Ramazan, enflasyon ortamında Ramazan’a dönüşüyor. Zira iftar sofrası bazı zamların gerekçesi olabiliyor, fiyat artışları için bahane haline gelebiliyor.

Bu yıl ramazan katmerli zamlarla geliyor. 2018’de makarna, çorba, çay ve bakliyatların yer aldığı ramazan kolisi 49 liraydı. Bu yıl aynı kolinin fiyatı 450 lira.

Gıda fiyatlarındaki yüksek artış eğilimi dört kişilik bir ailenin açlık sınırını şubatta 1.531 lira artırarak 18 bin 973 liraya kadar çıkardı.

Ocak 2024, Gıda TÜFE oranı yüzde 69,71 oldu.

Piyasanın termometresi olarak doların, nasıl bir hızla yükselip, nasıl ani frenle durduğuna dair geçmişte yaşadığımız olayları hatırlayalım.

Çalışanların ve emeklilerin haklarını budamak için gerçek süsü verilmiş yalanlar ortaya atılıyor. Gerçekler eğilip bükülüyor, demagojiye başvuruluyor. Dezenformasyona varan bu safsatalara karşı uyanık olmak şart.

5 ayda bir marketlerdeki ürün fiyatlarını inceleyen TÖK’ün raporunda “Gıda fiyatları kontrolden çıktı. Vatandaş daha da yoksullaşarak cehennem azabını yaşamaya devam ediyor” değerlendirmesi yapıldı.

Yeşil mercimek fiyatları seçimden sonra 42 TL’den 100 TL’ye çıktı. İktidar gümrük vergisini sıfırladı ve ihracata kota getirdi. Üretici isyan etti.

Enflasyonun düşüşünde tarihler sürekli ‘güncellenirken’ Merkez Bankası Başkanı fiyatlardaki tırmanış için “Bir numaralı risk asgari ücret artışı” dedi.

Ekonomi yönetiminin yüksek faiz politikasına rağmen gıda fiyatlarında tırmanış devam ediyor.

Yüksek enflasyon ve kemikleşen hayat pahalılığı nedeniyle geçim sıkıntısı halkın başlıca gündem maddesi olmaya devam ediyor.

Ocakta tüketici enflasyonu beklentilerin hafif üzerinde yüzde 6,7 geldi giyim ve ayakkabı hariç 12 ana harcama grubunun 11’inda artış yaşandı.