Özelleştirme sürecinin başladığı ve hızlandığı dönemde, kamu kurum ve kuruluşlarında çalışan işçilerin çok büyük bölümü Türk-İş’e bağlı sendikalarda örgütlüydü.

Halk art arda gelen zamlarla yaşam mücadelesi verirken TÜİK’in enflasyonu beklentinin altında kalarak yüzde 80,21 oldu.

Türkiye’de 1990’lı yıllarda ve özellikle de 24.11.1994 gün ve 4046 sayılı Özelleştirme Uygulamaları Hakkında Kanunun çıkmasının ardından, özelleştirme hızlı bir biçimde başlatıldı.

Üst üste gelen zamlar özellikle emekçileri ezerken piyasayı da kasıp kavuruyor.

Türk-İş Ağustos ayı ‘Açlık ve Yoksulluk Sının’ araştırmasına göre, açlık sınırı 6 bin 890 lira, yoksulluk sınırı da 22 bin 442 bin liraya ulaştı.

Atatürk’ün devletçilik politikası, Türkiye’nin ekonomik kalkınması olduğu kadar, ekonomik ve siyasi bağımsızlığı ve milli birliğin oluşturulup güçlendirilmesi açısından son derece önemliydi.

Dört kişilik bir ailenin aylık tüm masraflarını ifade eden yoksulluk sınırı, son bir yılda 9 bin 351 TL artmış oldu.

Dar ve sabit gelirlilerin gıdaya erişimi her geçen ay daha da zorlaşıyor. Geçen yıl Ağustos ayında 100 liraya alınan gıda sepeti için bu yılın aynı ayında 276 lira ödemek zorunda kaldı.

Merkez Bankası faizinin 1 puan daha indirilmesiyle…

Tarım ürünlerindeki üretici fiyatlar son bir yılda yüzde 159 artarken TÜFE kapsamındaki gıda maddelerinin fiyatındaki artışın yüzde 94 olması nasıl yorumlanmalı…

Süt sektörünün çok zor bir dönemden geçtiğini belirten TZOB Başkanı Bayraktar, “Sanayiciler çiğ süt bulmakta, marketler ise süt ve süt ürünlerini satmakta sıkıntı yaşıyor.

FAO’nun açıkladığı temmuz ayı Gıda Fiyat Endeksi’ne göre, gıda fiyatları temmuz ayında aylık bazda yüzde 8.6’lık düşüş gösterdi.