26.03.2012
ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ BİR İŞVEREN BELGESİ
Türk-İş İstanbul Şubeler Platformu, Ulusal İstihdam Stratejisi (UİS), kıdem tazminatı ve Toplu İş İlişkileri Kanunu’yla ilgili panel düzenledi. Petrol-İş Genel Merkezi’nde düzenlenen panelde konuşan sendikacılar, bu haftadan itibaren Meclis gündemine gelecek bu yasal düzenlemelerin çalışma yaşamını ve sendikal mücadeleyi olumsuz etkileyeceği uyarısında bulundular.
28.02.2012
5502 SAYILI YASA İLE BİRLEŞTİRİLEN SSK, BAĞKUR, VE T.C. EMEKLİ SANDIĞI İLE İLGİLİ AYLİK BAĞLAMA
5502 Sayılı yasa ile birleştirilen Ssk, Bağkur, ve T.C. Emekli sandığı ile ilgili Aylik bağlama işlemlerinin 5510 Sayılı yasa kapsamında uygulanmasının kurumun taşra teşkilatında yarattığı sıkıntılar ve çözüm önerileri.
15.02.2012
TMMOB SANAYİ KONGRESİ
Makina Mühendisleri Odası (MMO) Sekretaryalığı´nda TMMOB adına düzenlenen on sekizinci Sanayi Kongresi Bölgesel Kalkınma öncelikli İstihdam Odaklı Sanayileşme temasıyla, 16-17 Aralık 2011 tarihlerinde Ankara´da gerçekleştirilmişti.
31.01.2012
MİLİTAN SENDİKACILIKTAN BAŞKA ÇARE KALMADI
Yeni yasa ile DİSK´in toplusözleşme yetkisine sahip hiçbir sendikası kalmıyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Faruk Çelik´in talimatıyla 2821 ve 2822 Sayılı Toplu İş İlişkileri Yasası kapsamında yer alan işkolu istatistikleri açıklanıyor. Bu durumda Türkiye´de toplusözleşme yetkisine sahip 12 sendika kalıyor.
10.01.2012
BUGÜN BAYRAM VOLTA ATIN ÇOCUKLAR
Bugün 10 Ocak Çalışan Gazeteciler Günü. 10 Ocak, 60’lı yıllarda “Çalışan Gazeteciler Bayramı” olarak kutlanırdı, ancak çok uzun zamandır basın emekçileri için ifade özgürlüğüne yönelik baskılara ve kötü çalışma koşullarına dikkat çekebilmek dışında bir anlam ifade etmiyor.
21.12.2011
SAĞLIKTA KAPİTÜLASYON SÜRECİ
Türkiye´de 1980´lerde önce üretim faaliyetlerinin özelleştirilmesi ve emeğin kazanımlarının geriletilmesiyle başlatılan neoliberal dönüşüm, giderek eğitim, sağlık ve tüm sosyal yaşamın da piyasanın ticari önceliklerine göre yeniden biçimlendirilmesine yönelmiş durumda.
07.12.2011
İŞCİ MÜCADELECİ TURK-İŞ İSTİYOR
Türk-İş´in 21. Olağan Genel Kurulu öncesinde işyeri temsilcileri haklarını savunabilen, saldırılar karşısında mücadele eden bir Türk-İş istiyor.
01.12.2011
ANGARYA
Angarya, otorite sahibi bir kişi ya da kurumun, karşısındakinin istek ve iradesine karşı zorla yaptırdığı, genelde karşılığında para verilmeyen iş olarak tanımlanır.
25.11.2011
TÜRK-İŞ GENEL KURULU’NDA İKİ LİSTE YARIŞACAK
Türk-İş Konfederasyonu´nun 21. Olağan Genel Kurulu, 8-11 Aralık tarihleri arasında yapılacak. Genel Kurul´da Konfederasyon´un muhalif kanadı Sendikal Güç Birliği Platformu ile mevcut yönetimin listeleri yarışacak.
23.11.2011
TGDF GIDA KONGRESİ 2011 BAŞLADI
Türkiye Gıda ve İçecek Sanayii Dernekleri Federasyonu tarafından Global gelecek, global iş birliği temasıyla düzenlenen TGDF Gıda Kongresi 2011, Avrupa ve Türkiye’den gıda ve içecek sektörünün tüm paydaşlarını bir araya getirdi.
