çıkarak, kârı azalıyor diye madeni kapatan patronla birlikte gözyaşı dökmüşlerdir. İşçilerin canları pahasına en kötü koşullarda çalışmaya tepki yerine rıza göstermesi, AKP’nin sermayeye sınırsız sömürü koşullarını sağlama politikasındaki başarısı olarak değerlendirilebilir.
Zaten ulusal ve uluslararası sermaye, "yatırım iklimini" ve "istikran" sağladığı için AKP’nin uyguladığı politikaları her fırsatta taktir etmekte ve siyaseten de açık ya da örtük olarak AKP’yi desteklemektedir. Burada temel sorun, iş cinayetlerinin zeminini oluşturan ekonomik program ve istihdam politikaları karşısında sendikaların gerekli tepkiyi göstermemesi ve hatta kimi sendikaların işçilerin katledilmesine neden olan bu politikaları desteklemesidir. Sendikalar içinde sorumluluk sadece işçi sendikalarına ait değildir.
Kamu hizmetlerinde esnek istihdam biçimlerinin yaygınlaşmasıyla birlikte iş güvencesini belli sınırlılıklar içerisinde de olsa koruyan kamu emekçileri bu kısmi ayrıcalıklarını kaybetmektedir. Sağlık gibi bazı alanlar dışında kamu işyerlerinde fazlaca öne çıkmayan iş cinayetleri, iş güvencesinin kaybedilmesiyle birlikte kamu emekçileri için de ciddi bir tehdit haline gelecektir.
Dolayısıyla işçi sendikalarıyla birlikte kamu emekçi sendikalarının da iş cinayetlerini ve bunun nedeni olan politikaları gündemine alarak ortak bir mücadele programı ortaya koyması gerekir. Sözün özü: İşçi cinayetleri, AKP’nin 12 yıldır uyguladığı ve 2023 yılına kadar da uygulamayı hedeflediği; iş güvencesini tamamen ortadan kaldırarak, Türkiye’yi patronlar için ucuz işçi cenneti, emekçiler için ise işçi cehennemi haline dönüştüren politikaların sonucudur. AKP’nin hedeflerine ulaşmaktaki başarısı, emekçiler için iş güvencesiyle birlikte can güvenliğini de tamamen ortadan kaldıracaktır. Sendikalar, AKP’nin politikalarını destekledikçe ya da bu politikalara karşı mücadeleyi örgütlemekte yetersiz kaldıkça işçi cinayetlerinin de ortağı olacaktır!

DİĞER HABERLER
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI GEBZE ŞUBESİ KONGRE SEÇİM SONUÇ İLANI
TEKGIDA-İŞ SENDİKASI GEBZE ŞUBESİ KONGRE SEÇİM SONUÇ İLANI

Tekgıda-İş Sendikası Gebze Şubesinin 03 Kasım 2024 tarihinde yapmış olduğu 14. Olağan Genel Kurulu toplantısı.

POLONEZ’DE ADIM ADIM ÇÖZÜME
POLONEZ’DE ADIM ADIM ÇÖZÜME

İşe iade ve sendikal hakları için mücadele eden Polonez işçileri dün Ankara’daydı. Çalışma Bakanı Işıkhan, işvereni bizzat arayacağını söyledi. Hem işçi hem işveren taraflarının katılacağı son bir görüşmeyle, işçilerin mücadelesinin çözüme ulaşabileceği belirtiliyor.

SENDİKADAN BEKLENEN
SENDİKADAN BEKLENEN

Yıl 1965. 1952 yılında kurulan Türk-İş’in yönetiminde genel başkan olarak Seyfi Demirsoy ve genel sekreter olarak Halil Tunç var. Bu ikilinin yönetiminde Türk-İş altın yıllarını yaşıyor.

ASGARİ ÜCRETTE SİHİRLİ SAYI 25 AMA HANGİ 25?
ASGARİ ÜCRETTE SİHİRLİ SAYI 25 AMA HANGİ 25?

Ekonomi Gazetesi Ankara Haber Müdürü Hüseyin Gökçe, Ankara Günlüğünde asgari ücretle ilgili masadaki rakamları kaleme aldı.