Daha önce; 10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyeri işverenleri veya işveren vekili, Çalışma Bakanlığı’nca ilan edilen eğitimleri tamamlamak şartıyla işe giriş ve periyodik muayeneler ve tetkikler hariç, iş sağlığı ve güvenliği hizmetlerini kendi yürütebiliyordu. 10’dan az çalışanı bulunan ve az tehlikeli işyerleri, çalışanları için sağlık raporlarını kamu hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden de alabiliyordu.

 

 

Ancak geçen yıl haziran ayında Meclis’te kabul edilen “Sanayinin Geliştirilmesi ve Üretimin Desteklenmesi Amacıyla Bazı Kanun ve KHK’larda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısı” ile bu uygulamanın kapsamı genişletilerek işyerlerinde iş güvenliği uzmanı ve işyeri hekimi bulundurma zorunluluğu daraltıldı. Buna göre; gerekli eğitimi alması durumunda 50’den az çalışanı bulunan ve az tehlikeli sınıfta yer alan işyeri işverenleri veya işveren vekili, işçi sağlığı ve güvenliği hizmetini kendi yürütebilecek; çalışanları için sağlık raporlarını kamu hizmet sunucuları veya aile hekimlerinden de alabilecek.

 

 

Konuya ilişkin Aydınlık’a değerlendirme yapan A Sınıfı İş Güvenliği Uzmanı Gürol Özpalanlar, değişikliğin pekçok yönden uygunsuzluk, aksaklık ve mantıksızlık içerdiğini belirterek, “Düzenleme, işverenlerin işçi sağlığı ve iş güvenliği için vakit ayırmayacakları, bu işi ciddiye almayacakları, sadece yasak savma gibi görecekleri endişesi yarattı” dedi.

 

C sınıfı iş güvenliği uzmanlarının az tehlikeli ve geçici olarak da tehlikeli sınıfta yer alan işyerlerinde hizmet verdiğini hatırlatan Özpalanlar, şöyle dedi: “Ama 2019’dan sonra bu uzmanlar tehlikeli işyerlerine bakamaz hale gelecek yani asıl yuvalarına dönmeleri gerekecek. C sınıfı iş güvenliği uzmanlarının yükselebilmesinin ve tecrübe kazanabilmesinin zorlaştırıldığı, önünün kapandığı gibi bir hadise söz konusu.”

 

İnsanların değişiklik yapılmadan önceki kuralları dikkate alarak işlerinden ayrıldığını hatta akademik kariyerlerini sonlandırarak C sınıfı iş güvenliği uzmanı olduğunu anımsatan Özpalanlar, “Sonradan çıkarılan ve işveren lehine suni olarak çıkarıldığı belli olan yasalarla bu piyasanın taşlarını yerinden oynatmış durumdalar” diye konuştu.

 

Özpalanlar, yapılan değişiklikle C sınıfı iş güvenliği uzmanlarının az tehlikeli işyerlerinde iş bulma olanağının daraltıldığını belirterek şunları söyledi: “Uzmanlar iş bulamadıklarında ya işi bırakacak ya da B sınıfı sertifikasına yükselmek için para harcayıp kursların-eğitim merkezlerinin kapılarını aşındıracak, kampa girip bir şekilde sertifikasını B sınıfına yükseltecek. Bu sefer kimse C sınıfı uzmanı olarak kalmak istemeyecek. Halbuki C sınıfı uzman kalmak kariyerlerinin başlangıcı açısından değerli. Normalde sertifikayı yükseltmeleri için, az tehklikeli işyerlerinde hizmet verip orada üç sene geçirmeleri öngörülüyor. Ama bu değişiklikle muhtemel üç seneyi beklemiyor olacaklar. Değişiklik sadece C sınıfı uzmanlarını değil tüm uzmanları etkileyecek.”