22.11.2011
İKİ ÜNİVERSİTEDE BUGÜN GREV VAR
Hedef Türk Tabipleri Birliği Adalet Bakanlığı tam teşkilat tam gün . . TNİVERSİTEDE öğretim üyesi ? bir doktor, her gün hastaneye geliyor, onlarca hastası var. Şimdi tam güne geçiyor, sabah 9 akşam 17´ye kadar hastanedeki odasında oturuyor. Sekiz saat boyunca artık ne hastaya bakabiliyor, ne reçete yazabiliyor, sadece ders veriyor. Tıbbın herhangi bir alanında uzmanlaşmış, yetişmiş bir hocaya, tam güne geçtiği için, şimdi ceza verir gibi, hastaya bakamazsın, deniyor. Oysa, asıl ceza hastaya verilmiş oluyor. Sağlık Bakanlığı tarafından yayınlanan kanun hükmünde kararname ile sağlık sektörü yeniden yapılandırılıyor. Yeni sistem en çok üniversite hastanelerini vuruyor. Özel sağlık kuruluşlarına geniş alan açıyor. İki gün önce İstanbul Tıp ve Cerrahpaşa Tıp Fakültelerinde görev yapan hocalar yeni yapılanmaya dönük bilgi vermek amacıyla bir gurup gazeteciyi davet ediyor. Benim de yer aldığım toplantıda, anlatılanlara göre, manzara hoş değil. DEVLET ÇEKİLİYOR Devletin verdiği sağlık hizmeti azalıyor, yerine karı ön planda tutan sağlık piyasası geliyor. – Hastaneler kar amaçlı işletmelere dönüşüyor. Tıp hizmetinden önce, yatak hizmeti (otelcilik)önemseniyor. Hastane değil, pastane lafı geçerli. – Devlet hastanelerinde ameliyat sayısı ve uzman doktor sayısı azalıyor. Örneğin, bir hastanede göz hastalıklarında 21 uzman doktordan 7´si, ürolojide 11 uzman doktordan 3´ü, onkolojide 6 uzman doktordan 2´si kalıyor. Bazı servisler kapanıyor. Ben hastaneye gideyim diyen bir hasta, böyle devam ederse, gidecek devlet hastanesi bulamayacak hale geliyor. – Çok sayıda tıp fakültesi açılıyor. Hocalar üniversitelerden aynlıyor, SAĞLIK Bakanlığının öngördüğü yeni sisteme İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi ile Cerrahpaşa Tıp Fakültesi karşı çıkıyor. Yeni düzeni protesto emek amacıyla her iki üniversitede görev yapan öğretim üyeleri, uzman ve asistan doktorlar, öğrenciler ve sağlık çalışanları uyan amacıyla bugün greve gidiyor. Bu iki fakültede acil vakalar dışında bugün hizmet verilmiyor. Sağlık Bakanlığının bu sorunları dile getirenleri dinlemesinde yarar var. BAROLAR avukatların, odalar mimarların, mühendislerin, sendikalar işçilerin, Türk Tabipleri Birliği (TTB) doktorların meslek örgütü. Anılan örgütlere üye olan meslek sahiplerinin çeşitli hakları, istekleri, yetkileri örgütleri üzerinden işliyor. Örgütlerin de üyeleri üzerinde söz hakkı var. Söz hakkı, meslek sahipi ağır bir suç işlemiş ise, meslekten men cezasına kadar gidebiliyor. Doktorlarda son sözü Türk Tabipler Birliği söylüyor. Hayır, artık değil. Sağlık Bakanlığı kendisine ters düştüğüne inandığı TTB´nin yetkilerini kısıyor, meslekten men cezası verilmesini kendisine bağlıyor. Böylece, mesleki nedenle verilen ceza esniyor, şimdi siyasal nedenle verilebilir hale geliyor. yeni doktorlar nasıl yetişecek, sorusu çıkıyor ortaya. VATANDAŞ MEMNUN Oysa, vatandaş hastaneye erişim bakımından hayatından memnun. Sağlıkta Dönüşüm Programıyla birlikte hastanelerde performans sistemine geçiliyor. Buna göre, doktorlara baktıkları hasta, yaptıkları ameliyat sayısına göre ücret ödeniyor. Hastalığın ağırlığı ya da ameliyatın güçlüğü değil, hasta sayısı önem taşıyor. Devlet hastanelerinde beş dakika arayla randevu veriliyor. Daha çok hastaya bakmak için. Doktor da hata yapmamak için daha çok tahlil istiyor. Bu sağlık harcamalarını artırıyor. 2002´de 4.7 milyar dolar olan sağlık harcamaları 2010da 47 milyar dolara yükseliyor. Garip bir artış. Hocalar şunu iddia ediyor: Belki istenilen hastaneye daha kolay gidiliyor, daha kolay reçete yazılıyor, ancak size artık hasta değil, müşteri olarak bakılıyor. Yıllardır istenen ve beklenen tam güne geçiiyor ama, devlet hastaneleri perişan. İddia bu. ADALET Bakanlığı deyince akla adaletle bağlantılı kurumlar, kurallar, yasalar geliyor. Artık değil. Meslek sahibi askerler, üniversitelerdeki doktorlar, öğretim üyeleri de Adalet Bakanlığı Teşkilatıdan sayılıyor. Nasıl oluyorsa oluyor, sayılan üç gurubun kaderi Adalet Bakanlığının Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun Hükmünde Kararnamede yeniden çiziliyor. Meslek sahibi askerler ve Adalet Bakanlığı. Doktorlar ve Adalet Bakanlığı. Öğretim üyeleri ve Adalet Bakanlığı. Memur oldukları için onların yeni çalışma koşulları 26 Ağustos 20ll´de yayınlanan Adalet Bakanlığı Teşkilatı ile ilgili kanun hükmündeki kararnamede yer alıyor. Mesleki faaliyet ve serbest meslek icrası yasağı başlığı altında Adalet Bakanlığı kararnamesinde doktorlara tam gün geliyor. Garip bir düzenleme. Adalet Bakanlığı tam teşkilat, tam gün gidiyor.
01.11.2011
İŞÇİ SINIFINDA MÜCADELE TALEBİ YÜKSELİYOR’
Tekgıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel: İşçi sınıfının mücadele talebi yükseliyor.